İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi, AKP iktidarını yaptığı yönetmelik değişikliği ile iş yerlerindeki İSİG önlemlerinin uygulanmasında inisiyatifin patronlara verilmesine tepki gösterdi. İSİG Meclisi tarafından yapılan açıklamada Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hısarcıklıoğlu’nun 15 Mayıs’ta sarf ettiği “En çok şikâyet ettiğimiz konu olan, istihdam maliyetlerinin düşürülmesini sağladık. İş sağlığı ve güvenliği mevzuatı, KOBİ’lerimize büyük yükler getiriyordu, bunları kaldırttık” sözleri hatırlatılarak şunlar ifade edildi: “Konuşmanın ardından ‘İşyerlerinde İşveren veya İşveren Vekili Tarafından Yürütülecek İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetlerine İlişkin Yönetmelik’te değişiklik yaparak hükümetin işçi sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili politikalarının ve yasal düzenlemelerin işverenin ‘emri’ ile gerçekleştiğini bir kez daha doğruladı.”
Açıklamada yasa değişikliği az tehlikeli sınıfta yer alan iş yerlerinde yürütülen işçi sağlığı ve iş güvenliği hizmetlerinin patron veya vekili tarafından yürütülmesinin kapsamının genişletildiği, daha önceki yönetmelikte 10’dan az çalışanı bulunan iş yerlerinin kapsamının 50 çalışana çıkaracak şekilde genişletildiği belirtilerek şu bilgiler verildi: “2015’te yayınlanan yönetmelik kapsamındaki iş yeri sayısı 906 bin iken, 318 bin yeni iş yeri dahil edilmiştir. Daha önce 906 bin iş yeri ve 2 milyon 300 bin işçi bu kapsamdayken değişiklik ile 10-49 çalışanı olan işletmeler de kapsama alınmış ve 100 bin iş yeri 1 milyon 900 bin işçi daha bu kapsama alınmıştır. Toplam 1 milyondan fazla iş yerini kapsayacak düzenleme ile 4 milyon 200 bin işçinin işçi sağlığı ve iş güvenliği doğrudan işverenin eline bırakılmış olacak.”
“Denetim tamamen ortadan kaldırıldı”
Patronlara sağlanan kolaylığın yanı sıra, İSİG önlemlerinin patron veya vekili tarafından yürütülmesi durumunda konuyla ilgili kayıt tutma zorunluluğunun da ortadan kaldırıldığı belirtilen açıklamada şunlar söylendi: “İş sağlığı ve güvenliği teftişleri için tek yazılı belge ve resmi delil oluşturabilecek tek doküman da devre dışı bırakılmıştır. Bu çok açıkça işverenlerin denetimini sağlayan mekanizmaların ortadan kaldırılmasına yönelik bir düzenlemedir. Dahası bu hizmetlerin işyeri hekimi ya da iş güvenliği uzmanı tarafından yapılması durumunda belgelenmesinin zorunlu tutulup, bunu işveren yaptığında zorunlu olmayışı doğrudan bir işveren kayırmasıdır.”
İSİG eğitimi verilmesinin de patronlara bırakıldığı ve iş güvenliği uzmanlığı veya işyeri hekimliği belgesi sahibi olması zorunluluğunun ortadan kaldırıldığı belirtilen açıklamada “Halihazırda dahi bu eğitimler kağıt üzerinde ‘yapılmış’ kaydedilirken, inisiyatifi tümden işveren ve vekiline devreden bu düzenleme ile işçi sağlığı ve güvenliği eğitimleri ile bunların denetlenmesi tamamen ortadan kaldırılmıştır” ifadeleri yer aldı.
“TMMOB ve TTB devre dışı bırakılıyor”
Daha önce bakanlık protokolü ile üniversiteler tarafından verilen İSİG eğitiminin değişiklikle birlikte “Milli Eğitim Bakanlığı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu ve bağlı odalar, Türkiye Belediyeler Birliği, işçi ve işveren kuruluşları” tarafından da verilmesinin önünün açıldığı kaydedilen açıklamada “Bu maddedeki diğer önemli ayrıntı ise eğitim verecek kurum ve kuruluşlar arasında alanın asıl muhataplarından olan meslek odalarının yok sayılmasıdır. Bu değişiklik, iş güvenliği uzmanı meslek örgütü TMMOB’u ve iş yeri hekimlerinin meslek örgütü TTB’yi işçi sağlığı ve iş güvenliği alanının dışına itmek için daha önce atılan adımların devamıdır” ifadeleri kullanıldı. Sendikaların İSİG eğitimi vermesinin, işçilerin sendikalaştıkları için işten atıldığı hatırlatılarak hiçbir hükmü olmadığına da dikkat çekildi.
Açıklama şu ifadelerle sona erdi: “İşçileri ve işçi sağlığı ve güvenliğini ‘maliyet unsuru’ olarak gören yasa ve yönetmeliklere bir yenisi eklenmiş oldu. Bu Yönetmelik değişikliği Hicarcıklıoğlu’nun ‘…bizlere her zaman destek olan Sayın Cumhurbaşkanımıza, Başbakanımıza, Bakanlarımıza ve Meclisimize, bizimle birlikte çalışan, emek veren bürokratlarımıza, camiamız adına teşekkür ediyorum’ sözünü hak eden değişikliklerden biridir.”