Metal İşçileri Birliği: “Kazana kadar grev”
150 bin metal işçisini ilgilendiren MESS Grup TİS sürecinde kritik aşamaya gelindi. Uzlaşmazlık zaptı tutulan sözleşmede, metal fabrikalarında eylemler yapılmaya başladı. Birleşik Metal-İş Sendikası konuyla ilgili yaptığı temsilciler kuruluna ilişkin yayınladığı sonuç bildirgesinde keskin söylemler kullanmasına rağmen, yine her dönem yaptığı eylem pratiklerini aşmayan eylemsel süreç örgütlüyor. Türk Metal ise, 2015 Metal Fırtınası’ndan korkuları dinmemiş olacak ki, fabrikalarda ve kent meydanlarında göstermelik eylemler yaparak metal işçisinin öfkesinden kendilerini korumaya ve yaşanacak bir fırtınada kendilerini aklamaya çalışıyor. Çelik-İş de “ceset” olmaya devam ediyor.
Bu süreci değerlendiren Metal İşçileri Birliği, Trakya Bölgesi’nde metal işçilerini özne olmaya çağırdı ve “Kazanana kadar grev!” dedi. Yaptığı afiş faaliyetinde, “Bir an önce işçiler yan yana gelmeye başarmalı ve komiteler kurmalıdır. Türk Metal’e güvensizlikler olmasına rağmen eylemlerde inisiyatif ele alınmalı ve süreç temsilcilere terk edilmemelidir” ifadelerine yer verildi.
Ayrıca Metal İşçileri Birliği’nin “İnsanca yaşamaya yeten ücret, insanca çalışma koşulları ve emeklilik hakkımız için genel grev, genel direniş!” başlıklı bildirisi sabah işe gidiş saatinde tüm işçilere ulaştırıldı.
Bildiride şu ifadeler kullanıldı:
“İçinden geçmekte olduğumuz günler sermaye sınıfının topyekûn saldırı hazırlığı içinde olduğu bir dönemdir. Bir yanda 7 milyon işçiyi ilgilendiren asgari ücret görüşmelerinde yoksulluk dayatılıyor, bir yanda 150 bin metal işçisini ilgilendiren sözleşme sürecinde kölelik dayatılıyor. Bir yanda 6 milyon işçinin emeklilik hakkı gasp edilirken milyonlarcası ise mezarda emekliliğe mahkûm ediliyor.’ Gün bekleme, göstermelik eylemlere vakit kaybetme günü değil. Gün topyekûn saldırılara karşı genel grevi birleşik mücadeleyi örgütleme günüdür!”
Devrimci Tekstil İşçileri Sendikası’ndan çağrı
Asgari ücret konusunda “orta oyunu” dönemindeyiz. Komisyon bileşenleri işçileri sefalet zammına hazırlarken, Devrimci Tekstil İşçileri Sendikası (DEV TEKSTİL) işçilerin bulunduğu geçiş güzergâhlarında yaptığı afiş faaliyetiyle orta oyununu teşhir etti ve işçileri insanca yaşayabilecek ücret için mücadeleye çağırdı.
Ayrıca, yürüttüğü örgütleme faaliyetinde afiş çalışmasının yanında, “Krizin faturasını ödemeyi reddediyoruz! DEV TEKSTİL’li ol güçlü ol!” şiarıyla hafta boyu çeşitli servis güzergâhlarında bildiri dağıtımı gerçekleştirdi.
Bildiride şu ifadeler kullanıldı:
“İçinde bulunduğumuz kötü atmosferden kurtulmak bizim elimizdedir. Öncelik adım olarak bizi yalanlarla uyutmaya çalışarak sefahat sürenlerin farkına varıp, koşullarımızı düzeltmek için harekete geçmeliyiz. Sırtımızdan asalak gibi geçinen patronların biz işçilere sunduğu sefalet koşullarına “artık dur” demeliyiz. Yanımızdaki sınıf kardeşimize güvenerek tek yumruk olduğumuz zaman önümüzde hiçbir güç duramayacağını bilmeliyiz.
Bu gidişata dur demek için ve saldırıları bertaraf edebilmek için, fabrikalarımızda bir araya gelelim, örgütlenelim. Kendi işyeri komitelerini kuralım. Sendikalar biz işçilerin birleşme ve örgütlenme merkezidir. Devrimci Tekstil İşçileri Sendikası ise, tekstil işçilerinin gerçek sendikasıdır. İşçilerin öz gücüne dayanarak örgütlenmeyi esas alır. O nedenle işçilerin tabandan birliğini savunan DEV TEKSTİL’e üye olun, saldırılara boyun eğmeyin.”
Kızıl Bayrak / Trakya