Gürcistan’ın Kutaisi kentinde Türkiyeli inşaat şirketi ENKA tarafından yapılacak olan HES projesine karşı halk ayakta. Evrensel’den Gençağa Karafazlı'ya konuşan HES Karşıtı Platform sözcülerinden Mamuka Kakauridze bir köyde başlayan direnişin daha sonra birçok köye örnek olduğunu anlattı. Artvin’deki HES karşıtı mücadeleyi de takip ettiklerini anlatan Kakauridze, mahkeme kararını dahi beklemeden projeye başlayan HES şirketine karşı 33 gündür nöbet tuttuklarını söyleyip ekledi: “Tüm baskılar ve polisin saldırılarına karşı burada yaşamımızı savunmaya devam edeceğiz”.
Gürcistan Halkı da HES'ler karşı direnişte
2019 yılında ENKA İnşaat’ın Gürcistan’ın Kutaisi kentinde hidroelektrik santrali (HES) inşa edeceği duyuruldu. Gürcistan hükümeti ile yap-işlet sözleşmesi imzalayan şirket, Gürcistan’ın Rioni Nehri üzerine iki ayrı HES kurmayı hedefliyor. Şirketin açıklamasına gör Eylül-Nisan arası dönemde üretilen enerjinin ise ağırlıklı kısmı Türkiye’ye olmak üzere Gürcistan’dan ihraç edilecek.
Çalışmalarına başlanan ve 2023’te devreye girmesi planlanan HES’ler yöre halkını ayağa kaldırdı. Önce Akhmeta’ya bağlı Birkiani köyü halkı direnişe geçti.
Köylerinden geçen Alazani Nehri’nin üzerine yapılmak istenen “Khadori-3” isimli HES’e karşı eylem yapan köylülere polis saldırdı. Ve ardından yaşanan çatışmada 38 polis ile 17 vatandaş yaralandı. Eylemin ardından Gürcistan İçişleri Bakanı Giorgi Gakharia bölgeye giderek halkla görüştü ve şirket bölgeyi terk etmek zorunda kaldı.
Gürcistan Hükümeti'ne çağrı: İptal edin
Yaşanan direniş Kutaisi’ye bağlı Lechkhumi ilçesindeki Zhoneti ve yaklaşık 18 köye örnek oldu ve Rioni Vadisi’nde yapımına başlanan Namokhvan HES inşaatına karşı direniş başladı. Geçtiğimiz hafta Zhoneti köyünde bulunan şantiye alanında yolu 2 saat süresince trafiğe kapatan yüzlerce köylüye polis biber gazı ile saldırdı. Gazdan etkilenen bazı yurttaşlar hastaneye kaldırıldı. Yurttaşların uzun süre direnmesi sonrası ENKA Holding çalışanları şantiye alanını boşaltmak zorunda kaldı.
HES projesinin hayata geçmesi durumunda 18 köyün bundan etkileneceği, yaşam alanlarını ve tarihi antik yerlerin yok olacağını belirten köylüler HES projesinin yıkım projesi olduğunu söylüyor. Ekonomik olarak zaten zor koşullarda yaşam mücadelesi verdiklerini belirten köylüler, HES projesiyle göçe zorlanacaklarını ifade ederek, Gürcistan hükümetini ENKA ile yaptığı anlaşmayı iptal etmeye çağırıyor.
"HES deprem riski altındaki bölgeye yapılıyor"
Yaşadıkları süreci anlatan Zhoneti köylüsü ve HES Karşıtı Platform sözcülerinden Mamuka Kakauridze, HES projesinin eşsiz bir doğası bulunan bölgeye yapılmak istendiğininim altını çizdi. Bölgenin deprem riski altında olduğuna da dikkat çeken Kakauridze, “Deprem sonucu HES’in beton barajı hasar görürse, 30 metre yüksekliğindeki bir dalga Kutaisi şehrini ve 70 yerleşim yerini yok edebilir” dedi.
"Mahkeme kararı bile beklenmedi"
Projeye karşı yargı yoluna başvurduklarının altını çizen Kakauridze’nin anlattıkları tanıdık. Mahkemenin henüz bir karar vermediğini söyleyen Kakauridze, “ENKA’yı tutan Gürcistan hükümeti, mahkeme karar vermeden şantiye kurdular, çalışmaya başladılar. Hazırlık çalışması esnasında bile daha şimdiden vadiye ciddi zararlar verdiler. Biz de kadın, çocuk, yaşlı, genç ve din adamlarımızla polise karşı yaşam alanlarımız için direndik, direnmeye devam edeceğiz. 33 gündür dönüşümlü, 24 saat nöbet tutuyoruz” diye konuştu.
"Artvi'deki mücadeleyi takip ediyoruz"
Türkiye’de Artvin’de Rize’de süren HES karşıtı mücadeleyi de takip ettiklerini söyleyen Kakauridze, “Artvinliler ve bizler, yaşam alanlarımızı gelecek nesillere aktarabilmek için Allah’ın verdiği toprakları ve doğayı koruyoruz. Buradan Türkiye halkının da bu mücadelede galip gelmesini diliyorum. Hidroelektrik santrallerinin ruhu yoktur, biz doğamızı koruyoruz” dedi.
"Türkler dostumuz HES'ler düşmanımız"
Direnen halkın ‘Türklere karşılar’ şeklinde yaftalandığını belirten Kakauridze şunları söyledi:
“Bizim Türkiye’deki halkla sorunumuz yok. İş insanları da gelsin iş yapsın, biz doğamızı, yaşayacağımız alanları yok eden HES projeleri kim yaparsa yapsın karşıyız. Böyle söylentiler yayıyorlar bizi düşman gösteriyorlar, bunlar yalandır. Biz dostuz. Düşmanımız HES projeleridir. Burada büyük hidroelektrik santralleri yapıyorlar ki bu ekolojik bir felakettir ve antik köylerin sular altında kalmasına izin veremeyiz, biz bunlara karşıyız. Tüm baskılar ve polisin saldırılarına karşı burada yaşamımızı savunmaya devam edeceğiz.”