Cumartesi Anneleri'nin, gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve katillerin cezalandırılması talebiyle gerçekleştirmek istediği ve 705. haftasına giren eylem de polisin yığınağı, dayatmaları ve saldırısıyla karşılandı.
Saat 12.00'de İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi önünde toplanılarak Galatasaray Meydanı'na yürünmek istendi. Saatler öncesinde derneğin sokağını ve tüm İstiklal Caddesi'ni ablukaya alan polis eylemin yasak olduğunu dayattı ve basını itekleyerek alandan çıkarmak istedi. Bunun üzerine derneğin önünde basın açıklaması okundu.
“Gözaltına alınan Baskın MİT binası yanında ölü bulundu”
700 haftadır gerçekleştirdikleri eylemlerinin hukuksuzca yasaklandığı ve polis şiddetiyle karşılandığı belirtilen açıklamada 1993 yılında gözaltında kaybedilen Abdulmecit Baskın dosyası şöyle anlatıldı: “41 yaşında 3 çocuk babası olan Abdulmecit Baskın, Ankara Altındağ Nüfus Müdürüydü. 2 Kasım 1993 tarihinde Ankara’da kendilerini polis olarak tanıtan, polis yelekli, telsizli bir ekip tarafından gözaltına alındı. 2 gün sonra cansız bedeni, Ankara Gölbaşı mevkiinde bir köylü tarafından bulundu. Baskın, Milli İstihbarat Teşkilatı Genel Koordine Merkezi’ne 200 metre mesafedeki metruk bir binanın arkasında elleri arkadan bağlanmış ve ateşli silahla vurularak öldürülmüştü.”
“Eski polis cinayeti anlattı, katiller cezalandırılmadı”
Ailenin tüm başvurularının etkin bir soruşturma yapılmadan “kovuşturmaya yer olmadığı” kararıyla sonuçsuz bırakıldığı ifade edilen açıklamada, cinayetin eski özel harekat polisi Ayhan Çarkın tarafından 26 Mart 2011 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'na ifade verilerek anlatıldığı hatırlatıldı. Açıklamada şunlar söylendi: “1993 yılında Özel Harekât Daire Başkanı İbrahim Şahin’in emriyle, Abdülmecit Baskın’ı gözaltına aldıklarını ve Baskın’ın Ziya Bandırmalıoğlu ile Ayhan Akçay tarafından öldürüldüğünü detaylarıyla anlattı. Ayhan Çarkın’ın anlattıkları, olay yeri tutanakları ile karşılaştırıldı. İfadeler ile yer gösterme tutanaklarının 'örtüştüğü' savcılık dosyasına eklendi.”
2011 yılında Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davada bugüne kadar hiçbir ilerleme kaydedilmediği belirtilen açıklamada, ailenin talepleri geri çevrilirken sanıklar içinse “can güvenlikleri” nedeniyle duruşmalardan vareste tutulmaları kararı verildiğine dikkat çekildi.
Açıklama, Baskın'ı katledenlerin yargılandığı davada adalet sağlanması talebiyle sonlandırıldı.
Açıklamanın okunmasından sonra da polis alandaki yığınağını sürdürerek derneğe girme veya alandan ayrılma dayatmalarını sürdürdü.
Kızıl Bayrak / İstanbul