Diyarbakır’da 16 gazetecinin tutuklanması Yenişehir ilçesindeki Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) önünde protesto edildi. Eylemde sık sık “Özgür basın susturulamaz” sloganı atıldı.
İlk sözü alan MA Editörü Fahrettin Kılıç, “Bizler tutuklanan arkadaşlarımızın kalemlerini yerde bırakmayacağız” dedi.
Kılıç’ın ardında söz alan DFG Eşbaşkanı Dicle Müftüoğlu, Özgür Basın geleneğinin 90’lı yıllardan bu yana gerçekleri halka ulaştırmak için mücadele etiğini belirterek şunları ifade etti:
“Yeri geldi sokakta katledildiler, yeri geldi işyerleri bombalandı. Yeri geldi gazetecilerin kapısına kilit vuruldu. Evet, saldırıların ve baskıların rengi değişti ama özü değişmedi. Dün bizi sokak ortasında katletmeye çalışanlar bugün gözaltına alıp tutukluyor.”
Günümüzde gazetecilerin kopyala yapıştır yargı sistemi ile tutuklandığına dikkat çeken Müftüoğlu, tutuklanan gazetecilere atfedilen suçlamaların gazetecilik faaliyeti olduğunu söyledi. Müftüoğlu şunları ifade etti:
“Tutuklama gerekçesi ise tahammülsüzlüğün ve anti-demokratik yaklaşımın sonucu olduğu bir kez daha açığa çıktı. Daha bir-iki gün önce, İçişleri Bakanı ısmarlama operasyonların nasıl olması gerektiğini TV programlarında açıklıyordu. Özgür basına dönük bu operasyonun da kimlerin ısmarlama operasyonu olduğunu biliyoruz.”
“Boyun eğmedik”
Özgür basının hiçbir saldırıya boyun eğmediğini ifade eden Müftüoğlu, aksine saldırıların özgür basını daha da büyüttüğünü kaydederek, İktidar içine girdiği bataklıktan gazetecileri susturarak çıkmak istediğini belirtti.
Gazetecilerin tutuklandığı saatlerde Meclis’te “Medyaya sansür yasasının” Adalet Komisyonu’ndan geçtiğini hatırlatan Müftüoğlu şöyle devam etti:
“Her açıklamasında Abdülhamit’i kendine referans olarak gösteren Erdoğan, Abdülhamit'in istibdat düzenini kurmak için her yola başvuruyor. Her yere Erdoğan fotoları astırarak korku ve baskı iklimini oluşturma gayretindeler. Ülke tarihine 'Erdoğan Yasaları' olarak geçecek bu uygulamalar ülkeyi her yönden adım adım felakete doğru götürüyor. Fakat felaketi 'ülke büyüyor' diye kamuoyuna açıklıyorlar. Gerçekte ise kimlerin ne kadar büyüdüğünü gizlemek için özgür basına bu kadar yöneliyorlar.”
İktidarın sadece kendi haberlerini yapan basın ve yayın organlarına müsaade ettiğini ifade eden Müftüoğlu, konuşmasını şöyle sonlandırdı:
“Halk sadece onların söylediklerini dinlesin. Ama biz de diyoruz ki gerçeğin ifadeye kavuşması için ne bedel gerekiyorsa vereceğiz ve yalanlarınızla baş edeceğiz. Her koşulda bu yalan düzenine, özgürlükleri kafeslemeye çalışan çürümüş zihniyete karşı hakikat mücadelemizi sürdüreceğiz.”
Konuşmanın ardından oturma eylemi yapıldı. Oturma eyleminde tutuklanan 16 gazetecinin isimleri okunarak, hep bir arada “Burada” denildi.