Çürüyen kapitalizm çürütmeye devam ediyor
Geçtiğimiz hafta İsrail’in sahil şehri Eilat’ta 16 yaşındaki bir kız çocuğunun 30 kişinin toplu tecavüzüne uğradığı haberi yangın topu gibi düştü gündeme. Times of Israel gazetesi, otel odasına götürüldüğü söylenen kız çocuğu sıraya girmiş erkelerin tecavüzüne uğrarken, bazı zanlıların bu olayı cep telefonuyla kaydettiğini belirtti. Olayla ilgili 27 yaşında iki şüpheli yakalandı. Yaşananları görüntülediği ileri sürülen bir zanlı, kız çocuğuyla “rızasıyla birlikte olduğunu” iddia etti.
Olay ülkede şok dalgası yaratırken, kız çocuğuna destek için perşembe akşamı İsrail genelinde 30 merkezde protestolar gerçekleşti. Protestolara binlerce kişi katıldı. Başbakan Netanyahu ve bazı bakanlar ülkenin gündemine oturan toplu tecavüz olayı ile ilgili açıklamalarında, her zaman yaptıkları gibi, duydukları üzüntüden, “suçluların bir an önce yakalanması”ndan söz ettiler. Times of Israel, geçen yıl sonunda paylaşılan bir analize göre ülkede 10 tecavüz vakasından 9’unun savcılar tarafından herhangi bir ceza verilmeden kapandığını aktardı.
Çocuğa yönelik şiddet ve cinsel saldırı münferit bir olay olmadığı gibi İsrail’e özgün bir sorun da değildir. Araştırmalar, Türkiye’de din istismarcısı AKP döneminde artan cinsel tacize uğrayan çocukların oranının %25’lerde seyrettiğini ve Türkiye’nin bu konuda dünyada üçüncü sırada yer aldığını gösteriyor. Adliyelerdeki 4 tecavüz davasından biri çocuklarla ilgili. 2016’da evlenen her 100 kişiden 18’i çocuk.
Dünyanın en ileri kapitalist ülkelerinde dahi toplumun en savunmasız bireyleri olan çocuklara yönelik şiddet ve cinsel saldırı inanılmaz boyutlarda. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tahminlerine göre dünya genelinde kız çocukların yüzde 20’si, erkek çocukların yüzde 10’u çocukluk döneminde cinsel ilişkiye zorlanmakta ya da diğer cinsel şiddet türlerine maruz kalmaktadır. Ve yine dünyada her yıl 40 milyon çocuk tacize uğruyor. Keza dünyada seks endüstrisinin elinde bulunan çocuk sayısı 2 milyon.
Dünyada son 4 yılda çocuklara yönelik taciz veya şiddet uygulamaları yüzde 90 arttı. Tecavüzcülerin yüzde 5’i ortaya çıkarılırken, yüzde 95’i gizli kaldı.
Çocuklar sadece gerçek hayatta değil, internette de şiddet ve cinsel istismara uğruyorlar. Bunun en son örneği Almanya’nın Bergisch Gladbach kentinde yaşandı. Bir adamın küçük kızına cinsel istismarda bulunmasının ve bu sırada çektiği görüntüleri internete yüklemesinin ardından, Ekim 2019’da bir soruşturma başlatılmıştı. Yetkililer, çocuklara cinsel istismar fotoğraf ve görüntülerinin paylaşıldığı, insanların kendi çocuklarını istismar etmek için birbirleriyle iletişim kurdukları, buluşma ayarladıkları sohbet odalarına ve forumlara ulaştılar. Soruşturma makamlarınca, bu platformlar üzerinde şu ana kadar 30 binden fazla IP adresi tespit edildi.
Bu olgu yeni değil. Almanya’da 2017 yılında da Elysium adlı internet platformu ortaya çıkartılmıştı. Tüm dünyada 110 bin kullanıcının dahil olduğu platformda çocuk pornografisi (özünde ise çocuklara işkence görüntüleri) paylaşılıyordu.
Kapitalizmin çürümüşlüğünü ve kokuşmuşluğunu iyice ortalığa saçan koronavirüs salgını döneminde tablo daha da ağırlaştı. Avrupa Polis Teşkilatı Europol’un raporunda Covid-19 salgını döneminde sokağa çıkma yasağı ilan edilen mart ve nisan aylarında, çocuklara çevrimiçi cinsel saldırı şikayetleri, mart ayı sonunda 10 kat artarak, 1 milyonu buldu. Nisan ayında, sadece İngiltere’de, 9 milyon çocuk pornosu sitesine ziyaret girişimi engellendi.
İstismarın bu boyutu ile dünya genelinde mücadele ediliyor olsa da dünyada her yıl yaklaşık 40 milyon çocuğun istismara maruz kalıyor olması, sorunun korkunç boyutlarını gözler önüne seriyor.
Kapitalizm çürüyor ve beraberinde tüm toplumu da çürütüyor. Bu çürümüşlüğün vardığı boyut toplumun en savunmasız kesimlerine, çocuklara ve kadınlara yönelik taciz, tecavüz ve şiddet vakalarında yaşanan artışla kendini gösteriyor.
Dünyaya egemen kapitalist sistemin çok yönlü krizi ekonomik, sosyal ve kültürel alanda derinleşerek sürerken, bunun sonuçları olarak yaşanan ekonomik çöküntü, emperyalist savaşlar ve anti-demokratik uygulamalarla sistem her alanda şiddet üretiyor. Aynı zamanda tüm toplumu yozlaştırıyor, çürütüyor. Şiddet eğilimiyle birlikte toplumların ruh ve akıl sağlığı giderek bozuluyor ve dehşet verici olaylar yaşanıyor.
Sömürü ve katliamla kendini var eden kapitalist sistem çocukların istismar edilmesinin en büyük sebebidir. Ancak tüm kötülüklerin temelinde yatan bu kapitalist sistem ortadan kaldırıldığındadır ki çocuklar sömürünün, şiddetin, taciz ve istismarın olmadığı bir toplumda çocukluklarını özgürce yaşayabileceklerdir.