İstanbul Emek, Barış, Demokrasi Güçleri Deprem Kriz Koordinasyonu dayanışma merkezlerine yönelik engelleme girişimlerine ilişkin yazılı açıklama yaparak dayanışmayı büyütmeye çağırdı.
Deprem sabahından itibaren siyasi iktidarın dayanışmayı örenlere yönelik engelleyici tutumunun hatırlatıldığı açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Çadırlardan, gıda kolilerine kadar halkın seferberliği ile gönderilen tüm yardımları tekeline almak için engelleyerek, çadır, yemek satarak, dayanışma merkezlerine ve gönüllülere saldırarak deprem karşısındaki tutumlarını çıplak biçimde ortaya koydular. Pazarcık’tan Osmaniye’ye oradan Antakya’ya deprem koordinasyonlarını kaldırmaya çalışarak, gönüllüleri tehdit edip gözaltına alarak dayanışmayı, halkın kendi kaderini eline almasını engellemeye çalışmaktadırlar.”
“Dayanışmayı engellemek insanlık suçudur”
“Bugün gelinen noktada depremden etkilenen bölgelerde sağlıktan eğitime, temel yaşamsal ihtiyaçlardan delillerin karartılmamasına kadar her şey “dayanışma yaşatır” diyen insanların emeğiyle yapılabilmektedir” denilen açıklamada dayanışmanın daha güçlü örülmesi çağrısı yapıldı. Dayanışmayı engellemeyi “insanlık suçu” olarak niteleyen açıklamada şöyle devam edildi:
“Tüm hasar tespit çalışmalarında büyük yolsuzluk döndürmeye çalışanlara karşı, usulsüz yapıların dosyaların kaçırılmasına karşı, evlerinden yaşamlarından olan insanların sokak ortasında devletin kolluk güçleri tarafından işkenceye uğramasına karşı gönüllü avukatlar gecesini gündüzüne katmaktadır. Bunu engellemeye çalışmak insanlık suçudur.
Çadırdan kuru gıdaya, revirden ısıtıcıya halkın ihtiyaçlarının örgütlenmesinde devrimciler, yurtseverler, sosyalistler, kadınlar, öğrenciler bir bütün olarak tüm bu engellemelere karşı halkla beraber dayanışmayı örgütlemeye devam etmektedir. Bunu engellemeye çalışmak insanlık suçudur.
Esas güç, devletin tüm engellemelerine rağmen gönüllü arama-kurtarmaya katılan, kamyonlar dolusu desteği deprem bölgelerine götüren, yıkılmış kentlerde elektrikten suya, barınmaya, beslenmeye, halkın ihtiyaçları için örgütlenen, sağlık için revirler kuran gönüllülerde; yani halkın kendisindedir! Parayla satın alınamayan, tehditle susturulamayan insan onurundadır."