“Önlemlerin yeterli ve eşit şekilde alındığını düşünmüyorum”

Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi’nde öğrenim gören, aynı zamanda Cevizlibağ Atatürk Kız Öğrenci Yurdu’nda kalan bir üniversite öğrencisiyle koronavirüs salgını ve eğitim alanında yaşanan sorunlar üzerine konuştuk.

  • Haber
  • |
  • Gençlik
  • |
  • 30 Mart 2020
  • 16:49

-Merhaba, Türkiye'nin bir çok ilinde KYK yurtları karantina alanları olarak belirlendi. Bu durum yüzlerce öğrencinin de mağduriyeti anlamına geldi. KYK Cevizlibağ Atatürk Kız Öğrenci Yurdu da dün sağlık personellerinin kalacağı karantina yurtlarından biri olarak ilan edildi. Yurt ile ilgili yaşadığınız sorunları anlatabilir misiniz?

Merhaba, ben İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi’nde okuyorum. Aynı zamanda Cevizlibağ Atatürk Kız Öğrenci Yurdu’nda kalıyorum. Koronavirüsden kaynaklı günler önce memleketime dönmüştüm. Yurdun karantina yurdu olduğunun haberini ise dün akşam saatlerinde whatsapp üzerinden yurt arkadaşlarımdan aldım. En büyük endişem dolabıma kilitlediğim eşyalarımın ne olacağı idi. Eşyalarıma ne zaman ulaşabileceğim konusunda bir fikrimin olmaması da bir diğer sorun. Elime ulaşan bilgiler neticesinde yurt yönetimi 30.06.2020 tarihine kadar izin almam gerektiğini söyledi. Onu takiben yurt ücretimin ise 3 haftalık bir kısmının geri yatacağı belirtildi. Kalan Nisan, Mayıs ve Haziran ayları için bir duyuru ve bilgilendirme mevcut değil. Ayrıca yurtta bulunabilecek vakalara yönelik her birimiz endişeliyiz. Çünkü gerekli dezenfektanların yapılabileceği konusunda endişelerimiz var.

-Eğitim Fakültesi öğrencisisiniz. Üniversite yönetiminin koronavirüsden kaynaklı aksayan derslere dair bir açıklaması var mı?

Üniversite yönetimi tarafından yapılan duyuruların sürekli ihtimaller üzerine dayalı olması bizlerde kaygı uyandırıyor. Sıkıştırılmış bir program olabileceğinden bahsediyorlar fakat bu sürecin sonunda; nitelikli eğitim, kurgusal işleyiş ve gelecek kaygısı gütmekteyiz. Örneğin bizler son sınıf öğrencileri olarak MEB'e bağlı kurumlarda stajyer öğretmenlik yapıyorduk. Ancak içerisinden geçtiğimiz dönemden kaynaklı stajımız doğal olarak durdurulmuş oldu. Staja dair ise yazın telafi edilebileceği söyleniyor. Ancak yazın MEB'e bağlı kurumların açık olup olmayacağı bile şu an muallak.

-Bu süreçte sizleri de ilgilendiren birçok sınav ertelendi. Sınavların ertelenmesi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Merkezi sınavlarımızın tamamı ertelenmiş durumda. Bu durum bizlerde bazı kafa karışıklığına yol açtı. Örneğin ALES ve YDS sınavlarının ileri tarihe atılmasıyla yüksek lisans başvuruları da aynı paralellikte olacak mı? Ya da bir yılımız çöp mü olacak? Her şey belirsiz şu anda.

-Bir üniversite öğrencisi olarak değerlendirecek olursanız, salgına dair sizce alınması gereken tüm önlemler ve insanlara sağlanması gerekilen tüm koşullar sağlanıyor mu? Son olarak ifade etmek istediğiniz bir şey var mı? 

Ulusal kanallardan takip ettiğim kadarıyla bir kıyaslama yapacak olursam bizlere gerekli imkânlar kesinlikle sağlanmıyor. Birçok mağduriyet de yaşanıyor. Örneğin sürekli olarak bizlere “Evde kalın” diyorlar. Ama şu an çalışmak zorunda olduğu için evinde kalamayan belki de milyonlarca insan var. Ki o insanlardan birisi de benim babam. Evimizde yaşlı insanlar da var, küçük kardeşlerim de var. Babamın bu salgına yakalanması demek aslında koca bir ailenin tehlike altında kalması demek oluyor. Ayrıca temel ihtiyaçların karşılanması konusu da karantinada kalmak zorunda olan insanların yarası haline gelmiş vaziyette. Mesela faturalar için 3 ay sonrasına erteleyebiliriz diyorlar. Ama ertelemek insanları daha da mağdur edecek bir durum. O borçlar biriktikçe üstesinden gelmekte zorlaşıyor.

Biz 6 kişilik bir aileyiz. Benim babam diyelim ki “Evde kalın” çağrısına uydu ve işe gitmedi. Çalışmadığı zaman bu evin faturasını nasıl ödeyelim, gıda masraflarına nasıl yetişelim? Ki bir çok insan zaten bu zor zamanda işlerinden çıkartılmış ya da ücretsiz izne çıkmak zorunda bırakılmış durumda.

Kısacası sorunlar saymakla bitmeyecek vaziyette. Kesinlikle önlemlerin yeterli ve eşit şekilde alındığını da uygulandığını da düşünmüyorum.

Kızıl Bayrak / İstanbul