İttihak ve Terakki Cemiyeti’ne muhalif yazılarıyla bilinen Serbesti Gazetesi yazarı Hasan Fehmi Bey, 6 Nisan 1909’da İstanbul Galata Köprüsü’nde katledildi. Hasan Fehmi Bey, basın tarihinde ilk katledilen gazeteci olmasıyla birlikte katledildiği gün olan 6 Nisan günü, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti tarafından 1996 yılında “Öldürülen Gazeteciler Günü” olarak ilan edildi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu ilk yıllardan bugünlere kadar nice muhalif, ilerici, devrimci gazeteci susturulmaya çalışılmış, gözaltı, tutuklama saldırısına maruz kalmış, katledilmiştir. Türk sermaye devleti, kendisine muhalif olan her sesi susturmak için baskı politikalarını devreye sokmuştur. Elbette gerçekleri topluma göstermeye çalışan gazeteciler de bu saldırıların hedefinde olmuştur.
Medya, devlet tarafından tekelleştirilmeye, gerçekler maniple edilmeye çalışılsa da buna karşı çıkarak tüm zorluklara rağmen gerçekleri kamerasından yansıtmaya devam eden nice onurlu basın emekçisi her dönem var olmuştur. Ancak devletin buna cevabı “faili meçhul” katliamlar olmuştur. Uğur Mumcu, Musa Anter, Metin Göktepe, Hrant Dink, Ferhat Tepe, Nuh Köklü ve daha nice gazeteci sermaye devleti tarafından “faili meçhul” bir şekilde katledilmiştir.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin 6 Nisan vesilesiyle bugün yaptığı açıklamada 1909 yılından bugüne kadar 66 gazetecinin “faili meçhul bir şekilde katledildiği” ifade edildi. Ancak gerçekte katledilen gazetecilerin sayısı 100’den fazladır. Örneğin ‘90’lı yıllarda katledilen birçok Kürt gazetecinin ismi kayıtlı değildir. Sadece Kürt basında 1990 yılından bu yana yaklaşık 80 gazeteci katledildi.
CHP Milletvekili Utku Çakırözer’in geçtiğimiz sene hazırladığı raporda, 108 gazetecinin tutuklu ve hükümlü olduğu Türkiye’nin dünyada en çok gazeteciyi hapseden ikinci ülke olduğu belirtilmişti. 172 gazetecinin yaptığı haber nedeniyle yargılandığı, en az 65 gazeteciye 225 yıldan fazla hapis cezası verildiği, en az 60 gazetecinin gözaltına alındığı, gazetecilere yarım milyona yakın tazminat cezası kesildiği, en az 34 gazetecinin sokak ortasında darp edildiği, 36 bin 216 internet sitesinin yasaklandığı ifade edilmişti. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin 27 Mart 2020 tarihli açıklamasına göre, hapishanelerde toplam 86 gazeteci olduğu ifade ediliyor.
***
Sermaye devleti, sömürü çarklarının sorunsuz işleyebilmesi için, karşısına çıkan her pürüzü yok etme ilkesiyle hareket ediyor. Yalan yanlış haberler ile toplumun algısını yönetmeye çalışıyor.
Hitler’in Propaganda Bakanı Joseph Goebbels’in “Basını, hükümetin kullanabildiği dev bir klavye olarak düşünün” sözleri, günümüzde devletlerin izlediği politikaya ışık tutar.
İşçiler geçinemedikleri için kendilerini meclis önünde yakarken, kadınlar sokak ortasında katledilirken, işçiler grev ve eylemlerle haklarını ararken, tüm kanallarda bu haberlerin yerine magazin haberlerinin servis edilmesi bu politikanın en çarpıcı örneklerinden bir tanesidir.
Ancak devletin tüm saldırılarına rağmen gazetecilik mesleğini onuruyla yapan basın emekçileri var olmaya, gerçekleri anlatmaya devam edecektir!