Ilısu Barajı’nda suyun tutulması nedeniyle yok olma tehlikesi ile karşı karşıya bulunan Hasankeyf kenti ve Dicle Vadisi için son çağrı yapıldı.
Hasankeyf Koordinasyonu tarafından bugün konuyla ilgili basın toplantısı düzenlendi. Açıklamayı okuyan Prof. Beyza Üstün “Her geçen saniye bir canlı, bir ev, bir tarihi olan sular altında kalıyor. Hâlâ bu projeyi durdurma imkânı olduğunu biliyoruz. Bu yıkım projesi bir anca durdurulmalı, baraj kapakları kontrollü açılmalı ve gölet ortadan kaldırılmalıdır. Dicle Nehri özgür akmalı, Antik Hasankeyf kenti yaşamaya devam etmelidir” dedi.
Şu ana kadar 22 köyün bütünüyle sular altında kaldığına dikkat çeken Üstün sözlerine şöyle devam etti:
“30 köyde de evlerin bir bölümü, tarım arazilerinin büyük bir bölümü sular altında. Nehir boyunda bulunan bu köylerden yüzlerce insan göç etmek zorunda bırakıldı. Yeni evler yapılacağı söylenen birçok köyde inşaat çalışmaları başlamadan gölet suları köylere yetişmiş durumda. Boğulmak ile evsiz kalmak arasında sıkışan köylüler çözüm üretilmesini bekliyor.”
“Bu talanı durdurmak için sesinizi daha da yükseltin”
Bölgede yaşayanların en önemli sorunlarından birinin geçim kaynaklarında yaşanan sıkıntı olduğunu belirten Üstün, musluktan gelen suyun içilemez olmasının da büyük bir sorun olduğunu ifade etti.
Verilen sözlerin yerine getirilmediğine dikkat çekerek baroların sorumluluklarını yerine getirmediği eleştirisinde bulunan Üstün şu vurguyu yaptı:
“Yıkım ele alındığında her bir işlemin suç olduğu ortadayken, bu suçu ortaya çıkarma ve bu talanı durdurma imkânı varken sessiz kalınmış. Hâlâ bu projeyi durdurma imkânı olduğunu biliyoruz. Bu noktada tekrar çağrıda bulunuyoruz. Hasankeyf ve Dicle Vadisi boyunca her gün suç işleniyor. Barolar ve avukatlara çağrımızdır, lütfen varoluşunuzun gereğini yerine getirmek için gerekli adımları atın. Daha önce bu alanın yok edilmesine karşı yükseltmiş olduğunuz sesinizi daha da yükseltin. Sessiz kalan sanatçıların da artık ses çıkarması gerekiyor. Bu artık bir tercih değil. Sular yükseliyor ve baraj göleti önüne çıkan her şeyi yok ediyor. Bu baraj bütün ömrü boyunca yok edecek bir baraj. Bu yüzden bütün yetkililere çağrıda bulunuyoruz. Bu hatadan dönme imkânı hâlâ var. Bu yıkım projesi bir an önce durdurulmalı, baraj kapakları kontrollü olarak açılmalı ve gölet ortadan kaldırılmalıdır.”
Basın toplantısı, katılımcıların yaptığı konuşmalarla devam etti.