Amerikan emperyalizminin baskı ve yıldırma politikalarına karşı Kübalılar devrimi savunmakta ısrarlı olduklarını bir kez daha haykırdılar. ABD’nin ambargoyla yıpratmaya çalıştığı devrim ülkesi, karşı devrimci provokasyon çabalarının ardından ve Joe Biden yönetiminin komünist ideolojiyi ve Havana hükümetini hedef alan kara propagandasıyla karşı karşıya kalmıştı. Dün devrimi savunmak için sokaklara çıkan kitleler bu küstahlığa yanıt verdiler. Daha önce bazı protestoların yaşandığı deniz kıyısındaki Malecon bulvarında kitlesel bir miting düzenlendi. Mitinge katılan 100 bini aşkın Kübalı, devrimi savunacaklarını haykırdı ve ambargonun kaldırılmasını talep ettiler.
Küba devlet Başkanı Miguel Díaz-Canel ile Küba devriminin öncülerinden eski Cumhurbaşkanı Raul Castro’nun birlikte katıldıkları mitingde Küba bayrakları ve Küba devriminin zaferine önderlik eden 26 Temmuz Hareketi bayrakları taşındı.
Miguel Díaz-Canel, “Yaşasın özgür Küba” sözleri ile başladığı coşkulu konuşmasında ABD emperyalizminin Küba’ya uyguladığı ambargo ve devrimi boğma çabalarına değindi. ABD emperyalizminin abluka, saldırganlık ve terör politikalarını teşhir eden Díaz-Canel, sosyal medya üzerinden yürütülen kampanyalara da cevap verdi:
“Nefret, sevme zamanımızı çalıyor. Bunu geçtiğimiz haftalarda sosyal medyada yaşadık. Bu ağların sahipleri, bu algoritmaların diktatörleri, en ufak bir etik kaygı duymadan platformlarını nefrete açtılar” diyen Díaz-Canel, “Düşman, vatandaşların kutsal birliğini ve huzurunu bozmak için geri döndü” dedi.
Küba halkının geleneksel olarak kullandıkları ve geçtiğimiz hafta hükümet karşıtı protestolarda “Vatan ve hayat” olarak değiştirilen “Ya vatan Ya ölüm!” sloganları tekrar meydanları inletti.
ABD’nin ekonomik yaptırımlarına, koronavirüs pandemisinin etkisine ve Kübalı Amerikalı grupların Küba karşıtı sosyal medya kampanyasına işaret eden Díaz-Canel, ekonomik sıkıntıların ve özellikle ilaç temini noktasında yaşanan sorunların çözülmesi için adım atılacağını da belirtti.
Yaşadığı tüm sorunlara, zorluklara ve pandemi koşullarına rağmen 100 bini aşkın kişinin mitinge katılması, Küba’nın halkı ve yönetimi ile ABD emperyalizminin küstahlığına karşı direneceğini bir kez daha dünyaya göstermiştir.