BİR-KAR İşçi Komisyonu, 25. gününe giren Pressan direnişinin sesini, Almanya’nın Würzburg kentinde bulunan Brose fabrikasının önüne taşıdı.

“Pressan işçilerin sendika seçme hakkına saygı göster. Atılan işçiler derhal geri alınsın. Brose suça ortak olma!” yazılı bir ozalit ile çeşitli sosyal taleplerin yazılı olduğu önlükler eşliğinde işçilerin vardiya değişimi esnasında bildiri dağıtımı yapıldı. Dağıtım başlar başlamaz, işçilere seslenme gibi faaliyetlere alışık olmadığı anlaşılan Brose güvenliği dağıtıma müdahale ederek engellemeye çalıştı. Fabrika sınırları içinde bildiri dağıtamayacağımızı söylediler. Panik havası yaratmaya çalışan güvenlikçilere, işçileri herhangi bir konuda bilgilendirmenin son derece meşru, haklı ve yasal bir hak olduğu, her yerde olduğu gibi burada da engellenemeyeceği ifade edildi.

Yürütülen tartışmaların ardından fabrikanın giriş kapısının biraz daha gerisinden, işçilerin girip çıktıkları iki noktada bildiri dağıtımına devam edildi. BİR-KAR İşçi Komisyonu imzalı, “Türkiye’de direnen işçilerle dayanışmayı yükseltelim!” başlıklı bildiri ile TOMİS’in Almancaya çevrilen “İşçi sınıfı sadece mücadele ve dayanışmayla kazanabilir!” başlıklı bildirisi, propaganda konuşmaları eşliğinde dağıtıldı.

İşçilere hitaben yapılan konuşmalarda, Pressan işçilerinin 24 gündür neden direndikleri, orada yaşanan baskılar ve işçilerin talepleri anlatılarak; dünya çapında bir firma olan Brose’nin ise Türkiye’deki ucuz işgücünden faydalanarak devasa karlar elde ettiği ve dolayısıyla orada yaşanan her şeyde sorumluluğu olduğu belirtildi. Brose’nin Pressan’da yaşanan haksızlık, hukuksuzluk ve sendika düşmanlığı gibi suçlara daha fazla ortak olmaması için, buradaki Brose işçilerinin Türkiye’deki sınıf kardeşleriyle dayanışmasının çok önemli olduğu vurgulandı.

Vardiya değişimi gerçekleşene kadar, yaklaşık bir saat süren bildiri dağıtımı ve ajitasyon konuşmaları işçiler tarafından ilgiyle karşılandı. Dağıtımın en önemli anlarından biri, Brosse İşyeri İsçi Temsilciliği’nden (Betriebsrat) bir temsilcinin fabrika önündeki faaliyeti haber alıp gelmesi oldu. Temsilciye kısa bir açıklama yapılarak, bildiriler iletildi. Daha sonra dışarı çıkan bir başka isçi temsilcisi, Pressan’daki olaydan haberdar olduklarını, toplantı halinde oldukları için, verilen bilgiler doğrultusunda Pressan'daki gelişmeleri toplantıda konuştuklarını söyledi.

İki ayrı açıklama azımsanmayacak sayıda işçiye ulaştırılırken, yer yer daha ayrıntılı bilgi isteyen kimi işçilerle Türkiye’deki durum üzerine sohbet edildi. Özellikle burada çalışan Türkiyeli işçilere sosyal medya veya mail aracılığıyla Pressan işçileriyle dayanışmalarını gösterebilecekleri söylendi. İşçiler Würzburg dışından gelip, Türkiye’deki bir işçi direnişiyle ilgili bildiri dağıtımını hem şaşkınlık hem takdirle karşıladılar. Kimi işçilere iletişim bilgileri sağlandı.

Brose’de bildiri dağıtımı ve işçilere seslenme faaliyeti engellemelerden dolayı istenilen tarzda yapılamasa bile, asgari düzeyde hedefine ulaşan başarılı bir çalışma oldu. Faaliyetin, aynı gün Brose temsilcilerinin Türkiye’de Pressan’ı ziyaretiyle çakışması ayrıca anlamlı olmuştur.

***

Bu arada işçilerden Brose’deki çalışma koşullarıyla ilgili bilgiler de alındı. Brose, en tanınmış otomobil tekelleri de içinde olmak üzere, onlarca firmaya yedek parçalar üreten, alanında dünyanın dördüncü büyük aile firmasıdır. Her iki otomobilden birinde Brose ürünleri yer alıyor. Firmanın dünyanın 24 ülkesinde, yaklaşık 70 işletmesi ve 25 bin çalışanı bulunuyor. Son verilere göre yıllık cirosu 6 milyar Euro’nun üzerindedir. Würzburg’daki işletmede Rusya, Romanya, Türkiye ve başka ülkelerden bin 900 civarında işçi çalışıyor.

Firma, Brose’de çalışmayı “ayrıcalıkmış” gibi sunsa da gerçek hiç öyle değil. Yapılan işe göre değişiklik gösterse bile işçiler, ücretlerin genel olarak yükselen enflasyon ve hayat pahalılığı karşısında pek de tatmin edici olmadığını belirttiler. ‘Az işçi ile çok iş yapma’ politikası burada da hakim. 15’er dakikadan iki mola hakkı olan işçiler, küçük gecikmelerde bile şeflerin uyarısına maruz kalıyorlar. Özellikle pandemiden bu yana işçiler üzerindeki iş yükü, baskı, stres ve mobbing gittikçe artıyor. Yani nerede olursa olsun kapitalistlerin işçilere yaklaşımı benziyor. Bundan dolayı işçilerin yaşadıkları sorunlar da üç aşağı beş yukarı kesişiyor.

Gittikçe küçülen dünyada sorunların benzerliği, işçi sınıfının uluslararası mücadele ve dayanışmasının zeminini güçlendirdiği gibi, önemi ile anlamını da arttırıyor. Pressan işçilerinin onurlu direnişiyle maddi, manevi ve politik dayanışma içerisinde olmaya devam edeceğiz.

BİR-KAR İşçi Komisyonu / Almanya