İdlib’de Rusya destekli rejim güçlerinin ilerleyişi ve çatışmalarda 8 Türk askerinin ölmesi Türkiye – Rusya hattında gerilime yol açmıştı.
Gelişmeler üzerine açıklamalar yapan T. Erdoğan ilkin Suriye rejimine tehditler savurmuş, iç kamuoyunu etkilemeye dönük söylemlerde bulunmuştu. Hemen ardından yaptığı açıklamalarda ise Rusya ile ekonomik ilişkileri gerekçe göstererek yelkenleri indirmiş, hızla Putin’le telefon görüşmesi gerçekleştirmişti.
5 Şubat’ta partisinin grup toplantısında konuşan Erdoğan bir kez daha Suriye rejimini hedef alan konuşmalar yaptı. Tayip Erdoğan İdlib’te yaşanan son gelişmeleri kendileri açısından Suriye’de “yeni bir milat” olarak tanımladı. Türk sermaye devletinin Suriye’deki askeri varlığını ise Adana Mutabakatı ile gerekçelendirdi.
Suriye rejim güçlerinin şubat sonuna kadar İdlib’den çekilmediği durumda güç kullanacaklarını iddia eden Erdoğan, “derin” ilişki içerisinde olduklarını belirttiği Rusya’nın hassasiyetlerini gözetmesi gerektiğini söyledi.
Erdoğan grup toplantısında yaptığı konuşmayı “Yüzyılın Anlaşması” üzerinden bir kez daha gündeme gelen Filistin sorununa dair iki yüzlü açıklamalarla sürdürdü. ABD ile yaşadıkları kriz üzerinden “Şu anda maalesef ABD gerek şahsıma gerek istihbarat başkanıma yönelik tehditler savuruyor ve Türkiye'deki bazı finans kuruluşlarını da tehdit altına alıyor. Ne yaparsanız yapın, bunu kesinlikle başaramayacaksınız.” diyen Erdoğan konuşmasının sonunda “Terör” demagojisi yapmayı da ihmal etmedi.