Wuppertal’da George Floyd’un ölüm yıldönümü vesilesiyle Rise Up tarafından düzenlenen eylemden sonra, dün Cumartesi günü Düsseldorf ve Bielefeld’de de eylemler gerçekleştirildi. Bielefeld’deki anma yürüyüşü RJ-Revolutionärer Jugendbund ve BİR-KAR’ın dahil olduğu ve Rise up tarafından kurulan bir ittifakın ürünüyken, Düsseldorf’daki yürüyüşü yeni kurulan Rise Up yereli tek başına düzenledi. Düsseldorf’da 1000 kişilik ve Bielefeld’de 250 kişilik bir katılım gerçekleşti.
“Son zamanlarda yapılan en iyi eylem”
Gençliğin yoğun katılımının olduğu Düsseldorf eylemi coşkulu bir açılış mitingiyle başladı. Afiş çalışmasından programına kadar iyi bir ön hazırlığın ürünü olan eylem, Rise Up’ın hedef kitleye ulaşmasını sağladı. Açılış mitinginde kurulan sahne ve sahnede yer alan müzisyenler, rapçiler, konuşmacılar ve şiirler sayesinde, politik olan bir festival havası yaratıldı. Böylece şehir merkezinde bulunan birçok diğer insanın da yoğun ilgisi çekildi.
Program, geçen seneyi değerlendiren, Almanya’daki ırkçılık ve polis şiddetinin kapitalizmdeki arka planını anlatan ve anti-ırkçı hareketin önemini vurgulayan bir konuşmayla başlatıldı. Sunum konuşmasının sonunda ırkçılığa kurban olan tüm ölenler için saygı duruşuna çağrıldı. Sahnede politik rap yapan Tenor ve S.Castro, müzisyen Anil, Düsseldorf’da tanılan rapçi Sam Sillah ve ırkçılık durumunda müvekkillerini ücretsiz vekalet eden avukat Blaise Francis yer aldı.
Toplam bir saatlik programdan sonra şehir merkezinden eyalet parlamentosuna doğru yürüyüşe geçildi. Yürüyüş boyunca sloganlar durmadı ve mikrofondan sürekli insanlara seslenildi. İnsanların tepkisi oldukça iyiydi ve birçok yerde alkışlarla destek verdiler. “Yaşasın enternasyonal dayanışma”, “No justice no peace” (Adalet yoksa barış da yoktur) ve “Black lives matter” (Siyah yaşamlar değerlidir) gibi sloganların yanı sıra anti-kapitalist ve devrimci sloganlar da atıldı.
Eyalet parlamentosunun önünde yapılan kapanış mitinginde RJ ve Migrantifa temsilcileri mikrofonda söz aldılar. Ayrıca siyah kadın rapçisi Shelly Quest programa zenginlik kattı. Kapanış konuşmasında tüm katılımcılara teşekkür edildi ve örgütlenme çağrısı yapıldı. Özellikle 26 Haziran’da Düsseldorf’ta gerçekleşecek olan, yeni toplanma yasasına karşı eyleme davet edildi.
Rise Up’ın düzenlediği anma yürüyüşü ve protestosu güçlü bir anti-kapitalist içeriğe sahipti ve devrimci mesajlara önemli bir yer verdi. Siyah gençlerin yoğun katılımı da dikkat çekiciydi. Bazı katılımcıların yorumuna göre dünkü eylem son zamanlarda yapılan en iyi eylemdi.
Bielefeld’de örgütlü mücadele çağrısı
Düsseldorf’la eş zamanlı olarak Bielefeld’de de George Floyd’u anma yürüyüşü gerçekleşti. Burada da katılımcıların neredeyse tümü gençti. Bielefeld Hauptbahnhof’ta açılış mitingiyle başlayan eylem şehir merkezinden yabancı kökenli insanların gün boyu toplandığı Kesselbrink alanına doğru sürdü.
En çok atılan sloganlar yine “No Justice no peace” ve “Black Lives Matter” idi. Konuşmacılar çoğunlukla siyah ve göçmen kökenli insanlardı. RJ temsilcisi, Düsseldorf ve Bielefeld için yazdığı ortak konuşmasıyla, ırkçılığın nasıl polisin ve kapitalist devletin içinde kök saldığını anlattı. Çözümün ancak yeni bir toplumla, yani devrimci bir perspektifle mümkün olduğunu vurguladı. Konuşmanın sonunda örgütlü mücadeleye çağrı vardı.
Eylemlerin gerçekleştiği iki şehirde de yerel basın yürüyüşlere ilgi gösterip haberler paylaştı. Normalde bu tür sistem karşıtı ve devleti eleştiren eylemleri kötümseyen veya görmezlikten gelen kışkırtıcı BİLD gazetesi bile, objektif bir haber yayımladı.
Kızıl Bayrak Düsseldorf / Bielefeld