Geçen haftaki çatışmalardan sonra tutuklama terörü ve sermaye devletinin tehditleri artmıştı. Sarı Yelekliler hareketinin 9. haftası kapsamında dün yapılan eylemler devletin bu baskısına karşı bir yanıt niteliğindeydi. Özellikle geçen hafta tutuklanan boksör Cristophe için eylemlerdeki sahiplenme dikkat çekiciydi. “Cristophe libere/ Cristophe'a özgürlük!” sloganları eylemde birbirinden bağımsız kitleler tarafından sıklıkla atıldı.
Polisin kuşatması iradeyi kıramadı
Paris eylemi için yine birçok bölünme olmasına karşın iki ana toplanma vardı. Sabah saatlerinde Bercy'de ve Hotel de Ville önünde toplananlar oldu. 20. bölgedeki Sarı Yelekliler mahalleden Republic’e yürüyüşle sokakları eylem alanına çevirdi. Camlardan tencere tava vurarak destek verenleri de sokağa çağıran eylemciler ardından ana kollara katıldı. Türkiyeli gençlerin kurduğu Nogozon Derneği de bu koldan eyleme katıldı. Derneğin de olduğu mahalleden başlayarak Fransız işçi ve emekçiler eyleme çağrıldı. Bastille merkezli kol Strassbourg-Saint Denis hattından geçerek Opera üzerinden Champs-Elysses’ye ulaştı. Yol boyunca katılımı artan ve on binlere ulaşan kitle Arc de Triomphe göbeğinde polis tarafından çembere alındı. Polis bir süre sonra tüm giriş ve çıkışları kapatarak kitleyi kuşattı.
Polisin baştan beri yolu açıp Arc de Triomphe bölgesinde kitleyi sıkıştırmak istediği görüldüğünde polis barikatlarının kaldırılması için Sarı Yelekliler yüklenmeye başladı. Polis yüklenen eylemcilere gaz ve ses bombası atarak alanda tutmaya çalıştı. Polisin saldırgan tavrına karşı çatışma sürerken polis bazı caddeler üzerinden kontrollü olarak kitle çıkışına izin verdi. Polisin açık saldırganlığı, bir kişinin olduğu alana bile TOMA'lardan tazyikli su sıkılmasıyla, yaralıları taşıyanlara gaz bombası atılmasıyla açıkça görülüyordu. Eylemciler saldırıya direnmeye çalışsa da hem tüm yönlerden kuşatılmış oldukları için hem de geniş meydanda savunmaya yarayacak malzeme olmadığı için saldırı daha çok bir işkenceye döndü.
Kitle tüm polis şiddetine rağmen pes etmeyerek neredeyse tüm barikatları sırasıyla aşmaya çalıştı. Daha dar olan sokaklardaki polis barikatlarına yan caddelerden de gaz atarak saldıran polis, çift başlı TOMA’larla da kitleyi hedef aldı. Polisin saldırısı ve kuşatmayla yaratmak istediği psikoloji eylemcilerin iradesine çarpınca dağıldı. Polis terörü korku değil öfkeyi besledi. Gün sonunda 200’ü aşkın geçici, bir o kadar da uzun süreli gözaltı oldu. “Kırıcılar” diyerek etrafa zarar verme iddiasını atan polisin aslında eylemcilere karşı saldırganlığı da böylece bir kez daha görüldü. Eylemin genel havasından yansıyanlar katılımın artmasıyla morallerin de yüksek olduğunu yansıtıyordu.
GDDK eyleme renk katıyor
Grev ve Direnişlerle Dayanışma Komitesi de eylemlere daha organize katılmak için çalışmalarını sürdürüyor. Hafta içi harekete yönelik Türkiyeli göçmen işçiler olarak çağrı açıklamasını yayınlayan komite bugünkü eyleme “Occupation, Grev, Resistance! /İşgal, grev, direniş!” sloganlı pankart ve çeşitli şiarlardan oluşan dövizlerle katıldı. Pankart oldukça ilgi çekerken komite hakkında da bilgi almak isteyen Sarı Yelekliler ile sohbet edildi. Kitle içerisinde sloganlar attırılarak eylemin politik havası etkilenmeye çalışıldı. GDDK, hareket içindeki sağcı eğilimlere karşı hem göçmen katılımının hem de işçi sınıfının parçası olarak da rengini katmış oldu.
Tüm Fransa’da aynı hava
Dünkü eylemlere katılım sadece Paris'te değil ülkenin bir dizi kentinde de arttı. Burges gibi hareketin ilk ortaya çıktığı kentlerde de polisle çatışmalar yaşandı. Bordeaux da güçlü eylemlerin sürdüğü bir merkez olmaya devam etti. Rouen ve Toulouse’ta da eylem devam etti. Tüm Fransa kentlerinden yansıyan haberlerde aynı havanın hakim olduğu görülüyor. Herhangi bir kentin eylemlerden kopmadığı, ilk günkü kararlılığın devam ettiği dikkat çeken eylemlerin sürekliliği hareketin enerjisini de yükseltiyor.
Yoğun saldırganlığa karşın eylemcilerin sayısının artması, tutuklama terörüne karşı dayanışma ve sahiplenme pratiklerinin ortaya çıkması devletin hamlelerinin çaresiz kaldığını gösteriyor. Buna karşın hareket, ilk haftalardaki kitleselliğini yakalayamasa da dünkü eylemlerde artan katılım, Sarı Yelekliler'i zayıf göstermeye çalışan burjuva basını bile bu tabloyu ifade etmek zorunda bıraktı.
Kızıl Bayrak / Paris