İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi Şubat Ayı İş Cinayetleri raporunda “Ankara Eski Havagazı Fabrikası’nın sökümü dolayısıyla işçi sağlığı ve halk sağlığı sorunları” başlığı altında asbest tehlikesine dikkat çekildi. Mali nedenlerle gerekli önlemlerin alınmadığına işaret edilen değerlendirmede, asbest tehlikesinin “kentsel dönüşüm” adı altında yapılanların işçi ve emekçilerin yaşamını tehdit ettiğini bir kez daha ortaya serdiğine vurgu yapıldı.
Son günlerde gündem olan Ankara Maltepe’deki Havagazı Fabrikası üzerinden asbest konusuna yer verilen raporda, ilk olarak asbestin özelliklerine değinilerek işçi sağlığına etkileri üzerinde duruldu. “Yüksek kanserojen özelliği nedeniyle bugün pek çok ülkede ve pek çok alanda kullanımı kısıtlanmış/yasaklanmış durumda” denilerek asbest kullanımının 2010 yılı itibariyle Türkiye’de yasaklandığı hatırlatıldı. Asbestli binalarda alınması gereken kimi önlemlerin altı çizilen raporda, “İşçiler için kişisel koruyucu önlemler, çalışma ortamı ve çevreye ait önlemler hayati öneme sahip” vurgusu yapıldı.
Mahkeme kararına rağmen bir gecede yıkım
Gündem olan havagazı fabrikasının tarihinin anlatıldığı raporda, fabrikanın ilk olarak 2006 yılında, mahkeme kararına rağmen bir gece yarısı operasyonu ile yıkılmaya başlandığı hatırlatılarak uzunca bir aradan sonra 25 Şubat günü Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin yıkıma devam ettiği belirtildi. Ardından yaşanan gelişmeler anlatıldı. Son olarak yıkıma ilişkin mahkemenin 1 Mart günü yapılan başvurunun ardından aynı gün “uygulanması halinde fiili durum itibariyle telafisi güç veya imkansız zararlar doğurabilecek nitelikte” gerekçesiyle yürütmeyi durdurma kararı aldığı dile getirilerek 30 gün içerisinde kesin kararın açıklanacağı ifade edildi.
Gerekli önlemlerin alınıp alınmadığı belirsiz
Konuya ilişkin Ankara Tabip Odası ve Mimarlar Odası Ankara Şubesi tarafından devletin yetkili kurumlarına gerekli şikayet ve başvuruların yapıldığı belirtilen raporda, çevrede yaşamı tehdit eden olayla ilgili gerekli önlemlerin alınıp alınmadığının belli olmadığına, verilen yanıtların da buna işaret ettiğine dikkat çekildi.
“Kentsel dönüşüm”ün yol açtığı sorunlar ortaya serildi
Maltepe’deki tablonun “kentsel dönüşüm” adı altında yürütülen talanın işçi ve halk sağlığı sorunlarını bir kez daha gözler önüne serdiği ifade edilerek şunlar söylendi: “6,5 milyon konutun yıkılmaya başlandığı 2004’ten günümüze sadece asbest değil taş yünü, fırın cüruf yünü, sentetik cam yünü, birçok ağır ve tehlikeli metalin tespitinin yıkımlardan önce ne kadar yapıldığı, bu tespitlere göre zorunlu çalışma ve korunma yöntemlerine ne kadar uyulduğu, sonuçlarının ne kadar izlendiği, atıkların ayrıştırılmasında geri kazanımında ve gerekli bertaraf süreçlerinin gereklerine ne kadar uyulduğuyla ilgili bir veri, belge, rapor var mıdır? Sorunun boyutuyla ilgili herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.”
“İşçi sağlığı mevzuatı uygulanmadı, halk sağlığı kuralları belirlenmedi”
Konuyla ilgili değerlendirmede, mevzuata uygun gözüken ve işe başlama tarihinin 28 Şubat olarak geçtiği bir raporun da bulunduğuna değinilerek buna karşın “muhtemelen mali nedenlerle uygulanmasından vazgeçilip son bir haftada gözlediğimiz güvensiz/sağlıksız yönteme dönüldüğü anlaşılmaktadır. Gereğine uyulmamakla birlikte işçi sağlığı açısından en azından ne yapılacağı, nasıl yapılacağı bellidir. Ancak bu işin halk sağlığını ilgilendiren boyutu ile ilgili olarak uyulacak kurallar hiç yoktur” denildi.