Çin’i ziyaret eden Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Pekin’de Devlet Başkanı Şi Jinping ile bir araya geldi. İki gün süren ziyarette Ukrayna savaşı, Asya-Pasifik’teki durum, enerji ve ticaret konularının ele alınacağı belirtildi.
Gecen ay üst düzey diplomatlarını Çin’e yollayan Washington'u açıkça küçümseyen Şi, Pekin ve Moskova'nın Batı'nın baskısına direneceği, Moskova ile ilişkilerin geliştirilmeye devam edeceği ve birçok alanda yeni anlaşmalar yapıldığı sinyalini verdi. Özellikle ABD'nin giderek saldırganlaşan tutumunu kınayarak Rusya ile halihazırda yakın olan savunma ve askeri bağları derinleştirme sözü verdi. Çin ile Rusya arasındaki ilişkilerin zor kazanılmış bir başarı olduğunu belirten Şi, her iki tarafın da bu ilişkilere değer verip beslemesi gerektiğini vurguladı. Yapılan ortak açıklamalarda ayrıca ABD'nin stratejik nükleer dengeyi ihlal etme çabalarına dikkat çeken taraflar, Rusya ve Çin'i tehdit eden ABD'nin küresel füze savunmaları ile yüksek hassasiyetli nükleer olmayan silahlara yönelik planları hakkındaki endişelerini dile getirdi.
Yeni dönem cumhurbaşkanı olarak ilk yurt dışı gezisini yapan Putin, Moskova ve Pekin'in dünya siyasetindeki iş birliğini uluslararası sahnede en önemli istikrar sağlayıcı faktörlerden biri olarak nitelendirdi. İki ülke arasındaki stratejik bağların derinleştirilmesi ve özellikle ortak savunma iş birliğinin bölgesel ve küresel güvenlik açısından çok önemli olduğunu belirtti.
Putin'in ziyaretinin ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'in Çin'in Rus ordusuna verdiği destekle ilgili endişelerini dile getirmek için Pekin’e uçmasından kısa süre sonra ve Washington'un Rusya'nın savunma sektörüne tedarik sağlayan Çinli şirketlere yaptırım uygulamaya devam edeceğini açıklamasından bir gün sonra Putin’in Çin’i ziyaret etmesi dikkat çekicidir. Seçimleri kazanan Putin, 2030'a kadar iktidarda kalmayı garantilerken, bu yeni dönemin ilk yurtdışı gezisi için Çin'i seçmesi tesadüf değil. Bu gezi ile dünyaya öncelikleri ve Çin-Rusya bağlarının gücü hakkında etkili bir mesaj verdi.
Yansıyan haberlere göre Putin-Şi görüşmesinin merkezinde Ukrayna krizi yer aldı. Çin Devlet Başkanı yaptığı açıklamalarda her iki tarafın da Ukrayna krizine siyasi çözümün "doğru tercih" olacağı konusunda hemfikir olduğunu belirtti. Her iki ülkenin de Ukrayna’da çatışmaların sürmesine ve bunun kontrol edilemez bir aşamaya dönüşme ihtimaline karşı oldukları belirtildi.
Kendileri tarafından kışkırtılan Ukrayna savaşını bahane eden ABD ile müttefikleri, Rusya’ya karşı çok yönlü ekonomik yaptırımlar uyguluyor. Bundan bazen Çin şirketleri de etkileniyor. Ancak bu girişimlerin sonuç verdiği söylenemez. Zira Batı’dan gelen tehditkâr uyarılara rağmen Çin, son yıllarda Rusya ile ticari ve askeri bağlarını güçlendiren adımlar atmaya devam ediyor.
