Ekvador’da IMF programı uyarınca hükümetin akaryakıt sübvansiyonlarını kaldırması üzerine, 3 Ekim’de genel ulaştırma grevi ile başkent Quito’da başlayan eylemler kısa sürede ülke geneline yayıldı. Yerlilerin de katıldığı protestolar karşısında hükümetin OHAL ilan etmesi eylemleri durdurmadı.
Meclisin işgalinden sonra hükümet başkentten kaçtı
Quito’da dün eylemciler Ulusal Meclis binasına girdi. Meclisin işgal edilmesinden sonra Ulusal Meclis, Başsavcılık ve Hakimler Konseyi Quito’daki faaliyetlerini durdurma kararı aldı. Hükümet faaliyetlerini başkent Quito’dan geçici olarak Guayaquil’e taşıdığını açıkladı.
Meclisi işgal eden eylemciler bir süre sonra bölgedeki toplanma alanı Arbolito Parkı’na döndü.
Başkentin yanı sıra diğer kentlerde de eylemler devam etti. Ülkenin batısındaki Manta kentinde eylem yapan taksiciler, merkezdeki Jaime Chavez Gutierrez caddesini ulaşıma kapattı. Cuenca kentinde de genel grev devam etti. Grevin etkisiyle çöplerin toplanmadığı kentte, toplu taşımanın durduğu öğrenildi. Kente gaz verilmediği de belirtildi.
Yüzlerce gözaltı, yeni yasaklar
Başkentten kaçan hükümet diğer yandan baskı ve yasak uygulamalarından geri durmuyor. Devlet Başkanı Lenin Moreno, OHAL kararnamesi ile bölgesel sokağa çıkma ve seyahat yasakları getirdi. Yeni karara göre, 20.00-05.00 saatlerinde “stratejik binalar”a yaklaşmak, başsavcılığın belirleyeceği bölgelere girişler ve bu bölgelerde sokağa çıkmak yasaklandı. Sokağa çıkma yasağının OHAL boyunca yürürlükte kalacağı ifade edildi.
Şu ana kadarki eylemlere yönelik devlet terörüyle ilgili resmi açıklamalara göre 3 Ekim’den bu yana 600’e yakın kişi gözaltına alındı. Eylemlerde ölen ve yaralananlara ilişkin resmi açıklama yapılmazken en az 3 kişinin yaşamını yitirdiği ifade ediliyor.
Moreno’ya ABD ve Guaido’dan destek
Öte yandan, Venezuela’da ABD destekli darbe girişiminin lideri Juan Guaido ve ABD, Ekvador Devlet Başkanı Moreno’ya destek verdiklerini açıkladılar. Moreno eylemler nedeniyle Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro’yu ve eski Ekvador Devlet Başkanı Correa’yı kendini devirmeye çalışmakla itham etmişti.