Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu-Araştırma Dairesi (DİSK-AR), 2019 yılına dair sendikalaşma araştırmasının sonuçlarını yayınladı. Araştırmada 16 milyon 254 bin işçinin yalnızca 1 milyon 859 bininin sendikalı olduğu belirtildi.
Kayıt dışı işçiler dahil edildiğinde fiili sendikalaşma oranının yüzde 11,4 olduğu belirtilen açıklamada işçilerin yüzde 93’ünün toplu iş sözleşmesi (TİS) kapsamı dışında olduğuna dikkat çekti.
Bakanlığın Ocak ayı verilerine göre 1 milyon 859 bin sendika üyesinin 727 bininin TİS kapsamında olmadığı belirtilen araştırmada, buna karşın TİS kapsamında olan işçilerin oranının Avusturya’da yüzde 98, Belçika’da yüzde 96, Yunanistan ve İsveç’te yüzde 90 olduğu aktarıldı. Türkiye’nin OECD ülkeleri arasında bu açıdan sonuncu olduğu da eklendi. 2013-2019 arasında 857 bin kişilik sendikalı artışının temel nedeninin taşeron işçilerinin sendikalaşmasının kolaylaştırılmış olması olduğu ifade edilen açıklamada, buna karşın bu işçilerin TİS haklarının kısıtlandığına dikkat çekildi. Yanı sıra bu sayının 517 bininin Hak-İş, 266 bininin Türk-İş, 71 bininin de DİSK üyesi olduğu aktarılarak, bu durumun Hak-İş’in iktidarca korunduğunu gösterdiği kaydedildi.
İnşaat, turizm ve büro işkolunun en düşük sendikalaşma oranına sahip olduğu belirtilen araştırmada en fazla sendikalaşma oranına sahip ilk üç işkolunun, genel işler, savunma ve güvenlik ve banka, finans ve sigorta olduğu ifade edildi.
Araştırmada işkollarına göre TİS kapsamına dair şunlar söylendi: “Toplu iş sözleşmesi kapsamının en düşük olduğu ilk üç işkolu sırasıyla turizm (yüzde 1,6), büro (yüzde 2,6) ve inşaattır (yüzde 2,8). Turizm işkolunda işçilerin yüzde 98,4’ü, büro ve ticaret, eğitim işkolunda işçilerin yüzde 97,4’ü ve inşaat işkolunda işçilerin yüzde 97,2’si toplu iş sözleşmesi kapsamı dışındadır. Sağlık, sosyal hizmetler, gazetecilik, tekstil işkolları da toplu iş sözleşmesi kapsamının düşük olduğu işkollarıdır. TİS kapsamının en yüksek olduğu işkolları ise banka ve finans, enerji ve genel işler kollarıdır.”
“Sendikalı kadın oranı az”
Kayıt dışı işçiler de dahil edildiğinde kadınların sendikalaşma oranının yüzde 6,7 olduğu belirtilen açıklamada, buna karşın toplam işçilerin yüzde 27,6’sının kadın olduğu ifade edildi. Yanı sıra, sendika üyelerinin yalnızca yüzde 19’unun kadınlardan oluştuğu da belirtilen araştırmada sendikalaşmanın en düşük olduğu 10 il de sırasıyla Antalya, Denizli, Yalova, Muğla, Mardin, Antep, İstanbul, Ordu, Şırnak ve Uşak olarak sıralandı. Sendikalaşmanın en yüksek olduğu iller, belediyeler dahil kamu işçiliğinin yüksek olduğu iller olurken bunlar Zonguldak, Kırşehir, Rize, Karabük, Kırıkkale, Kütahya olarak sıralandı.
Yüksek Hakem Kurulu tarafından bağıtlanan TİS’lerde artış olduğuna da değinilen araştırmada konuya dair şunlar söylendi: “Kamu taşeron işçilerinin sendikalaşmasından sonra artış gösteren Yüksek Hakem Kurulu tarafından bağıtlanan toplu sözleşmeler giderek artmaktadır. Kamu işveren sendikalarının kamu taşeron işçilerinin toplu pazarlıklarını yürütmekten kaçınması nedeniyle bu uyuşmazlıklar Yüksek Hakem Kurulu tarafından sonuçlandırıldı. 2011’de sadece 27 bin, 2012’de 20 bin, 2013’te 41 bin, 2014’te 14 bin ve 2015’te 35 bin işçiyi kapsayan toplu iş sözleşmelerini bağıtlayan Yüksek hakem Kurulu 2016’da büyük bir sıçramayla 182 bin, 2017’de ise 287 bin işçinin toplu iş sözleşmesi bağıtlandı.”
“AKP 193 bin işçinin grevini yasakladı”
Grev sayısında da düşüş olduğuna dikkat çekilen araştırmada “1984-1995 arasında yıllık ortalama greve katılan işçi sayısı 60 bin civarında iken, bu sayı 1995-2000 yılları arasında 9 bin civarına, 2000’lı yıllarda ise 5 bin civarına geriledi. 2003 yılında itibaren ise grevi ertelenen (yasaklanan) işçi sayısı 193 bin oldu” denildi.