“Sadece bir gezegenimiz var!” diyen 1,4 milyona yakın lise ve üniversite öğrencisi, 15 Mart Cuma günü tüm dünyada “Fridays For Future” hareketinin çağrısına uyup okula gitmeyerek “grev” yaptı. Gençler geleceklerini tehlikeye atan iklim değişikliğine karşı sokaklara çıkarak protesto gösterileri düzenlediler.
FridaysForFuture.org’daki son güncellemeye göre dünyanın 125 ülkesinde 2.083 farklı eylem gerçekleşti.
Öğrenciler, iklim değişikliklerine karşı radikal bir yön değişikliğine ihtiyaç olduğuna dikkat çekerek, hükümetlerin bu konuda acil tedbir almaları gerektiğine vurgu yaptılar.
Dünya geneline yayılan öğrencilerin iklim grevi, 15 yaşındaki İsveçli öğrenci Greta Thunberg’in geçen yıl Ağustos ayında İsveç Parlamentosu önünde her Cuma günü tek başına yaptığı protestoyla başlamıştı. Sonrasında öğrenciler Avrupa ülkelerinden Almanya, Avustralya, Hollanda gibi ülkelerde cuma günü, Belçika’da da perşembe günü derslere girmeyerek sokaklara çıktılar, gösteriler düzenlediler. İngiltere’den 200 akademisyenin Guardian gazetesinde 13 Şubat’ta yayımlanan bir mektupla öğrenci grevine “tam desteklerini” açıklamalarının ardından İngiltere’de de öğrenciler cuma günü derslere girmeyerek iklim grevine katıldılar.
Öğrencilerin haftalardır süren iklim grevi giderek dünyanın birçok ülkesine yayıldı. 15 Mart’ta ise ilk kez tüm kıtalarda aynı gün iklim grevi gerçekleşti, gösteriler düzenlendi.
Avrupa’da tüm kıta derslere girmeyerek eyleme çıkan öğrencilerin sesi ile çınladı: “Geleceğimizi çalamazsınız!” En fazla eylemin yapıldığı ülkelerin başında İtalya, Fransa ve Almanya geliyor.
15 Mart’ın ilk eylemleri Sydney, Bangkok, Seul ve Hong Kong’da…
İlk eylemler saat farkı nedeniyle sabah saatlerinde Sydney, Bangkok ve Hong Kong’da başladı. Genç kitleler hükümetleri iklim değişiklikleri karşısında duyarlı olmaya çağırarak, iklim konusunda acil adımlar atılmasını talep ediyor. Grev ve eylemlerin ana sloganları, “Bir B gezegeni yok!”, “Geleceğimizi yok etmek üzeresiniz!”, “Eğer yetişkinler gibi hareket etmezseniz, biz yapacağız!” idi.
Hükümetlerin ve politikacıların iklim değişikliğini ve küresel ısınmayı önlemek için yeterli politikalar üretmediklerini savunan öğrenciler, iklim sorunun küresel bir sorun olduğunu ve bu soruna politikacılar tarafından “kriz” olarak yaklaşılmasını istiyorlar.
Yeni Zelanda’da 30 merkezde protesto yürüyüşü yapıldı. Başkent Wellington’da binlerce öğrenci “Başka bir yeryüzü yok!”, “Dünyayı kurtaralım!”, “Benim yerkürem benim geleceğim!” .”Zaman erimek üzere”, “Ya şimdi harekete geç, ya da yüzmek zoruna kalacaksın” gibi pankartlar taşıdı.
Hindistan’da da Neu-Delhi’de hava kirliliğine karşı gençler sokağa çıkarak gösteri düzenledi.
Avustralya’daki eylemlere 150 bin kişi katıldı. Sydney’deki yürüyüşte 20 bin kişi vardı. Öğrenciler “Sessiz kalmayacağız” yazılı dövizler taşıdı.
Avrupa ülkelerinde yaygın FFF eylemleri
İsviçre’de gösterilerde on binlerce genç sokaklardaydı. En kitlesel gösteriler Lozan, Cenevre ve Zürih kentlerinde yaşandı.
Belçika’da yoğun yağmura rağmen on binlerce öğrenci, kendilerine destek veren aileleri ile birlikte yürüdü. Belçika’da eylül ayından bu yana binlerce öğrenci her hafta perşembe günü derslere girmeyerek iklimin korunması için sokaklara çıkıyor.
