Keyfi uygulamalar ve Kod-29 ile işten atılan işçiler, sürdürdükleri direnişlerini 1 Mayıs meydanlarına taşırmaya hazırlanıyor.
Türkiye'de on binlerce işçi bu yıl da 1 Mayıs’ı işsiz karşılıyor. Derinleşen ekonomik kriz ile işsizlik her geçen gün artarken, pandemi ile birlikte adeta "işsizler ordusu" oluştu. İktidar salgında işten çıkarmayı yasaklasa da Kod-29 gibi bir istisna ile işverenin elini güçlendirerek, yeni bir soruna imza attı. Kod-29 ile yüzbinlerce işçi işten çıkarılırken, hiçbir hak da talep edemez duruma geldi. Haksız işten atılmalara karşı fabrika önlerinde ve alanlarda direnen işçiler, 1 Mayıs’ta “Kod-29 iptal edilsin işçilerin işleri iade edilsin” talebi ile alanlara çıkıyor.
'Korkularını büyüteceğiz'
Hakları gasp edilmiş işçiler nezdinde 1 Mayıs’ın ayrı bir yerde durduğunu söyleyen Sinbo direnişçisi Dilbent Türker, 1 Mayıs’ta en insani talepleri haykıracaklarını dile getirdi. 1 Mayıs’a, “Tam kapanma ve tüm çalışanlara ücretli izin verilmesi. Kod-29’un kaldırılması ve sendikal faaliyete dönük saldırıların son bulması” talepleriyle gideceklerinin altını çizen Türker, 1 Mayıs’ın “ölüm ve işsizlik” ikileminde bırakılan işçilerin öfkesinin meydanlara taşacağı bir gün olması gerektiğini söyledi.
İktidarın ve işverenlerin işçilerden korktuklarını ve bu korkuyu büyüteceklerini ifade eden Türker, “Sermaye ile uzlaşılmayacağını salgın sürecinde gördük. Haklarımız ve geleceğimiz için mücadele etmeliyiz. 1 Mayıs’ta işçileri meydanlara davet ediyorum” şeklinde konuştu.
Salgın için önlem alınmıyor
1 Mayıs’ın birlik ve mücadele günü olduğunu ifade eden SML etiket direnişçisi Seçil Arı da, salgın birlikte çıkan yasalarla işçilerin haklarının elinden alınmaya çalışıldığını ve iktidarın işçileri açlığa mahkum ettiğini dile getirdi. İşçilerin her gün virüsten hayatını kaybettiğini ve bunun için önlemin alınmadığını söyleyen Arı, yasakların ise işçilerin direnişlerini bitirmek için alındığını söyledi.
1 ay sonra salgın bitecek mi?
Keyfi yasakları tanımayarak 1 Mayıs’ta alanlarda olacaklarının altını çizen Arı, “Bugün sessiz kalırsak bunun için mücadele etmezsek tüm kazandığımız haklarımızı elimizden alacaklar. Ülke genelinde 1 aylık yasaklamalar geldi. Direnişçilere, ‘şimdi gidin 1 ay sonra gelin’ diyorlar. Bir ay sonra pandemi bitecek mi? Bu yasaklar sadece herkes biat etsin diyedir. Haksızlığa hukuksuzluğa karşı 1 Mayıs’ta alanlarda olacağız” diye konuştu.
İş ve gelir güvencesi
1 Mayıs’ın, “Buradayız dediğimiz, artık ne istediğimizi değil bundan böyle ne yapamayacaklarını egemenlere, sermayeye, politikacılara ilan edeceğimiz gün” olduğunu ifade eden TUR ASSIST direnişçisi Mesut Toprak, “Kod-29’un iptali, ücretsiz izin uygulamasına son verilmesi” gibi taleplerle 1 Mayıs’a gideceklerini vurguladı.
Kod-29 ile işçilerin fişlendiğini ifade eden Toprak, işverenlerin mahkeme gibi yargılama yaparak işçileri açlığa ve intihara sürüklediğini söyledi. Toprak, “Gittikçe büyüyen ve kalıcılaşan işsizliğe de dikkat çekerek iş ve gelir güvencesi talep ediyorum. İşçi sınıfının inşa ettiği kent meydanlarının yine işçilere yasaklanmasını meşru görmüyorum” diye belirtti.
'Yasakları kınıyorum'
Direnişte geçen 3’üncü 1 Mayısları olduğunu anımsatan Cargill direnişçisi Faik Kutlu, “1 Mayıs’a direniş altında girmek yalnız olmadığını seninle binlerin kalbinin attığını hissettiriyor” dedi. 1 Mayıs’a giderken başlıca talebinin kod-29’un yasaklanması ve ücretsiz izinlerin kaldırılması olduğunu söyleyen Kutlu, “1 Mayıs’a gelen yasakları kınıyorum. İşçilerin halk sağlığı için 1 Mayıs’ı evlerde kutlama çağrısını doğru buluyorum. Ailemizle kalarak, çocuklarımıza 1 Mayıs’ın önemi anlatmayız” ifadelerini kullandı.
Taksim’e direnmeye
Geçen 1 Mayıs’lar da çalışmaya zorlandıklarını ve bu durumu mesai olarak gördüklerini hatırlatan Migros depo direnişçisi Sevim Göneş, “Şimdi direnen bir işçi olarak bu durumu mesai olarak görülmemesi gerektiğini öğrendik. Geçen senelere göre bilinçlendik. 1 Mayıs’ı işçilerin birleşerek patronlara kafa tuttuğu gün olarak görüyorum” dedi.
Bir direnişçi kadın işçi olarak başlıca talebinin “eşit işe eşit ücret almak” ve “Kod 29’un kaldırılması” olduğunu vurgulayan Göneş, “1 Mayıs gibi bir günde yasakları tanımıyoruz. Bu yasaklar bizi düşünen yasaklar değil. Bizi düşünüyorlarsa 110 gündür meydanlarda bağırıyoruz neden depolarda, iş yerlerinde korona önlemi alınmıyor. Yasaklar keyfidir tanımıyoruz. Bütün işçiler işyerlerinden çıkarak Taksim’e direnmeye gelmeliler” diye konuştu.
İşçiler alanlara çıkmalı
“Çalınan haklarımızı geri almak ve işe iade” gibi taleplerle 1 Mayıs’a gittiklerini ifade eden Bayrampaşa Belediyesi direnişçisi Selahattin Guda ise, “Direnişe hep birlikte omuz vererek haklarımızı geri alacağız. Sadece Kod 29 ile işten atılanlar değil bütün işçiler 1 Mayıs’ta alanlara çıkmalıdır” şeklinde konuştu.
Kadir Güney- Mezopotamya Ajansı / 29.04.21