Cumartesi Anneleri'nin Galatasaray Meydanı'ndaki 598. eylemi yine polis ablukası altında demir bariyerlerin içinde gerçekleştirildi.

Bu haftaki eylemde 12 Eylül kayıplarından Cemil Kırbayır'ın akıbeti soruldu.

Eylemde ilk sözü Av. Eren Keskin aldı. Devletin kuruluşundan itibaren bir darbe hukuku, ezenlerin hukuku olduğunu ifade ederek bunun bugün de sürdüğünü belirten Keskin, Cemil Kırbayır'ın kaybedilmesiyle ilgili iç hukukta sonuç alınamadığını davanın AİHM'e taşındığını söyledi.

Cemil Kırbayır’ın kardeşi Fatma Kırbayır ise 12 Eylül düzeninin sürdüğünü belirterek abisinden hala haber alınamadığını söyledi. Sözde darbelere karşı olduğunu söyleyen ve Berfo Ana'ya söz veren Tayyip Erdoğan'ı teşhir etti. Abisinin kemiklerini istedi.

12 Eylül düzeni bütün kurumlarıyla hayatta

Abi Mikail Kırbayır ise 21 yıldır alanlarda olduklarını hatırlattı. '90'lı yıllarda olduğu gibi aynı zihniyetin devam ettiğini ifade eden Kırbayır, 12 Eylül anayasasının bugün de yürürlükte olduğuna dikkat çekerek Kürdistan'da estirilen devlet terörünü teşhir etti. Kürdistan'daki katliamın başında olan askerlerin 15 Temmuz darbe girişiminde rol aldığını hatırlatarak gerici iktidarın sözde “demokrasi” adıyla OHAL uygulamaları hayata geçirdiğin söyledi.

Kardeşinin gözaltına alındığının belgelerle ortada olmasına rağmen devlet tarafından bunun inkar edildiğini belirten Kırbayır, “12 Eylül düzeni bütün kurumlarıyla hala devam ediyor” dedi.

Devlet suçunu örtbas etmek istedi

Bu haftaki açıklamayı 12 Eylül kayıplarından Hayrettin Eren'in kardeşi İkbal Eren okudu.

Açıklamada 12 Eylül darbecilerinin üzerindeki yasal koruma zırhınım kaldırılması ve kayıpların sorumlularının cezalandırılması talep edildi. 36 yıldır darbe zihniyetinin son bulması için mücadele ettikleri hazırlatılan açıklamada, bugün de 12 Eylül kayıplarından Cemil Kırbayır için toplanıldığı belirtildi.

Kırbayır'ın 13 Eylül 1980'de Kars Göle'de gözaltına alındığı ve kendisinden bir daha haber alınamadığı anlatılan açıklamada, devletin her zamanki gibi “firar etti” yalanıyla suçu örtbas etmek istediği söylendi. Kırbayır'ı aramaya, faillerden hesap sormaya devam edileceği ifade edildi.

Yüksekova ve Cizre'de kayıp yakınlarının buluşamadığı belirtilen eylem, Tahir Elçi'nin katledilmesi teşhir edilerek sonlandırıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul