Bugün İsviçre’nin birçok yerinde olduğu gibi Basel’de de gençlik, çevre sorununa dikkat çekmek için bir kez daha sokaklardaydı.
Basel’in Münster Meydanı’nda bir araya gelen, çoğunluğu gençlerden oluşan kitleye hitaben yapılan konuşmada‚ “Biz buradayız, biz güçlüyüz, çünkü geleceğimiz çalınıyor, geleceğimizin çalınmasına izin vermeyeceğiz” denildi. İsviçre’de bu hareketin son yüzyılın en kitlesel gençlik hareketi düzeyine ulaştığına vurgu yapıldı ve birtakım başarıların da elde edildiğine dikkat çekildi. Bu başarılardan birinin de gençlik hareketinin önerisiyle Basel Kanton Parlamentosu’nun, çevre sorununu üzerinde durulması gereken öncelikli bir konu olarak kabul etmesi olduğu vurgulandı.
Acil eylem planı olarak da toplu taşımacılığın bedava yapılması, Kanton parlamentosunda tartışmaya açılmış bulunuyor. Basel’de olduğu gibi başka kantonlarda da bu tartışmalar yapılmakta ve tartışmalar gençliğin sokak eylemliliklerinin önünü almak için bir araç olarak kullanılmaktadır. Ancak gençlik, bu oyalama taktiklerinin bilincinde olarak, “acil eylem planının” takipçisi olacağını duyuruyor. Merkezi hükümet ise‚ “Biz küçük bir ülkeyiz, çevre sorununun sorumlusu değiliz, ne yapabiliriz ki” diyerek, “suçsuz” olduğunu savunuyor.
İsviçre devleti ve tekelleri ‘suçsuz’ mu?
İsviçre’de merkezi bulunan tekeller nedeniyle İsviçre, dünyada en çok CO2 emisyonu salgılayan 6. ülke konumunda. İki İsviçre bankası olan UBS ve Credit Suisse’nin salgıladığı CO2 emisyonu İsviçre nüfusunun salgıladığı emisyonun iki katıdır. Sözü geçen bu bankalar, fosil yakıtlara milyarlarca dolar yatırım yaparak dünya çapında salgılanan CO2 emisyonundaki paylarını arttırmaktalar.
Dünya çapındaki CO2 emisyonunun %70’i, 100 uluslararası tekel tarafından salınmaktadır. Görüldüğü gibi çevre sorunu aynı zamanda bir sistem sorunudur. Gençler de taşıdıkları pankartlarda, attıkları sloganlarda, “Sorun çevrede değil, sistemde” diyerek, bilinen bir gerçeğin altını çizmiş oluyorlar.
Basel’de 5 binin üzerinde bir katılımın olduğu iklim yürüyüşlerine İsviçre çapında 50 binden fazla bir katılım gerçekleşti.
Basel’deki yürüyüşte “Fosil enerjiye değil yenilenebilir enerjiye yatırım!”, “Fosil enerji lobisi bizi felakete sürüklüyor!”, “Uçaklar vergilendirilsin demiryolları desteklensin ve ucuzlatılsın!”, “Sorun sistemde çevrede değil!”, “Biz buradayız güçlüyüz çünkü geleceğimiz çalınıyor!” sloganlar sıklıkla atıldı.
Wettstein Köprüsü’nden geçilerek bitiş yeri olan Mustermesse Meydanı’na gelindi. Burada yapılan konuşmada önümüzdeki süreçte de eylemliliklerin devam edeceği ve yapılacak çağrılara kulak verilmesi gerektiği vurgulanarak eylem sonlandırıldı.
Kızıl Bayrak / Basel