EYT’li işçiden mektup…

EYT bütün işçilerin sorunudur, sendikalar göreve!

“Bizler, ne zaman ki uysal köle olmaktan vazgeçer, insanlık dışı çalışma koşullarını reddedersek, işte o zaman yaşamlarımızda olumlu değişikleri görebiliriz...”

  • Mücadele postası
  • |
  • Güncel
  • |
  • 15 Haziran 2022
  • 19:45
ikon

Gasp edilen emeklilik hakkıma sahip çıkmak için EYT saflarında mücadele veriyorum. Yıllardır tekstil sektöründe çalıştım. Kölelik koşullarının en azgınıyla karşılaştım. İstedikleri sayıyı çıkartmadığımızda ücretsiz olarak bizi mesaiye bırakıyorlardı. Ücretlerimize bir kez zam yapıldığını gördüm. Zam istediğimizde “Çalışıyor musunuz da zam istiyorsunuz? Dışarda işsiz insan çok! Kapı orada işinize geliyorsa” diyorlardı. Sabah girişimiz belli, akşam çıkışımız belli değildi. Mesaisinin mesaisi üç vardiya kalıyorduk. Servislerin önünü kesip bizi tekrar indirdikleri oluyordu “ürün yetişmedi çalış” diyorlardı. Öyle bir sistemleri vardı ki; az insanla çok iş dayatıyorlardı. Beş kişinin yapacağı bir işi bir kişiye yüklüyorlardı. Bizi at gibi koşturarak insanlıktan çıkarmışlardı. Bu anlattıklarım yaşadıklarımızın birkaç örneği sadece.  İş yerinde Öz İplik-İş Sendikası yetkiliydi. Sendikayı müşteriler istediği için patron kendisi getirmişti. Bizler ne olduğunu anlamadan sendikaya üye olmuştuk. Sendika bir tabeladan ibaret kaldı. Önceki haklarımız neyse üstüne bir şey eklenmedi. Sendika önemli günlerde dağıtılan hediyelerden ibaretti.

Bunca yıl yukarıda anlattığım fabrikada ömrümü tükettim ve primim doldu. Ama halen emekli olamadım. Artık bir EYT’liyim. Emeklilikte Yaşa Takılanlar olarak, ki benim gibi milyonlarca işçi var. Böylesi toplumsal bir soruna sendikaların çok duyarsız kaldığını belirtmek istiyorum. İşçi sınıfının bütününü kesen bu sorun karşısında bu kadar edilgen kalmaları, kendilerinin dışında görmeleri anlaşılır şey değildir. 4447 sayılı kanunun iptalini istiyoruz, bu kanun iptal edilirse işçilerde emeklilik için yaş hattının kalkması olacaktır. EYT, sadece primi dolmuş yaşı bekleyenlerin sorunu değildir. Emekliliği gelmiş ama halen çalışmakta olan EYT’li işçiler olarak, bu hakkımızı işyerlerinin üretim alanlarına taşırsak kazanabiliriz ancak. Bunun için mevcut sendikalara çok görev düşüyor aslında. Benim çalıştığım işyerindeki sorunları birçok fabrikada yaşandığını biliyorum. Bundan dolayı gasp edilen bu hakkımız için işyerlerinde “insan kaynakları müdürü” gibi çalışan sendikacılardan beklemek nafile bir çaba olacaktır. Bizler, ne zaman ki uysal köle olmaktan vazgeçer, insanlık dışı çalışma koşullarını reddedersek, işte o zaman yaşamlarımızda olumlu değişikleri görebiliriz.

İşçiler davasına sahip çıkmalı!

Trakya’dan bir EYT’li