Anma etkinlikleri kapsamında 15 Ağustos Pazartesi günü Hacıbektaş Belediye Salonu'nda Alevi örgütleri bir araya gelerek değerlendirmelerde bulundular. Alevi kurumlara ve Alevilere yönelik saldırılara karşı ortak mücadelenin önemi konusunda ortaklaştılar. Alevi kurumlarını ziyaret eden Tayyip Erdoğan’ın Alevi inanç merkezlerini mescide dönüştürme yaklaşımına tepki gösterdiler. Alevilerin taleplerine kulağını tıkayan devletlilerinin, Alevi inancını tanımlamaya çalışmasını eleştirdiler. 

16 Ağustos’ta ise Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF), Alevi Dernekleri Federasyonu (ADFE), Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı (HBVAKV), Alevi Kültür Dernekleri (AKD) ve Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nin (PSAKD) çağrısıyla bir araya gelen yaklaşık 600 Alevi emekçi son dönemde yaşanan saldırıları protesto ettiler. 

Alevi örgütleri adına Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF) Genel Başkanı Hüseyin Mat konuştu. Mat, son dönemlerde Alevilere, Alevi inanç merkezlerine yönelik saldırıların arttığını belirtti. Cemevlerine saldıranların, Alevilere saldıranların AKP iktidarından cesaret aldığını, bu nedenle saldırıların tek tek kişilerin işi olmadığını, tek merkezden yöneltildiğini, sadece Alevileri değil tüm ezilenleri yıldırmaya dönük olduğunu ifade etti. 

Hüseyin Mat “Türkiye’de farklı düşünenlere karşı geliştirilen linç girişimleri ve saldırıların takipçisi olup, bu saldırıların ve nefret suçlarının son bulması için çözüm üretelim! Bundan sonra herhangi bir Cemevine veya yöneticilerimize karşı saldırılar son bulsun” diyerek saldırılara karşı mücadele edeceklerini ifade etti. 

Hüseyin Mat yapılan saldırılara değinerek “Muharremin ilk günü Ankara’da eş zamanlı olarak Cemevlerine yapılan saldırıdan sonra muharremin 7. günü Alevi Vakıfları Federasyonu 2. Başkanı ve Kartal Cemevi Başkanı Selami Sarıtaş’a evinin önünde kimliği belirsiz motorlu, kasklı 2 kişi tarafından saldırı düzenlendi. Yapılan saldırıların bütün yönleriyle araştırılması ve yargıya tüm faillerinin teslim edilmesi gerekiyor” dedi. 

Saldırıları kınayan Mat sözlerine şöyle devam etti: 

“Alevi kurumlarını sindirmeye, korkutmaya yönelik bu tür saldırıları kınıyoruz. Bu topraklarda tarih boyunca Aleviler hiçbir toplumun hiçbir kesimine karşı önyargı taşımamış ve zalim olmamış ve dayanışma, birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularıyla eşit yurttaşlık temelinde ortak yaşam kurma için mücadele etmiştir.”

Hacıbektaş dergahının gerçek sahiplerine iade edilmesi gerektiğini belirten Mat; “Hacıbektaş dergâhı Alevilere aittir. Kültür Bakanlığı’nın elinde olması, faşist işgal kabul edilemez” dedi. 

Saldırılara karşı ortak mücadelenin öneminin altını çizen Mat son olarak şunları söyledi:

“Muharrem oruçlarının tutulduğu bugünlerde ülkemizin içine çekilmeye çalışıldığı bu kaosa karşı birlik beraberlik içinde her canımızla lokmalarımızı pay etmeye devam edeceğiz. Pirimiz Pir Sultan’ın güzel deyimi ile gelin canlar bir olalım, iri olalım, diri olalım.”

Yapılan konuşmaların ardından basın açıklaması sona erdi.

Kızıl Bayrak / Hacıbektaş