DLB: Eğitim sistemi baraj altında!

Sınav sonuçlarından yansıyan bu tabloda sorgulanacak olan öğrenciler değil, eğitim sistemi ve kapitalizmin kendisidir. Pandemi koşullarında toplum sağlığı hiçe sayılarak yapılan sınavın sonuçlarının sorumlusu AKP iktidarıdır.

  • Haber
  • |
  • Gençlik
  • |
  • 29 Temmuz 2020
  • 17:09

Pandemi sürecine rağmen 27-28 Haziran tarihlerinde gerçekleştirilen YKS’nin (Yükseköğretim Kurumları Sınavı) sonuçları, ÖSYM tarafından açıklandı.

Pandemi koşullarında 2 milyon 296 bin kişinin girdiği YKS’nin sonuç raporu eğitim sisteminin çöküşünün göstergesi oldu. Sınava giren 550 bin kişi barajı geçemedi. ÖSYM’nin açıkladığı rapora göre sınava giren kişiler arasında 48 bin 228 kişi sıfır çekti. Sınavı oluşturan testlerin her birinde ortalama net doğru yanıt sayıları da ancak birkaç soruyla sınırlı kaldı. En fazla net doğru yanıt temel yeterlilik testinde (TYT) Türkçe bölümünde verildi ki bu da 40 soruda ancak 14,2 oldu.

Eğitim sistemi her açıdan çökmüştür!

Bu veriler baz alındığında eğitim sisteminin mevcut vahim tablosu tüm açıklığı ile ortadadır. Eğitim eşit verilmediği, bilimsel ve nitelikli olmadığı için ortaya çıkan tablo tamamıyla sistemin karnesini yansıtmaktadır.

Sistem, eşitsiz koşullarda sınırlı verilen eğitimi sınav ile tartmaya çalışmaktadır. Bu durum ise yüz binlerce öğrencinin elenmesi anlamına gelmektedir.

Sınav sonuçlarından yansıyan bu tabloda sorgulanacak olan öğrenciler değil, eğitim sistemi ve kapitalizmin kendisidir. Pandemi koşullarında toplum sağlığı hiçe sayılarak yapılan sınavın sonuçlarının sorumlusu AKP iktidarıdır. 18 yıl boyunca eğitim alanında yaşananlardan da sorumlu olduğu gibi…

Eğitim sistemi gericilik ile kuşatılmış, hâlâ da ticarileştirilmeye devam edilmektedir. Ezberci eğitim ve eleme yöntemi ile sınav uygulanması zaten yapısal sorunlardır. Sınav sisteminin sürekli değiştirilmesi ile yapboz haline dönüştürülen eğitimin karnesini sınav sonuçları göstermektedir.

Meslek liseleri ve imam hatip liselerinin aldığı eğitimle özel liseler ve diğer okul türlerinde verilen eğitim eşit olmamasına rağmen bu öğrenciler aynı sınava tabi tutulması halihazırda bir sorun alanıdır. Eğitim yılının ikinci döneminde pandemi nedeniyle okullar kapatıldı ve meslek liselerinin mesleki derslerinin yer almadığı EBA TV gibi ara çözüm(süz) yollarla dönem devam etti. Bu süreçte fırsat eşitsizliğinin daha da derinleşmesine ve salgın hastalık riskine rağmen sınavlar yapıldı. YKS’nin tarihi önce ertelendi sonra da turizm sektörünün ihtiyaçları gözetilerek tekrardan sınav tarihi öne çekildi. Bu yaşananlara öğrencilerin tepkisi “oy moy yok” şeklinde sosyal medyaya yansıdı. Bu sürecin sonunda yapılan YKS de eğitim sisteminin ne denli çürümüş olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Gelecek ellerimizde!

Eleme sınavları ile gelecek inşa etme hayalleri satan kapitalizm, üniversite diplomasıyla da gençliği işsiz bırakmaktadır. Milyonlarca gencin geleceği ve aynı şekilde sağlığı hiçe sayılabilirken, mesele sandık hesaplarına gelince düzen partileri ‘Z Kuşağı’ tartışmalarına girerek gençliği kendi yedeklerine alma yarışına giriyorlar.

Bütün bu süreçte seçimler ve sandık vurgularıyla sınırlı kalan ve sosyal medyaya sıkışan tepkiler eğitim sisteminin köklü sorunlara çözüm üretmekten uzak olsa da, gençliğin özgürlük ve gelecek arayışında olduğu ortadadır.

Bizlerin ihtiyacı eşit, parasız, bilimsel ve anadilde eğitim hakkıdır. Kapitalistlerden ve onların temsilcilerinden nitelikli eğitim ve sağlık hakkı beklenemez.

Gelecek bizim ellerimizdedir. Mücadeleyi yükseltelim, Devrimci Liseliler Birliği saflarında örgütlenelim!

Devrimci Liseliler Birliği