Net hata/noksan toplamları buharlaşırken…- Korkut Boratav

Ülkeye dış dünyadan uyuşturucu gelirleri giriyorsa, bunlar NHN istatistiklerine yansır; ama toplamı hesaplanamaz. Durum, FATF uzmanlarının da dikkatini çekecektir.

  • Haber
  • |
  • Basın derleme
  • |
  • 25 Kasım 2022
  • 09:20

İki yıl önce bu köşede “İstatistiklerle Oynamayınız” ve “Koronavirüs Sonrasında Millî Gelir” başlıklı iki yazım yayımlandı (soL Haber, 22 Mayıs ve 4 Eylül 2020). TCMB’nin ödemeler dengesi hesaplarında yer alan “net hata/noksan” (NHN) kalemi üzerinde yapılan revizyonlara ve bunların TÜİK tarafından millî gelir (GSYH) tahminlerine taşınmasına dikkat çekiyor ve eleştiriyordum. 

“Kayıt dışı fon  hareketleri” olan NHN üzerinde, TCMB ciddi boyutlarda yeni revizyonlar yaptı. Bunların GSYH verilerine taşınması da zorunludur. 

Aynı konuyu tartışan iki yıl önceki yazılarımdan aktarmalar yaparak son revizyonları sorgulamak istiyorum.  Ekonomik istatistiklerin ayrıntılarıyla ilgilenmeyen okurlarım, yazının son bölümüne atlayabilirler.    

Mayıs 2020: 44 milyar dolarlık NHN nasıl buharlaştı?         

Mayıs 2020 tarihli yazımdan aktarmalarla başlayalım:

Ödemeler dengesi hesaplarında AKP’li yıllara özgü bir tuhaflık var: Önceki dönemlerde NHN kaleminin artı ve eksi hareketleri birbirini telafi etmiş; toplam olarak sıfıra yönelmiştir. Örneğin 1984-2002’nin NHN toplamı küçük bir eksi (-2,5 milyar dolar) vermiştir. Bu kalem, AKP ile birlikte boyut ve işaret değiştirmiştir.  2003-2019’un NHN toplamı büyük boyutlu “net giriş”tir: +60,3 milyar dolar…

Kayıt dışı sermaye hareketleri AKP sonrasında niçin sistematik olarak artı’ya dönüştü? TCMB yanıtlayamadı; bunun yerine Mart 2020’de bu kalemi buharlaştırdı. Ararsak, nedenini keşfediyoruz: Hizmet ticareti dengesi (öncelikle yükselen ihracat sayesinde) yaklaşık aynı miktarda artmıştır…”

TCMB Mart 2020 revizyonunu, TÜİK’in yeni düzenlediği ‘hizmet ticareti istatistikleri’ ile açıklıyor. Bu istatistiklerde yapılan değişikliklerin haritasını veriyor; ama sayılarını değil… Bu nedenle hizmet ticaret dengesinde yedi yılda gerçekleşen 44 milyar dolarlık yükselişin dökümü belirlenemiyor. Türkiye’ye olsa olsa Orta Doğu’dan akan ‘esrarengiz’ aktarımların ‘hangi tür hizmet ihracatı’ olarak kayda geçtiğini de öğrenemiyoruz.” 

Yazıda, revizyon öncesi ve sonrası istatistiklerini karşılaştıran bir tablo da yer alıyordu. 2013-2019 yıllarının 44,4 milyar dolarlık kayıt dışı sermaye girişi (NHN), 3,8 milyar net çıkışa dönüşmüş; büyük ölçüde hizmet ihracatı yoluyla cari işlem açığını azaltmıştır. İlgilenen okurlar, yazıdaki tabloya da göz atabilir.

Eylül 2020: Millî gelir hesapları nasıl düzeltildi?

Mayıs 2020 yazısında “hizmet ihracatı”nı artırarak gerçekleştirilen NHN revizyonunun millî gelir hesaplarına da taşınacağını tahmin etmiştim. Aktarıyorum:

Yapılan revizyon, ödemeler dengesi sistematiğine aykırıdır: Sermaye hareketleri içinde yer alan bir kalem, hizmet ticaretine taşınmıştır. Sistematik olarak kayıt dışı para girişlerinden yararlanan (Cayman Adaları, Lüksemburg gibi) ekonomiler, ‘vergi veya para aklama cennetleri’ sayılır. Bu girişlere aracılık yapan bankaların işlemlerden aldığı komisyon ‘hizmet ihracatı’dır; aktarılan servet toplamı ise sadece kayıt dışı sermaye girişidir. AKP yıllarının Türkiye’si gibi…

Bu tespiti Eylül 2020 tarihli yazımda tekrar vurguladım: “Sorun, ödemeler dengesi tablolarındaki “düzeltme” ile son bulmuyor. Hizmet ihracatının şişirilmesi millî gelir hesaplarına da taşınmalı; GSYH toplamı yukarı çekilmelidir.” 

TÜİK son üç yıl için bu işlemi yapacağını, TCMB revizyonundan hemen sonra, duyurdu. Anlaşılan ‘son yılların ekonomik göstergelerini iyileştirmeyi’ hedefleyen siyasal bir irade söz konusudur. TÜİK’in son yayımlanan Nisan-Haziran GSYH tabloları bu ‘düzeltmeye’ başlamıştır. Önceki TÜİK istatistikleri ile karşılaştırın: 2017-2019 GSYH toplamının yukarı çekildiğini fark edeceksiniz.”

