Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) basın toplantıları gerçekleştirerek “İnşaat Mühendislerinin İstihdamı, Çalışma Koşulları ve Özlük Hakları” adlı kampanya başlattığını duyurdu. İstanbul, Adana, Van ve Ankara’da gerçekleştirilen basın toplantılarında aynı metin okundu.

İMO adına yapılan açıklamalarda inşaat mühendislerinin meslekleriyle ilgili her alanda güvenli yaşam yaratmak istedikleri belirtilerek şunlar ifade edildi:

“Okullarımızdan ülkemizin geleceğini inşa edecek bir mesleğin sahibi olma bilinciyle ve onca hayalle mezun olmamıza rağmen mevcut ekonomik kriz ve dizginlenemeyen kâr hırsı nedeniyle işsizlikle sınanıyor. Düşük ücretlere, uzun mesailere, insani olmayan ağır çalışma koşullarına, baskıya, tehdide, güvencesizliğe mahkûm ediliyoruz. Bu nedenle zaman zaman salt geçinebilmek için mesleğimizle alakalı olmayan sektörlerde çalışmak zorunda kalarak hayatımızı sürdürmeye çalışıyoruz.”   

“İnşaat mühendisleri işsizlikle karşı karşıya”

Açıklamada inşaat mühendislerinin karşı karşıya kaldığı işsizlik sorununun son bulması için kamuda ve özel sektörde istihdam alanlarının yaratılması gerektiği vurgulanarak şunlar ifade edildi:

“Mevzuat düzeltilmeli, şantiye şefliğinin her şantiyede tam zamanlı bir iş olarak yürütülmesi sağlanmalıdır. Bir şantiye şefinin, belli sınırın üzerine çıkan çalışma alanlarında birden fazla şantiyenin kâğıt üzerinde şefi olarak görev almasına izin verilmemelidir. Yapılacak düzenlemenin uygulanıp uygulanmadığı şantiyelerde sürekli ve detaylı denetimlerle takip edilmeli, yönetimi mevzuata uygun biçimde gerçekleştirilmeyen şantiyelerde yapım çalışmalarına devam edilmesine izin verilmemeli, cezai yaptırımlar uygulanmalıdır.”

“Tüm işyerlerinde aktif denetim yapılmalı”

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın işyerlerini aktif bir şekilde denetlemesi gerektiği belirtilen açıklama şöyle devam etti:

“İş Kanunu ve ilgili mevzuatın fazla çalışma için belirlediği süre sınırına uyulması ve fazla mesai haklarından meslektaşlarımızın da yararlanması sağlanmalıdır. Bununla birlikte işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri azami hassasiyetle yerine getirilmeli, çalışma alanları meslektaşlarımız da dahil olmak üzere tüm çalışanlar için güvenli ve sağlıklı hale getirilmelidir. Kamu yatırımlarında genç mühendis istihdamı zorunlu hale getirilmeli, işin nitelik ve hacmine uygun sayıda genç inşaat mühendisi istihdamı ihale şartları içerisinde yer almalıdır.”

“Kamuda taşeronlaşmaya son verilmeli”

Kamuda taşeronlaşmaya derhal son verilmesi ve taşeron olarak çalışan meslektaşlarının kadroya alınması talep edilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Kamu kurum ve kuruluşları güçlendirilerek ihtiyaç duydukları mühendislik hizmetlerini taşeron ve müşavir firmalardan değil, halihazırda çoğunluğu boş olan mühendis kadrolarına yapılacak adil ve şeffaf inşaat mühendisi atamaları ile oluşturulacak öz kaynaklarından temin etmesi gerekir.  Yapı Müteahhitlerinin Sınıflandırılması ve Kayıtlarının Tutulması Hakkında Yönetmelikte mühendislik hizmetlerinin niteliğinin yükseltilmesi amacıyla teknik personel istihdamı artırılmalıdır.”

“Özlük haklarımız iyileştirilmeli”

Kamuda çalışan mühendislerin üzerindeki siyasi baskı ve sürgün tehdidinin son bulması gerektiği belirtilen açıklamada, talepler şöyle sıralandı:

“Kamu çalışanı meslektaşlarımızın zaman içinde aşınan ücretleri ve özlük hakları iyileştirilmeli, kamuda yetersiz personel istihdamı nedeniyle artan iş yükü, yapılacak personel alımlarıyla uygun sınırlar içine çekilmelidir. Meslektaşlarımızın da emeklilikte hak ettikleri ücretleri alabilmeleri için çarpan grubunu bir üste çıkaracak yeni ek gösterge rakamları, birinci derecenin dördüncü kademesindeki mühendisler için 6400 olarak belirlenmelidir.”