Avusturya’da da binlerce kişi iklimin korunması için sokağa çıktı. “Fridays for Future” şiarı altında başkent Viyana’da 10 binden fazla kişi gösteri düzenledi. “Fridays For Future” hareketi, “Hoşlanın ya da hoşlanmayın, biz insanlığın kaderini değiştireceğiz!” diyerek çağrı yaptığı iklim grevi için Avusturya’da 2 aydan bu yana, 15 Mart’ta dünyanın en büyük eylemlerinden birini gerçekleştirmek için örgütleniyordu.
Fransa’da 216 merkezde 160 bin öğrenci iklim için yürürken, Paris’teki gösterilere 50 bin kişi katıldı.
İtalya’da küresel iklim grevi çerçevesinde 235 yerde on binlerce öğrenci sokaklara çıktı.
İsveç’in 114 yerleşim biriminde öğrenciler gösteriler yaptı. Başkent Stockholm’de parlamento binası önünde toplanan 7 bin öğrenci “Geleceğimizi karartmayın!”, “Okul boykotuna katıl!”, “Gezegenimizi koru, geleceğimizi koru!” gibi çevrenin korunmasını talep eden dövizler ve pankartlar taşıdı. Burada bir konuşma yapan Greta Thunberg, “Biz insanlığın karşılaştığı en büyük varoluş krizinin arifesindeyiz... Biz kimlerin görmezden geldiğini ve sorumlu olduğunu biliyoruz. … Bu krizin sorumlusu bizler değiliz!” diyerek okul grevini sürdürme çağrısı yaptı.
Danimarka’da da öğrenciler “B gezegeni yok” yazılı pankartlarla sokağa çıktılar.
İngiltere’de 60’tan fazla şehirde protesto gösterileri düzenlendi. Öğrenciler “Geleceğimizi yakmayın!” diye sloganlar attılar. İngiltere Öğrencileri İklim Birliği’nin (UK Student Climate Network) açıklamasında şu ifadeler yer aldı: “Önceki kuşakların başaramadığı bir konuda doğrudan eylem yoluyla harekete geçmeyi seçiyoruz. Dünya çapında bir yıkım ve bunun geri döndürülemez etkileriyle karşı karşıyayız. Bu bizim kendi geleceğimiz için mücadele etmede son şansımız ve yaşımız buna engel olmayacak!”
İspanya’da 80 protesto gösterisi gerçekleşti. En kitlesel gösterilerden biri başkent Madrid’de düzenlendi. Gençler, iklim felaketinin sonuçları ile kendilerinin yaşamak zorunda kalacağına vurgulayan konuşmalar yaptı.
Çevreyi en fazla kirleten ülkeler arasında bulunan Polonya’da da başkent Varşova’da Enerji Bakanlığı önünde bini aşkın genç bir miting düzenledi.
Almanya’da gösterilere RJ de katıldı
Almanya’da 222 ilde gerçekleşen boykot ve gösterilere 300 bin lise ve üniversite öğrencisi katıldı. “Buradayız, yüksek sesle bağırıyoruz, çünkü geleceğimizi çaldınız!”, “Geleceğimizi çalamazsınız!” sloganlarını haykıran öğrenciler, “Zaman ilerliyor ve siz uyuyorsunuz!”, “Okulda yok sayılmayla baş edebiliriz ama iklim değişikliği ile değil!”, ”Dünya bir otomobil tekeli olsaydı, şimdiye değin onu çoktan kurtarmıştınız!”, “Dede, kardan adam ne demek?” gibi pankartlar ve dövizler taşıdılar.
Almanya’da en kitlesel yürüyüş Berlin’de gerçekleşti. Yürüyüşe 25 bine yakın öğrenci katıldı. Hannover’deki gösteriye 13 bin öğrenci katılırken, Bremen’de 8 bin öğrenci derslere girmeyerek yürüyüş yaptı. Frankfurt’ta ise 6 bin, Dresden’de 5 bin, Münih’te 10 bin kişi iklim için yürüdü. En kitlesel gösterilerin gerçekleştiği kentlerden biri de Köln oldu. Burada da 10 bin öğrenci derslere girmeyerek gösteri düzenledi. Köln’deki gösterilerde, “Kârda gelecek yok”, “Başka bir gezegen yok”, “Geleceğimiz için buradayım”, “Geleceğimizi birlikte kurtaralım”, “Yalan söylemeyin, bir şeyler yapın”, “Kâr hırsına sahip olanlar dünyayı mahvediyor…” gibi şiarların yer aldığı görseller göze çarptı. Benzer pankart ve dövizler diğer kentlerde de taşındı. Beklenilenin çok üzerinde öğrencinin katıldığı gösterilere aileler de destek verdi.
Gösterilere Berlin, Bielefeld, Dortmund, Wuppertal, Frankfurt gibi birçok kentte Avrupa Devrimci Gençlik Birliği de pankartları ile katıldı.
