İMO: Depremi değil ama afeti önlemek mümkün!

İnşaat Mühendisleri Odası Adana Şubesi, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’ne ilişkin yaptığı açıklamada “Deprem konusunda sorunlar da bu sorunların çözümü için yapılması gerekenler de bellidir” dedi.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 16 Ağustos 2022
  • 19:15

İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Adana Şubesi 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin 23. yılı nedeniyle basın açıklaması gerçekleştirdi. 

Şube Başkanı Hasan Aksungur’un yaptığı açıklamada deprem güvenliği konusundaki sorunları ve deprem önlemleri için yapılması gerekenleri anlattı.

Resmî sonuçlara göre; 18 bin 873 kişinin yaşamını yitirdiği, 23 bin 781 kişinin yaralandığı, 328 bin 113 ev ve işyerinin yıkıldığı veya hasar gördüğü Marmara Depremi’nde; bir milyondan fazla kişinin evsiz kaldığını, 17 milyar dolardan fazla ekonomik kayıp ortaya çıktığını belirten Aksungur, tüm bunların sadece 45 saniye içinde olduğunu vurguladı.

Bu denli acı sonuçları olan Marmara Depreminin, ülkenin depreme bakış açısının değişmesinde bir milat olarak kabul edildiğini söyleyen Aksungur, 1999’dan sonra depremin neden olduğu yaraları sarmaktan çok, deprem öncesi alınması gereken tedbirlerin düşünülmesi gerektiğinin tüm çevrelerce benimsendiğini de ilave etti.

“Yasalar kağıt üzerinde kaldı”

Ancak bir doğa olayı olan depremin, ülkede her defasında afete dönüşmesinin bir türlü engellenemediğini ifade eden Aksungur; çıkarılan yasa ve yönetmeliklerin, yıllara dayanan çalışmalarla oluşturulan plan ve projelerin; uygulama aşamasına geçemeden, kâğıt üzerinde kaldığını belirtti ve yapılan çalışmaların, daha çok afet sonrası yara sarma düzeyinde kaldığını belirtti.

İnşaat Mühendisleri Odasının bu konuda çeşitli çalışmaları olduğunu, deprem kongreleri, çalıştaylar düzenlendiğini, raporlar sunduğunu söyleyen Aksungur; kamuoyunu aydınlatacak ve deprem konusunda farkındalığı ve bilinci artıracak çalışmalar yapıldığını da belirtti.

“Yıllara dayanan çalışmalar sonucunda deprem konusunda sorunlar da bu sorunların çözümü için yapılması gerekenler de bellidir” diyen Aksungur önerilerini özetle şöyle sıraladı:

“-Mevcut yapı stoku iyileştirilmeli ve güçlendirilmelidir.

-Her şantiyeye tam zamanlı bir şantiye şefi.

-Yapı denetim sistemi düzenlenmelidir

-Kentsel dönüşüm toplumun ihtiyaçlarını dikkate almalı.

-İmar affından yararlanan yapılar denetlenmelidir.”