Koronavirüs pandemisi kapitalist krizi derinleştirirken, ortaya çıkan faturanın en ağır kısmını dünyanın her yerinde yoksullar ödemeye devam ediyor.
Pandemiden en olumsuz etkilenen toplumsal kesimlerden birini, toplumun en savunmasız kesimi olan çocuklar oluşturuyor. UNICEF ve Save the Children adlı yardım örgütlerinin son raporuna göre, pandemi nedeniyle dünyada 150 milyon çocuk daha yoksullaştı. Bu artışla birlikte, resmi istatistiklere göre yoksulluk içinde yaşayan çocuk sayısı 1 milyar 200 milyona ulaştı.
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNİCEF), Perşembe günü New York’ta açıkladığı raporunu, 70’ten fazla ülkede çocukların eğitim, sağlık hizmetleri, gıda ve temiz suya erişimi ile hijyen durumu gibi verilere dayandırdı. UNICEF genel direktörü Henrietta Fore , “Covid-19 ve salgının yayılmasının önlenmesi için getirilen kısıtlamalar milyonlarca çocuğun yoksullaşmasına yol açtı” dedi. Fore, krizin henüz başında olunduğunu belirterek, bu sayının önümüzdeki aylarda artama tehlikesine işaret etti.
İşleyişi gereği ülkeler, bölgeler ve toplumsal sınıflar arasındaki sosyal eşitsizliği gün geçtikçe büyüten kapitalist sistemde, UNICEF gibi yardım kuruluşlarının çabaları hiçbir sonuç vermiyor. Onların yardımları, raporları ve uyarıları bir iyi niyet gösterisinin ötesine geçemiyor maalesef. Nitekim hazırlanan her yani rapor, yoksul çocukların sayısının arttığını saptamaktan öte bir etki yaratamıyor.
Bu sistemde, “çocuklar toplumun geleceğidir” türünden lafların hiçbir ciddiyeti ve samimiyeti yoktur. Diğer zenginlikler bir yana, her yıl savaşa ve silahlanmaya trilyonlarca dolar harcayanlar, çocuklara içecek temiz su, yeterli gıda ve sağlık hizmeti “veremiyorlar.” Bu insanlık dışı durum ancak ve ancak kapitalizmle açıklanabilir. Bu sistemin en temel özelliği olan servet-sefalet kutuplaşması var oldukça, her geçen gün milyonlarca çocuk sefaletin, yokluğun ve yoksulluğun kucağına itilmeye ve yeni nesillerin geleceği daha da karartılmaya devam edecektir.