10 Ekim Ankara Katliamı’nda katledilen Ayşe Deniz, Berna Koç ve Mustafa Budak bugün İzmir’de mezarları başında anıldı.
Kayıp yakınlarının yanı sıra İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, 10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği’nin çağrısıyla mezar ziyaretleri için Konak’ta İzmir Büyükşehir Belediyesi önünde saat 12.00’de toplanıldı. 13.00’te Doğançay mezarlığına geçildi. Ayşe Deniz ve Berna Koç’un mezarlarına karanfiller bırakıldıktan sonra 10 Ekim katliamında yitirilenler adına bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Saat 14.00’te de Buca Kaynaklar mezarlığına geçilerek Mustafa Budak’ın mezarı başında saygı duruşunda bulunuldu.
Her iki mezarlıkta da İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri adına kısa konuşma yapıldı. Katliamın üzerinden 4 yıl geçtiği söylenerek göstermelik mahkemeler yapıldığı, esas sorumluların yargılanmadığına dikkat çekilen konuşmada, emek ve demokrasi güçlerinin davaya müdahil olma talebinin reddedildiği hatırlatıldı. 10 Ekim’de özgürlük ve barış talebiyle Ankara’ya gidenlerin IŞİD çeteleri tarafından katledildiğine işaret edilen konuşmada katliamdan devletin sorumlu olduğu belirtildi. Katliamda hayatını kaybedenlere atfedilerek “Bizlerin onlara sözümüz; bu ülkede barış ve demokrasi gelene kadar mücadele edeceğiz” ifadeleriyle konuşma bitirildi.
10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği adına yapılan konuşmada ise 10 Ekim katliamına ve döneme değinildi. IŞİD’in taşeron rolünde gerçekleşen katliamda devletin parmağı olduğu üzerinde durularak şöyle denildi: “Dönemin başbakanı Davutoğlu ‘Biz 7 Haziran sonrasını konuşursak kimse altından kalkamaz’ diyerek sorumluları göstermektedir. Ancak bu katliamdan hepsi sorumludur. Bütün katiller cezalandırılıncaya kadar mücadele edeceğiz. Onların bayrağını taşıyacağız.”
“Onlar barış taleplerini haykırmak için gittiler”
Anmada kayıp yakınlarından Berna Koç’un ablası ve annesi konuştu. Anne Koç “Aradan 4 yıl geçti acımız aynı, bizi yalnız bırakmadığınız için teşekkür ederiz” dedi. Mustafa Budak’ın eşi ise “Öncelikle dünyada ve Türkiye’deki özgür şehitleri anıyorum” diyerek söze başladı ve şunları ifade etti:
“Baştaki büyükleri savaş yanlısı olanları nefretle kınıyorum. Bu arkadaşlar barış taleplerini haykırmak için gittiler. Ben kocamı elinde tespih ile yolladım; silahla, taşla, sopayla değil. Ama onlar benim eşimin parçalanmış bedenini yolladılar. Biz onarın bizlere bıraktığı bayrağı taşıyacağız, mücadelelerine sahip çıkacağız.”
Mezara çiçekler bırakıldıktan sonra anma programları bitirildi.
Kızıl Bayrak / İzmir