İnsan Hakları Derneği (İHD), kuruluşunun 33. yıldönümünde şubesinin bulunduğu illerde basın açıklamaları gerçekleştirdi.
İHD Genel Merkezi’nin açıklamasının okunduğu eylemlerde, insan hakları mücadelesinin devam edeceği vurgulandı.
İHD’nin 33. yıldönümü dolayısıyla yaptığı açıklamada, derneğin kuruluş amacının “İnsan hak ve özgürlükleri konusunda çalışmalar yapmak” olduğu hatırlatıldı. İHD’nin kurulduğu günden bu yana Türkiye’de demokrasi ve insan hakları sorunu olduğunu ifade ettiği açıklamada, bu sorunun giderilmesi için mücadele verildiği belirtildi.
İHD’nin ‘82 Anayasası’na karşı “demokratik anayasa” için katkı sunmaya çalıştığına değinilerek “Ancak Türkiye temel sorunlarını çözemediği için demokratikleşme yerine daha anti demokratik bir anayasal rejime kaymış durumdadır. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi diye tabir edilen bu sistemin en bariz karakteri anti demokratik olmasıdır” denildi.
Kürt sorununun çözümündeki tahribatın sürdüğüne değinilen açıklamada “demokratik ve barışçıl yollarla çözüm” vurgusu yapıldı.
“Türkiye’de demokrasi ve insan hakları alanındaki gerileme ile ilgili söylenebilecek çok şey var” ifadeleriyle devam eden açıklamada, İHD’nin “tavsiye ve talepleri” sıralandı. Kürt ve Alevi sorunlarında “geçmişle yüzleşme” gereğine işaret edilerek “Ötekileştirilen tüm toplum kesimlerinin insan hakları taleplerini kabul edecek yeni bir siyasi iradeye ihtiyaç vardır” denildi.
“Yeni ve demokratik bir anayasa ihtiyacı” üzerinde durulan ‘tavsiyeler’ bölümünde, “ifade özgürlüğü”, “toplumsal cinsiyet eşitliği”, “demokrasi” gibi alanlardaki insan hakları ihlallerine değinildi. Ayrıca “hukukun üstünlüğü” ve “bağımsız yargı”nın önemi üzerinde durularak “devlet içi çete yapılanmalarının tasfiye edilmeyişi”nden bahsedildi. İşkence ve kötü muamelenin devam ettiğine dikkat çekilirken, OHAL’in kalıcılaştırıldığı, KHK ihraçlarının sürdüğüne işaret edildi. Bütün bu alanlarda mücadelenin süreceği vurgulanan bölümde,
“Otoriterleşme ile birlikte ekonomik ve sosyal haklardaki gerileme artarak devam etmektedir. İşçi ve emekçilerin haklarının verilmemesi için de otoriterleşmede ısrar edilmektedir” ifadeleriyle işçi ve emekçilerin haklarının gasp edildiği üzerinde duruldu.
Son olarak insan hakları savunucularını doğrudan hedef alan baskıların son bulması istenen açıklama şu ifadelerle son buldu:
“İnsan hakları savunucularının İHD çatısı altındaki 33 yıllık mücadelesi insan onuruna dayanan özgürlük, eşitlik, adalet ve barış talebi ile artarak devam edecek ve Türkiye’nin demokratik bir rejime kavuşması mücadelesi sürdürülecektir.”