Korkut Boratav, hükümetin Yeni Ekonomi Programı’nı (YEP) değerlendirerek bu kapsamda ücret artışlarını enflasyona endekslemeyi öngören maddelerin “çok tehlikeli” olduğunu vurguladı. Cumhuriyet'ten Mustafa Çakır'ın haberine göre IMF’nin öteden beri bunu istediğini ve ısrar ettiğini hatırlatan Prof. Dr. Boratav şunları ifade etti:
“Bu, 12 Eylül 1980, hatta 12 Mart 1971’den beri işçi sınıfına, işçi sendikalarına kazık atmak için bulunan bir yöntem. Genellikle tüketici fiyatlarına endekslenen maaş ayarlamalarını düşük enflasyon öngörüsüne göre peşinen yapıp kazık atmak o zamandan beri uygulanıyor. Böylece bölüşüm, enflasyon yoluyla emekçilerin aleyhine işlesin. Her şeye karşın şimdiye kadar hayata geçirmeyi göze alamadılar, özellikle de memur maaşlarında.”
Bu şekilde IMF’ye mesaj verildiğini de anlatan Boratav, “Program o kadar gerçekdışı ki... IMF’ye bir şerbet, vitrin sunuşu yapılıyor. ‘Bak senin görüşlerini hâlâ gündemde tutuyorum. Niyetimiz ciddi. Başka uygulamaları da dikkat edersen adım adım yapıyoruz’ türü bir mesaj var” diye konuştu.
Ayrıca YEP’teki büyüme ile cari denge arasındaki ilişkiye dikkat çeken Boratav, yüzde 5’lik büyümeyle nasıl cari fazla verileceğini sordu.
‘Ciddiye alınacak bir şey değil’
“Sermaye hareketlerinin serbest bırakıldığı 1989’dan beri cari işlem fazlasının sağlandığı her yıl kriz dönemleridir” diyen Boratav, “Büyümenin pozitif olduğu, yüzde 0 - 1 eşiğini aştığı her dönem ise dış açık verilir. Bu yıl cari açık verileceği öngörülüyor. Çünkü minimum büyüme hedefleniyor. Hadi diyelim bu Covid-19 yüzünden. İyi ama 2023’te yüzde 5’lik büyüme ile nasıl cari fazla vereceksin? Bu boşluk, programda tutarlılığın olmadığını ortaya koyuyor. Yani YEP, bir iktisat belgesi olarak ciddiye alınabilecek bir belge değildir” ifadelerini kullandı.