Erdoğan artık taviz veren lider pozisyonunda- Fehim Taştekin

ABD’nin Afganistan’dan çekilmesinden sonra bölgedeki tüm güçler pozisyonlarını gözden geçiriyor. Türkiye ise bildiğini okumaya devam ediyor.

  • Haber
  • |
  • Basın derleme
  • |
  • 15 Eylül 2021
  • 10:55

ABD’nin Afganistan’dan çekilmesinin ardından pek çok bölgede herkes kendi pozisyonunu gözden geçiriyor.

AB’deki müttefikler Avrupa Ortak Ordusu projesini yeniden tartışmaya başlarken Irak ve Suriye’de de taraflar olası senaryolara göre hazırlık yapıyor.

Bu çerçevede Kürtler Irak’ta yılsonuna kadar muharip güçlerini çekecek olan ABD’nin Suriye’den de çekilme ihtimaline göre kendi seçeneklerini değerlendiriyor.

Bütün bu gelişmelere rağmen kendi bildiğini okumaya devam eden tek taraf Türkiye.

Araplarla normalleşme çabaları bir yanıyla Suriye dosyasını da önlerine getiriyor ama bu konuda politika değişikliği yok. Kürtlerin öncülüğündeki özerklik projesini çökertme hedefine göre hareket ediliyor.

Diğer yandan Suriye Ulusal Ordusu dedikleri yapı suçlarla çete olmanın ötesine geçemediği halde bunu alternatif bir yapı olarak yoğurmakta ısrar ediyorlar.

İdlib’de üç askerin öldüğü son saldırıya verdikleri yanıtta da Suriye siyasetini belirleyen önceliklerin değişmediğini görüyoruz. Cihatçılar saldırdı ama Türkiye Kürt bölgelerini vurarak yanıt verdi. Kafalarındaki anti-Kürt koridorunu tamamlama ısrarından vazgeçmiş değiller.

Biden’ı kazanmak için Ukrayna, Polonya ve Kafkasya’da Rusya’yı kızdıracak çok sayıda hamle yaptılar ve Ruslar da bunun yanıtını İdlib’den veriyor.

Ruslar bir süredir güneyde Dera’da işleri yoluna koymakta meşguldüler. Bu cephe İsrail’le bağlantılı. Ruslar İsrail’e İran ve Hizbullah’ın bölgeye yaklaşmayacağı güvencesi verdi, Biden-Putin görüşmesinden beri devam eden Amerikan-Rus diyalogu da bunun bir tarafında.

Dera’da sağladıkları mutabakatla sükûneti yakalarlarsa 2020’de M-5 yolunun Suriye’nin kontrolüne geçmesine sağlayan operasyonun bu sefer M-4 yolu için tekrarlanması muhtemel.

Olası kızışma halinde yine bir Putin-Erdoğan zirvesi kaçınılmaz hale gelebilir. Bu zirveler genelde Erdoğan’ın geri adım attığı metinlerle sonuçlanıyor.

Ruslar ABD’lilerle yürüttükleri pazarlıklarda bir sonuca varırsa İdlib’de Türkiye’yi gözeten Rus tavrı hızlıca değişir. Türkiye, Suriye’de tuttuğu toprakları ilhak etmişçesine hareket ediyor ama koşulların değişmesine bağlı olarak hızla çekilmek zorunda kalabilir.

Biden yönetimi ya da AB ortaklarının Erdoğan’la çalışması, izlenen siyasetin başarısı olarak görülemez. Rusya ile ABD’yi, ABD’yle Rusya’yı dengeleyen siyaset top çevirme limitlerini tüketti.

Artık Erdoğan her tarafa taviz veren bir lider pozisyonuyla ilişkilerini koruyor. Geri adım atmaya hazır hale gelmiş bir liderle ABD de çalışır AB de çalışır. Türkiye güç gösteren ama her seferinde hedefinin gerisine düşen bir seyir izledi. Dengelere oynayan bu siyaset sürdürülebilirliğini çoktan yitirdi.

Artı Gerçek / 15.09.21