YEP balonu işsizlikte erken patladı

İşsizlik kapitalizme özgü bir olgudur. Kapitalizmde sermayenin daha çok kâr etmesi için işsizler ordusu sürekli büyür, genişler. Kriz koşullarında işsizler ordusunun büyümesi daha da hızlanır. Özcesi damat Albayrak işsizlik azalacak derken yalan söyleyerek balon şişirmiş ve bu balon TÜİK verileriyle bile erkenden patlamıştır.

  • Haber
  • |
  • Sınıf
  • |
  • 21 Şubat 2019
  • 06:43

Damat Albayrak 20 Eylül 2018’de açıkladığı Yeni Ekonomi Planı’nda (YEP) hemen her konuda pembe tablolar çizmişti. Albayrak’ın açıkladığı planda işsizlikle ilgili hayaller de yer almış, işsizliğin 2019’da artacağı, ancak 2020 sonrasında azalış sağlanmaya başlanacağı söylenmişti. Albayrak, ‘işsizliğin 2018’de %11,3, 2019’da %12,1, 2020 sonunda %11,9 olmasının beklendiğini’ müjdelemişti.

Ne var ki Albayrak’ın ‘müjdelediği’ işsizlik verileri balonu çok erken patladı. Ekonomik tabloları mümkün olduğunca pembeleştiren TÜİK Şubat ortalarında Kasım 2018 işsizlik verilerini bir önceki yıla kıyaslayarak açıkladı. TÜİK’in açıkladığı Kasım 2018 işgücü istatistiklerine göre, işsizlik oranı bir önceki yıla kıyasla 2 puanlık artışla yüzde 12,3’e yükseldi, işsiz sayısı 706 bin kişi artışla 3 milyon 981 bine çıktı. Tarım dışı işsizlik oranı da 2,1 puan artarak yüzde 14,3’e çıkarken, genç nüfusta işsizlik oranı 4,3 puan arttı ve yüzde 23,6’ya yükseldi.

Eylül ayında 2018 için yüzde 11,3 diye ifade edilen işsizlik oranı Kasım ayında yüzde 12,3 olarak gerçekleşmiş oldu. Üstelik tabloyu pembeleştirmeye çalışan TÜİK’in dar tanımlı işsizlik verilerine göre…

TÜİK dar tanımlı işsizlik verilerine göre Ocak 2019’da yaklaşık 4 milyon işsiz var derken, DİSK-AR geniş tanımlı işsizlik verilerinde işsiz sayısının yaklaşık 7 milyon olduğunu açıkladı. 

Krizin işçilere fatura edilmesinin yolu: İşten atma

Damat Albayrak Yeni Ekonomi Planı’nı açıklarken eski yalanları sıralamıştı. Oysa derinleşen kriz koşullarında işsizliğin azalmayacağını, artacağını biliyordu.

Zira krizi işçi ve emekçilere fatura etmenin başlıca yollarından biridir, işten atma saldırısı. Daralan pazar olgusuyla birlikte fabrikadaki üretim düşme eğiliminde olur. Bu durumda sermaye sınıfı ilkin fabrikadan işçi çıkararak, işten çıkarmadığı işçileri yine azami düzeyde, hatta işsizlik sopasıyla daha fazla sömürmeye devam eder. İkincisi ise daralan pazar atölyelerin, hatta küçük fabrikaların kapanmasına, kapanmasa dahi üretimi bir süreliğine de olsa durdurmasına yol açar. Bunun sonucu da işsizliktir.

İşsizlik kapitalizme özgü bir olgudur. Kapitalizmde sermayenin daha çok kâr etmesi için işsizler ordusu sürekli büyür, genişler. Kriz koşullarında işsizler ordusunun büyümesi daha da hızlanır. Özcesi damat Albayrak işsizlik azalacak derken yalan söyleyerek balon şişirmiş ve bu balon TÜİK verileriyle bile erkenden patlamıştır.

Örgütsüz işçiler silahsız işsizler ordusunun potansiyel üyesidir

Sermaye partisi olarak AKP sermayenin bekası için çalışır. İşçi ve emekçilere saldırıda diğer düzen partilerinden birkaç adım önde olan AKP, damat Albayrak’ın 2018 Eylül’ünde söylediği ‘işsizlik azalacak’ türü balonlarla işçi ve emekçilerin gözünü kapamaya çalışmıştır.

İşsizler ordusu büyüyor ama silahsız, yani örgütsüz şekilde. İşçi sınıfı örgütlü olsa, kapitalistler toplu işçi kıyımları bir yana, bir tek işçiyi bile işten çıkaramazlar. Örneğin Greif Direnişi başlamadan kısa bir süre önce Greif’ten bir işçi çıkarılmıştı. Greif işçileri üretimi durdurarak çıkarılan işçiyi işe geri aldırdılar.

İşçi sınıfı örgütlüyken sermayenin balonlarına değil, kendi gücüne inanır ve kazanır. Örgütsüzse yalanlara, balonlara kolayca inanır ve büyüyen işsizler ordusunun çaresiz bir üyesine dönüşür.