KESK’e bağlı BTS üyesi emekçiler Çorlu Tren Katliamı’na ilişkin davanın sonucunu protesto etti. İstanbul’daki Sirkeci Garı önünde yapılan eylemde “Çorlu Katliamının asıl sorumlusu akıl ve bilimden uzak siyasi iktidarın liyakatsiz ve yandaş yöneticileridir!” yazılı pankart açıldı.
Açıklamayı Merkez Yürütme Kurulu Adına Tonguç Özkan okudu. Katliamı ve ardından gelişen yargılama sürecini hatırlatan Özkan şöyle devam etti:
“Bizler davanın görülmeye başladığı tarihten itibaren yıllardır duruşmalara katıldık, yakından takip ettik, açıklamalar yaptık, raporlar yayınladık. Buradan bir kez daha belirtmek istiyoruz, Çorlu tren faciasının asıl nedeni bugünkü siyasi iktidarın akıl, bilim ve liyakatten uzak ulaşım politikalarıdır. Kazanın sorumluları ise bu politikaları uygulayan siyasi iktidar temsilcileri ve onların yandaş üst düzey bürokratlarıdır.
İlk günden itibaren ısrarla vurguladığımız, katliamın gerçekleşmesind ki en önemli nedenlerden birinin Demiryollarının yeniden yapılandırılması kapsamında Yol Bekçiliği uygulamasının kaldırılmasıdır. Genel müdürlük yol bekçiliğini kaldırmasına rağmen yerine herhangi bir kontrol ve güvenlik mekanizması koymamıştır. Kazayla ilgili bilirkişi raporunda da bu durum açıkça ortaya konulmuştur.”
Açıklamanın devamında kaza gibi katliamların asıl nedeninin siyasi iktidar tarafından 20 yıldır uygulamaya konulan ulaştırma ve demiryolu politikaları olduğu vurgulandı.
“Asıl sorumlular açığa çıkarılana kadar mücadelemiz sürecektir!”
Açıklamanın devamında şunlar ifade edildi:
“Ankara hızlı tren, Pamukova, Soma, İliç vb. katliam gibi kazalarda gerçek sorumluluğu olan üst düzey yöneticilere dokunmama geleneğinin Çorlu’da da bozulmadığına tanık olduk. Oysa ki emniyetli bir şekilde tren işletmeciliğinin yapılabilmesi için ülkemiz ulaşım politikalarını belirleyen, yatırım yapılmasına karar veren siyasiler ve üst düzey yöneticiler bu faciada her zamanki gibi 1. derecede sorumlu kişilerdir. Ancak Çorlu katliamı davasında isimleri bile geçmedi. Bu davada gerçek sorumlular yargılanmadığı sürece bu yargılama eksik bir yargılanmadır. Bu nedenle dönemin üst düzey kurum yöneticileri yargılanmadığı sürece bu dava bitmemiştir.
Diğer yandan ise Bilirkişi raporlarında kimi mühendis arkadaşlarımız hakkında kusurları olmadığına dair açık bilgiler yer almasına rağmen 8-10 yıla varan cezalar almışlardır.
Demiryollarının daha güvenli, çağdaş, ekonomik ve kamusal bir hizmet olarak verilmesi gerektiğini savunan bizler; 168 yıllık demiryolu kültürünün oluşturduğu bilgi ve birikimin yok edilmesiyle, özelleştirme uygulamalarıyla, liyakatsiz atamalarla, yanlış politikalarla nerelere getirildiğinin nelere mal olduğunun herkes tarafından iyi bilinmesi gerektiğini bir kez daha belirtmek istiyoruz.
Bu kapsamda Çorlu da asıl sorumlular açığa çıkartılıp adalet sağlanıncaya kadar mücadelemiz sürecektir.”