Pazar akşamı, Dnipro'da kapatılan Zaporijya nükleer enerji santralinde birkaç patlama oldu ve ardından yangın çıktı. Olay, pazartesi günü santralde bulunan Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) izleme misyonundan gelen bir durum raporuna göre gerçekleşti. Özellikle soğutma kulelerinden birinin yakınında meydana gelen patlamalara atıfta bulunulması, Rusya'nın Ukrayna'nın nükleer santrale ya da komşu Energodar kasabasına bir ya da daha fazla insansız hava aracıyla ateş açtığı iddiasını destekler gibi görünüyor. Kiev, başlangıçta Rusya'yı patlamalara neden olmakla suçladı; daha sonra Rus askerlerinin santral sahasında eski araba lastiklerini yaktığı söylendi.
Doğrudan -artık eski- Kakhovka rezervuarının üzerinde bulunan nükleer santral Avrupa'nın en büyüğüdür. Santral Mart 2022'de Rus birlikleri tarafından ele geçirilmiş ve Ukrayna'nın sık sık düzenlediği saldırılar nedeniyle 2022 sonunda kapatılmıştı. Ancak yakıt elemanlarının hala soğutulması gerekiyor. UAEA'ya göre, şüpheli saldırıya rağmen santral çevresindeki radyasyon durumu değişmedi.
Asıl soru, Kiev'in bu eylemle neyi amaçlamış olabileceğidir. İngiliz Times ve Economist gazetelerinde hafta sonu Ukrayna'nın Rusya'nın Kursk bölgesini işgaliyle ilgili çıkan makaleler bu konuda ipuçları veriyor. Bir makaleye göre, Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’nin, Ukrayna'nın Rusya'ya karşı savaşı kaybettiğine dair dünya genelinde artan izlenimi ortadan kaldırmak için generallerinin tavsiyelerine karşı çıkarak bu kararı bizzat aldığı söyleniyor. Zelenskiy’nin en güçlü tugaylarından bazılarını Donbass'ta baskı altındaki cepheden geri çekmesinin nedeni de bu. Times bu kararı Zelenski’nin bugüne kadar aldığı en riskli karar olarak nitelendirdi. Pazartesi günü Alman hükümeti de "görünüşe göre çok gizli ve geri bildirimsiz hazırlanmış bir operasyondan" bahsetti. Economist ayrıca Ukraynalı subayların, Rusya'nın Ukrayna'nın tuzağına düşmediğini; gerçekten de Kharkiv yakınlarındaki ve Donbass’taki cephelerden Kursk'a asker çektiğini, ancak Kiev'in beklediğinden çok daha az sayıda asker çektiğini söylediklerini aktardı. Yaralı Ukraynalı askerlerin İngiliz muhabire yaptığı açıklamalar da Rusya'nın insansız hava araçları ve elektronik savaşta üstünlüğünü yeniden kazanmaya başladığını gösteriyor.
Rusya-Ukrayna sınır bölgesindeki durum hakkında hala çok az doğrudan bilgi var. İşgalin üzerinden bir hafta geçmeden Ukrayna birliklerinin yaklaşık on kilometre derinliğinde bir sınır şeridine yerleştiği ve buradan motosiklet ve atv'lerle donatılmış küçük savaş gruplarıyla sınırın 40 kilometre gerisine kadar Rus topraklarına saldırılar düzenlediği anlaşılıyor. Kursk Vali Vekili Alexei Smirnov, pazartesi günü Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı görüşmede, bölgesindeki yaklaşık 120.000 kişinin tahliye edildiğini ve 28 köyün Ukrayna'nın elinde olduğunu açıkladı. Tahliye edilen bölgeler arasında Kursk nükleer santraline yakın iki bölge de bulunuyor. Aynı gün, güneyde Kursk bölgesiyle sınırı olan Belgorod bölgesinin valisi de bir tahliye emri yayınladı. Devlet haber ajansı TASS, sadece bir sınır bölgesinden 11.000 kişinin güvenli bir yere getirildiğini bildirdi.
Reinhard Lauterbach- Junge Welt / 12.8.2024