Dikkat edilirse TCMB’nin ödemeler dengesi (NHN → hizmet ihracatı) revizyonu yedi yıllıktır (2013-2019); bunları GSYH’ya taşıyan TÜİK revizyonu (2017-2019) ise üç yıllık… Zaman bağlantıları kopuktur; nicel olarak karşılaştırılamaz. 

Kasım 2022: Önce TÜİK, sonra TCMB revizyonları

2020 istatistiklerindeki revizyon önce TCMB tarafından “NHN buharlaştırılarak” başlatıldı; iki ay sonra GSYH’ya taşındı.

Kasım 2022’de benzer revizyonlar gerekli görüldü; ama sırası değiştirildi: Önce TÜİK, sonra TCMB tarafından duyuruldu.

TÜİK’in revizyon niyetini Alaatin Aktaş’ın 11 Kasım 2022 Dünya’daki yazısından öğrendim: GSYH’nın hizmetler sektörünün seyahat gelirleri kaleminde bir düzeltme yapılacaktır.

Bu revizyon niyeti duyurulduktan üç gün sonra TCMB Eylül 2022 istatistiklerini yayımladı. NHN → Hizmet ihracatı bağlantılı revizyonun gerçekten de yapılmış olduğunu gözledik.   Bir ay önce yayımlanan Ağustos 2022 istatistikleri, hem 2022’nin ilk sekiz ayı, hem de 2012-2021’in yıllık verileri için yeniden hesaplanmış.

İktisatçılar ve muhalefet, özellikle 2022’deki kayıt-dışı fon girişlerinin tırmanmasına dikkat çekmekteydi. Sonunda istatistikler “düzeltildi”. Önceki revizyonda yedi yılda (2013-2019’da) 44 milyar dolarlık NHN’yi buharlaştıran ödemeler dengesi revizyonu bir yıl daha geriye (2012’ye) kaydırılıyor ve bu yılın Ocak-Ağustos aylarını da kapsayarak on yıla taşınıyor.

Aşağıdaki tablo büyük ölçüde hizmet ihracatına taşınarak yapılan revizyonun sadece NHN kalemlerini içeriyor. 

Bu sefer “buharlaşan toplam” kayıt dışı fon girişlerinin tümü değil, yüzde 41,9’udur (28 milyar dolar).”     

Niçin yapıldı?

Türkiye “kara para aklama ve terörün finansmanı” ile mücadele etmek amacıyla oluşan Financial Action Task Force’a (FATF’e) 1991’de katıldı. Bugün 39 üyesi olan bu uluslararası kuruluşa tüm Batı blokunun yanı sıra Rusya Federasyonu ve Çin Halk Cumhuriyeti de üyedir.

Türkiye’nin FATF sicili dalgalıdır. 2011-2014 arasında ve 2021’den bugüne FATF’nin “gri listesi” içinde yer aldı. Kara para aklama ve terör bağlantılı varlıklara ve finansal transferlere ilişkin denetim, izleme ve önlemlerde belirlenen bazı aksaklıkları gidermesi istenmektedir. Bu tür isteklerin yerine getirilmemesi ülkenin kara listeye alınmasına yol açabilir. Bu listeye geçiş, ağır finansal ve ekonomik yaptırımlara yol açar. Hayatî bir seçimin arifesinde iktidarın göz alamayacağı bir olasılık…

Ana muhalefet liderinin “uyuşturucu parasıyla karşılanan cari açık” suçlaması Saray’ı bu nedenle de tedirgin etmiş olmalıdır. Sayılara bakalım: TCMB’nin Ocak-Ağustos 2022 ödemeler dengesi tablolarında, revizyon öncesinde 39,7 milyar dolarlık cari açığın 28,3 milyarı (%71,3’ü) kayıt-dışı fon girişleriyle karşılanıyordu. Ülkeye dış dünyadan uyuşturucu gelirleri giriyorsa, bunlar NHN istatistiklerine yansır; ama toplamı hesaplanamaz. Durum, FATF uzmanlarının da dikkatini çekecektir.

Bakan Nebati de herhalde aynı endişeyle demeç vermiş: “NHN konusunda ülkemize FATF’den yönelik bir eleştiri yoktur ve kara para soruşturması kesinlikle söz konusu değildir” (21 Kasım 2022).

Kimi uzmanlar istatistiklerle oynamayı mı önerdi? 28 milyarlık NHN’nin yok edilmesi gibi… Bu boyutta bir “düzeltme”nin sekiz aylık ödemeler dengesinde yoğunlaşması, bu yılın millî gelir tahminlerine yansıtılması güçtür. Anlaşılan, TCMB ve TÜİK istatistiklerinde revizyonların “on bir yıla yayılması” uygun görüldü. 

Tabloda “on bir yılık buharlaşma toplamı” 28 milyardır (Sütun 3, satır 3); sekiz aylık NHN ile (Sütun 1, satır 2) ile başa baş bir sayı… Rastlantı olabilir mi?

2022’de yaklaşık 6 milyar dolarlık “NHN buharlaşması”, bu yılın GSYH istatistiklerinde hizmet ihracatını ne kadar artıracaktır? Dolarlı millî gelir öngörüsünün yüzde 1’inden az… Önceki on yılın millî gelir serileri için de 22 milyar dolarlık “ayarlama” gerekecektir. Dolarlı GSYH toplamının binde 3’ü kadar. Kolay gele… 

soL / 25.11.22