Amerika kıtasında ise ABD’nin 50 eyaletinde 400 eylem gerçekleşti.
Öğrencilerin okul grevine ve eylemlerine destek artıyor
Çocuk ve gençlerin çevre protestosu büyük ölçüde destek görürken, eylemlerini okul saatleri içinde ve okula gitmeyerek yapıyor olmalarına okul idarelerinden ve eğitim bakanlıklarından tepkiler de geliyor.
Bu, öğrencileri yıldırmak söyle dursun, daha da çok sayıda eylemlere katılmalarına neden oluyor. Almanya’da birçok okulda öğretmen ve sosyal pedagog okul idaresine “gezi” dilekçesi vererek öğrencileri ile birlikte yürüyüşe katıldı.
Öğrencilerin aileleri de birkaç hafta önce kurdukları “Parents for Future” (Çevre için ebeveynler) adı altında çocuklarının eylemlerine destek veriyor, onların arkasında olduklarını ifade ediyor ve diğer ebeveynlerle bilgi alışverişinde bulunuyorlar. Ebeveynler çocuklarının derslere girmemesi nedeniyle okul idarelerinden ve eğitim bakanlığı tarafından disiplin suçunun verilmek istenmesine karşı çıkıyor. Almanya’nın yanı sıra İsveç, Hollanda ve ABD’de de ”Parents for Future” grupları kuran birleşen aileler birbiriyle iletişim halinde.
Almanya, Avusturya ve İsviçre’de 23 bin bilim insanı da “Scientists for Future“ adı altında ortak bir açıklama ile öğrencilerin iklim yürüyüşlerini desteklerini duyurdu.
Çevre sorunu ve gençlik hareketi
İklim konseyi IPVV sanayileşmenin başlamasından bu yana dünya ısısının 1 derece arttığını ve 2015-2018 yıllarının 19. yüzyıldan bu yana yaşanan en sıcak yıllar olduğunu açıkladı. Hiçbir önlem alınmadığı koşullarda bu yüzyılın sonunda dünya ısısının 3 derece daha artacağı ifade ediliyor. Bu ise sıcak dalgaların, kuraklığın yanında fırtınalar, kuvvetli yağmurlar, sel felaketleri, bazı bölgelerin su altında kalması ve yok olmasını beraberinde getirecek ki bu da canlıların yaşam ortamını giderek yok edecek. Bunun engellenmesi için sera gazlarının salınımının acilen azaltılması gerekiyor.
2017’de yaklaşık 200 ülke tarafından imzalanan Paris İklim Anlaşması, küresel ısınmayı 1,5 derecede sınırlandırmayı hedefliyor. Bunun için de 2.030 yılına kadar karbon salınımlarının yarıya indirilmesi, yenilenebilir kaynakların ise yüzde 60 oranında artırılması öngörülüyor.
Birleşmiş Milletler ise iklim değişikliğinin yol açacağı felaketleri sınırlamak için sadece 12 yıl gibi kısa bir sürenin olduğu uyarısı yapıyor.
Gezegenimiz tehdit altında. Kapitalizm daha fazla kâr hırsı uğruna gezegenimizi giderek yok oluşa doğru sürüklüyor. Bu kaygı genç kitleler arasında çevre sorununa karşı duyarlılığın artmasına neden oluyor. Çevre sorunlarına duyarlı 15 yaşındaki İsveçli Greta’nın çaktığı kibritin alevi bir yangına dönüşüyor ve adeta gençlik kitlelerini sarıyor. Öğrenci gençlik giderek politize oluyor ve sorunun kaynağına inerek, kapitalizme karşı tepkilerini ortaya koyuyor.
“Fridays For Future” şiarı altında bir araya gelerek örgütlenen gençlik hareketi büyüyor, kitleselleşiyor, güçleniyor. Gençlik tarihte ilk kez çevre sorununda küresel çapta gerçekleşen eylemlerin öznesi oluyor. Eylemlerin sayısı, kitleselliği (80’li yıllarda gerçekleşen barış hareketindeki gibi) ve gösterilerin tüm dünyada eş anlamlı gerçekleşmesi (2003 yılında körfez savaşının başlaması ile tüm dünyada aynı anda kitlelerin sokağa çıkmasındaki gibi) güçlü bir gençlik hareketinin gelmekte olduğunun sinyallerini veriyor. Barış hareketinin ve anti-savaş hareketinin geri çekildiği, hissedilmediği günümüzde, okul grevlerinde, sokakta, eylemlerde bir gençlik hareketi büyüyor.
Sokağa, eyleme, özgürleşmeye!