BM’nin Cenevre’deki İnsan Hakları Bürosu Türkiye’ye karşı ağır suçlamalarda bulunuyor. Yayınlanan yeni raporda, yüzbinlerce kişinin insan hakları ihlalı mağduru olduğu bilgisi yer alıyor.
[Türkiye’ye karşı yapılan] Suçlamalar; çalışma, toplanma ve fikir özgürlüğü hakkı kısıtlamalarından, keyfi tutuklamalara, kötü muamelelere ve işkenceye kadar uzanıyor. Tutuklular ve gözaltılar; polis, asker ve güvenlik güçleri tarafından cinsel saldırılara uğramışlar, elektroşok veya tazyikli suyla işkence edilmişlerdir.
Raporun devamında, 2016 yaz ayındaki darbe girişiminden sonra 18 ay içinde yaklaşık 160 bin kişinin tutuklandığı ve 152 bin memurun ise işten atıldığı belirtiliyor. Ayrıca, yüzlerce hamile veya kısa süre önce doğum yapan kadın -çoğunlukla sadece eşlerinden terörist olarak şüphelenildiği gerekçesiyle- gözaltına alındı. BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Said Raad al-Hussein’in “Bu utanç verici ve vahşi bir durum. Ülkeyi daha güvenli yapmakla hiç bir alakası olamaz” sözlerine de raporda yer verildi.
BM İnsan Hakları Bürosu sözcüsü Ravina Shamdasani, raportörlerin 104 mağdurla, aile fertleri ve görgü tanıklarıyla görüştüğünü ve sadece doğrulanan bilgilerin raporda yer aldığını vurguladı. Devamında, Türkiye’de defalarca uzatılan OHAL insan hakları ihlali için gerekçe olamayacağını sözlerine ekledi. Çoğu kararnamenin, ülkenin tehdit altında bulunmasıyla alakası bulunmuyor. “Bu, hükümete karşı olabilecek her türlü eleştiriyi veya farklı fikirleri bastırmak için OHAL’in kullanıldığını göstermektedir” deniyor.
Türkiye, raporu kati bir şekilde reddetti ve yetkili komiseri terörü desteklemekle suçladı. Ankara’da bulunan Dışişleri Bakanlığı, raporun “çarpıtılmış, önyargılı ve yalan bilgiler içerdiğini” ve Türkiye için “kabul edilmez” olduğunu açıkladı. Buna göre, BM Yüksek Komseri al-Hussein metni “terör çevreleriyle işbirliği yaparak” hazırladığı ve onun yönetiminde bulunan BM kurulu ise “terör örgütü işbirlikçisi” halini aldı.
20/03/18
Kaynak: www.spiegel.de
Çeviri: Kızıl Bayrak Çeviri Kolektifi