AB Komisyonu ve Avrupa Birliği devletleri bir süredir Rusya’dan gaz ve petrol ithalatına alternatifler arıyordu. AB Komisyonu’nun planına ve iddiasına göre, birkaç yıl içinde Rusya’dan gelen enerji tedarikinden tamamen vazgeçilecek. Avrupa Birliği’nin, İsrail ve Mısır ile imzaladığı anlaşma, bunun ilk adımı kabul ediliyor. Bu anlaşma ile alınacak gazın Rus gazına alternatif olabileceği var sayılıyor. Mısır’ın başkenti Kahire’de AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in de katıldığı bir enerji konferansının oturum aralarında AB, İsrail ve Mısır’la doğalgaz anlaşması imzaladı.
İsrail Enerji Bakanlığı 15 Haziran günü yaptığı açıklamada, anlaşmanın İsrail gazının ilk kez Avrupa’ya önemli ihracatını sağlayacağını söyledi. AB ise, İsrail’in gelecekte Rus enerjisine olan bağımlılığını azaltmaya yardımcı olabileceğini belirtti. İsrail Enerji Bakanlığı’na göre, AB ile gaz ihracat anlaşması üç yıllık bir süre için imzalandı ve otomatik olarak iki yıl daha uzatılacak. Von der Leyen, Kahire’de imzalanan anlaşmanın, Ukrayna savaşı nedeniyle AB için “çok zor bir zamanda” yapıldığını belirtti.
Yetkililer, İsrail gazının boru hattıyla Mısır’daki sıvılaştırma tesislerine gönderileceğine ve ardından Avrupa’ya sevk edileceğine inanıyorlar. Von der Leyen, anlaşmanın bölgesel iş birliğini de güçlendireceğini iddia etti. AB ayrıca Mısır ile hidrojen üretimi konusunda bir anlaşma yapmayı planlıyor. İsrail’e göre, ihracat anlaşmasının bir parçası olarak Avrupalı şirketler, yeni gaz kaynakları aramak için İsrail ve Mısır ihalelerine katılmaya teşvik edilecek.
ABD-NATO savaş arabasına binen AB şefleri ile Avrupa Birliği devletleri telaşlı bir şekilde Rus gaz ve petrol ithalatına alternatifler bulmaya çalışıyor. Rusya kaynaklı gaz, geçen yıl AB gaz tüketiminin yüzde 45‘ini oluşturdu. AB, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı nedeniyle Rusya’ya kömür ve petrol ambargosu uygulama kararı aldı. Ancak Rusya’nın gaz ve petrolüne bağımlı olduğu için, aldığı kararı tam uygulayamıyor.
AB, dünyanın en büyük doğal gaz ithalatçısıdır. Doğalgaz şu anda AB’nin enerji tüketiminin yaklaşık dörtte birini oluşturuyor. Bunun çoğu konutları ısıtmak için kullanılıyor. Akdeniz’de bin 900 kilometrelik bir boru hattı, İsrail’den Kıbrıs üzerinden Yunanistan’a ve dolayısıyla AB’ye gaz taşımak için yıllardır planlanıyor ancak bu yönde somut adım atılabilmiş değil.
Doğu Akdeniz’de İsrail Tamar ve Leviathan sahaları ve Mısır Zohr sahası da dahil olmak üzere büyük gaz yatakları keşfedildi. Gaz portföylerini genişletmek ve kendilerini petrole daha az bağımlı kılmak isteyen Eni, BP ve Total gibi enerji şirketleri rekabet halindedir.
Göründüğü kadarıyla Mısır LNG tesisleri aracılığıyla gaz ihraç edebilecek. Rusya ile Avrupa arsındaki krizin Mısır için bir fırsat olabileceği söyleniyor. CNBC’ye verdiği demeçte, “mevcut durumda iyi bir konumda olduklarını” söyleyen Mısır Petrol Bakanı Tarek al-Molaa şu değerlendirmeyi yapıyor: “Büyük bir petrol üreticisi olmasak bile, doğalgazımız var ve LNG ihracatının Akdeniz’deki merkezi haline gelebiliriz. Biz ve diğer Akdeniz ülkeleri bu durumu ekonomimizi geliştirmek için kullanacağız…”
Mısır, 2020’de Yunanistan, Kıbrıs, Ürdün, İtalya ve İsrail ile “Doğu Akdeniz Gaz Forumu” kurdu. Amaç, ortaklaşa gaz üretimini teşvik etmek ve ihracatı organize etmektir. BP’ye göre, Mısır şu anda yılda 73 milyar metreküp gaz üretiyor ve bu trend yükseliyor. İsrail’in ise tahminlere göre en az bir trilyon metreküp gaz rezervine sahip olduğu belirtiliyor. Buna rağmen AB’nin imzaladığı anlaşmanın gaz sorununu çözmesi zor görünüyor. Zira Doğu Akdeniz’deki doğalgaz rezervleri etrafında yaşanan gerilim, rekabet ve pazarlıklar verili koşullarda AB’ye gaz sevkiyatını büyük oranda sınırlıyor.