Tez Koop-İş’ten “hızlandırılmış” genel kurul

Tez Koop-İş Sendikası 11. Genel Kurulu’nun ilk günü düzen partileri temsilcilerinin ve sendika yöneticilerinin konuşmaları dışında, delegelere söz hakkı verilmeden, raporların okunması haricinde tek bir konuşma yapılmadan sona erdi.

  • Haber
  • |
  • Sınıf
  • |
  • 23 Mart 2019
  • 22:19

Türk-İş’e bağlı Tez Koop-İş Sendikası Genel Kurulu Ankara’da Anadolu Downtown Hotel’de gerçekleşiyor. Bugün başlayan ve yarın devam edecek genel kurulda tek bir delege söz alıp konuşmazken kürsü Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun oldu.

Genel kurul, sabah 10.00’da divan kurulunun oylanması ile başladı. Divan kurulu başkanlığına Türk Metal çetesi şefi Pevrul Kavlak seçildi. Kavlak, divan kurulu başkanı olarak gerçekleştirdiği açılış konuşmasında kıdem tazminatı tartışmalarına değinerek “Kıdem tazminatı konusunda Türk-İş’in tavrı çok net, bizim kırmızı çizgimizdir ve grev sebebidir” dedi. Kavlak, ayrıca vergi adaletinin sağlanması konusundaki taleplerini hatırlatarak, "Ocak ayında aldığımız ücreti, aralık ayında da almak istiyoruz. Adil bir vergi düzeni talep ediyoruz. Geçtiğimiz aylarda kavga ettikleri için mahkemeye düşen, aylık gelirlerini 100 binlerce lira olarak açıklayan o topçuyla, popçuyu hatırlıyorsunuz değil mi? İşte biz onlardan bile fazla vergi veriyoruz." dedi.

Genel kurulda siyasi geçit töreni

Temel Karamollaoğlu ve Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte çok sayıda milletvekilinin de katıldığı genel kurulda ilk olarak konuk konuşmaları bölümünde SP ve CHP Genel Başkanları ile İYİ Parti Ankara milletvekili konuştu.

Mahalli bir seçime gidildiğini anımsatan Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, “Bu seçim, iktidar tarafından genel seçim kadar önemseniyor. Çünkü burada eğer bir oy kaybı meydana gelirse, iktidardaki parti yönünden, bu onlar için artık toplum nezdinde itibar kaybettiklerinin somut bir işareti olacak. Bundan dolayı endişeliler ama bunu bir beka meselesiyle özdeşleştirmeye kalkmaları sıkıntı verici” diye konuştu.

Kemal Kılıçdaroğlu ise sendikaların hak ve demokrasi mücadelesi konusunda daha aktif rol alması gerektiğini söyledi. “Sizler hak talebinde bulunduğunuz sürece bu ülkede demokrasi olur. Çalışmak, üretmek demek başkasına el avuç açmamak demektir. Emeğiniz çok değerlidir ve ülkeyi yönetenler bu değerin farkında değildir. Borç alarak ülke yönetilmez, borç alırsanız emir alırsınız” diyen Kılıçdaroğlu, taşeronluk sistemini kaldıranın ise kendileri olduğunu iddia etti. İlk olarak CHP Genel Merkezi’nde çalışan işçilerin kadroya geçirilerek sendika hakkının sağlandığını söyleyen Kılıçdaroğlu bu geçiş sürecinde işçilerin kıdem tazminatını nasıl gasp ettiklerini ise anlatmadı.

Özdemiroğlu’ndan Türk-İş’te ayrımcılık vurgusu

Tez Koop-İş Sendikası Genel Başkanı Haydar Özdemiroğlu ise konuşmasına taşerondan kadroya geçiş sürecinde yaşananları eleştirerek başladı. Bir gecede KHK ile yapılan düzenlemeyi eleştiren Özdemiroğlu “En büyük konfederasyon olan Türk-İş’e bile sorulmadan kadro verildi. Bizim bile basınla birlikte haberimiz oldu” dedi.

Asgari ücretin belirlenme sürecinde Türk-İş başkanının Fransa’yı örnek göstermesi nedeni ile eleştirildiğini, Tez Koop-İş olarak Türk-İş’e sahip çıkma çağrısı yaptıklarını, Binali Yıldırım’ın ziyareti ile kendi girişimlerinin boşa düştüğünü söyledi, “Türk İş’e sahip çıkması gereken bizdik. Türk İş Başkanlar Kurulu idi. Eğer biz Başkanlar Kurulu’nu toplayıp okkalı bir açıklama yapsaydık genel başkanımıza da sahip çıkmış oldurduk. Türk-İş’imize de sahip çıkmış olurduk!” dedi. “Biz sokağa çağırdığımızda anarşi, başkası çağırdığında demokrasi oluyor. Yok öyle bir şey. Biz her zaman mücadelemizi sokakta verdik, vermeye de devam edeceğiz!” dedi.

TÜMTİS’in örgütlenme çalışmaları sırasında sendikacıların çete kurma suçlaması ile yargılanıp ceza almasına değinen Özdemiroğlu, “Eğer Almanya’dan Merkel gelip Deniz Yücel’i elinden tutup çıkartıyor, Trump Rahip Brunson’u çıkartıyorsa, Türk-İş Başkanı da gücünü göstermeli, Nurettin Kılıçdoğan’ı elinden tutup özgürlüğüne kavuşturmalıdır!” dedi.

Türk-İş içinde ayrımcılık yaşandığına dair eleştirilerini dile getiren Özdemiroğlu’nun sloganı salondan “Türk-İş’te ayrım istemiyoruz!” sloganı ile karşılandı.

Tank Palet’in özelleştirilmesine değinen Özdemiroğlu, “Ülkenin silahını yapan bir şirketin yabancı bir şirkete verileceğini 20 yıl önce kimse düşünemezdi!” dedi.

Özdemiroğlu’nun konuşmasının ardından genel kurul çalışmaları kapsamında oluşturulacak komisyonlar için verilen önergeler okundu ve yemek arasına geçildi.

Komisyon raporları okundu

Yemek arasının ardından genel kurulun ikinci bölümü komisyon raporlarının okunması ile başladı. Yemek arasının hemen öncesinde belirlenen komisyonlar “bir saat içinde” yaptıkları çalışma ile genel yönetim kurulunun dört yıllık çalışmasını akladılar, yeni dönem politikaları benimseyecek kararları oluşturdular.

İbretlik bir durum olarak, genel kurul süresince genel başkan ve siyasi parti temsilcileri dışında delegelerin konuştuğu tek bölüm bu bölüm oldu. Bu bölümde de önden hazırlanmış raporlar tartışılmaya bile ihtiyaç duyulmadan oylandı.

Genel kurul toplantısının giderleri, genel kurul delegelerine verilecek harcırahlar önden hazırlanan raporlarla tartışılmadan oylandı.

Yine Kararlar Komisyonu’nun onlarca maddeden oluşan raporu da tek bir tartışma dahi yapılmadan oylandı.

Komisyon raporlarının ardından Çalışma Raporu da delegelere söz hakkı verilmeden oylandı.

Haydar Özdemiroğlu başkanlığında tek listenin aday olduğu Tez Koop-İş Sendikası 11. Genel Kurulu’nun ilk günü böylece delegelere söz hakkı verilmeden, raporların okunması dışında tek bir konuşma yapılmadan sona ermiş oldu.

Genel Kurul yarın yapılacak seçimlerin ardından sona erecek.

Kızıl Bayrak / Ankara