Eğitim Sen, 2 bin 239 eğitim emekçisinin katıldığı ‘Pandemi Koşullarında Eğitim’ araştırmasının sonuçlarını yayınladı.
Araştırmanın sonuçlarına göre katılımcıların yüzde 96,4’ü Kovid-19 salgını sürerken eğitim öğretimin başlatılması halinde, kendi sağlığının ve ailesinin sağlığının tehdit altında olacağını düşünüyor.
Eğitimcilerin yüzde 48,1’i okullar pandemi tehdidi ortadan kalkana kadar açılmamalı derken yüzde 29,9’u gerekli önlemler alınarak açılmalı, yüzde 22’si ise okullar açılmamalı ve uzaktan eğitim yapılmalıdır dedi.
Ankete katılan eğitim emekçilerinin verdiği cevaplar şöyle:
- “Ankete katılanların yüzde 93’e yakını okulların açılması halinde halihazırdaki sınıf mevcutlarıyla, öğrenciler arasında gerekli fiziki mesafenin sağlanmasının mümkün olmadığını ifade etti.
- Ankete katılanların yüzde 85’i öğrencilerin okula servis ile geldiğini ifade etti bu durum okul servislerinin fiziki mesafenin korunması açısından ciddi bir risk oluşturduğunu gösteriyor
- Ankete katılanların yüzde 43’ü çalıştığı okulda sınıf mevcudunun 20-30 arası, yüzde 36,4’ü ise 30-40 arası olduğunu ifade etti. Eğitim sisteminin en önemli sorunlarından birisi olan ‘kalabalık sınıflar’ sorunu pandemi koşullarında fiziki mesafeye uyarak eğitim- öğretim yapılmasının ne kadar zor olduğunu açıkça göstermektedir.
- Ankete katılanların yüzde 70’i maske kullanarak ders anlatımı olması halinde ders sürelerinin ‘20 dakika’ ile sınırlandırılması gerektiğini belirtti. Ders süresinin ’30 dakika’ olması gerektiğini düşünenlerin oranı yüzde 28,5.
- Ankete katılanların yüzde 90,8’i, Sağlık Bakanlığı’nın okullar için belirlediği ilkelere göre, çalıştıkları okulun yeterli alana sahip olmadığını söyledi. Yeterli fiziki alana sahip olduklarını söyleyenlerin oranı ise yüzde 9
- Katılımcıların yüzde 61,7’si okulunun ikili eğitim için uygun koşullara sahip olduğunu belirtirken, yüzde 38,3’ü okulunun ikili eğitime uygun olmadığını ifade etti.
- Okulunda üçlü eğitim yapılabilmesinin koşullarının olmadığını söyleyenlerin oranı yüzde 80,4 gibi yüksek bir oranda çıktı.
- Ankete katılanların yüzde 87’si çalıştığı okulda öğrenci tuvaletlerinin, sayı ve büyüklük açısından fiziki mesafeyi korumak için yeteli olmadığını ifade etti.
- Ankete katılanların yüzde 88’i çalıştığı okullarda bulunan diğer ortak kullanım alanlarında öğrenciler arasında fiziki mesafenin korunacağı yeterli alanın olmadığını belirtti.
- Ankete katılan eğitimcilerin yüzde 82,7’si öğretmenler odasında fiziki mesafenin korunacağı yeterli alanın olmadığını belirtti.
- Ankete katılan eğitim emekçilerinin yüzde 71’i kullandıkları tuvaletlerin sayısının ve büyüklüğünün fiziki mesafeyi korumak için yeterli olmadığını söyledi.
- Katılımcıların yüzde 96,4 gibi çok büyük bir bölümü, pandemi sürerken eğitim öğretimin başlatılması halinde, kendisi ve ailesinin sağlığının tehdit altında olacağını düşünüyor.
- Ankete katılanların yüzde 92,9’u okullardaki sosyal etkinliklerin fiziki mesafe kurallarına ve sağlık koşullarına uygun olarak yapılmasının mümkün olmadığını belirtti.
- Okullarda düzenli olarak dezenfekte ve temizlik yapılabilmesi için yeterli bütçe olup olmadığına ilişkin soruya, katılımcıların yüzde 84,4’ü okul bütçesinin yetersiz olduğu yanıtını verdi.
- Ankete katılanların yaklaşık yüzde 93’ü, okullarında eğitim öğretimin sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi için ek personele (öğretmen, yardımcı hizmetli vd.) ihtiyaç olduğunu düşünüyor.
- Ankete katılan eğitimcilerin tamamına yakını (yüzde 99,3) pandemi döneminde eğitime ayrılan bütçenin arttırılması gerektiğini ifade etti.
- Ankete katılanların yüzde 93,8’i uzaktan eğitimin nitelikli bir şekilde yapılmadığını ifade etti. Uzaktan eğitimin nitelikli olduğunu belirtenlerin oranı sadece yüzde 6,2.
Eğitim emekçilerinin yüzde 96,4’ü koronavirüs salgını sürerken eğitim öğretimin başlatılması halinde, kendi sağlığının ve ailesinin sağlığının tehdit altında olacağını düşünmesi olduğu vurgulandı.
Araştırmaya dair şunlar ifade edildi:
“Ankete katılan eğitimcilerin tamamına yakını pandemi döneminde eğitime ayrılan bütçenin ve okulların ihtiyacı olan ödeneklerin arttırılması gerektiğini ifade etmiştir. Eğitimde yaşanan personel (öğretmen, yardımcı hizmetli vd.) yetersizliği vurgusunun yapılmış olması önemlidir.
Pandemi tehdidinin giderek büyüdüğü koşullarda MEB, eğitim iş kolunda örgütlü sendikalarla acilen bir araya gelmeli ve süreci Sağlık Bakanlığı, sendikalar ve Türk Tabipleri Birliği (TTB) gibi meslek örgütleri ile koordineli bir şekilde hareket ederek yönetmelidir. Eğitim Sen olarak, MEB’i eğitim ve pandemi ile ilgili her türlü bilgi paylaşımı ve karar alma süreçlerinde daima şeffaflık ve açıklık ilkesine uygun hareket etmeye davet ediyor, salgın tehdidinin daha da arttığı koşullarda okulların açılması gibi tehlikeli adımlar atmaktan uzak durmaya çağırıyoruz.”