Metal İşçileri Birliği (MİB) yaptığı açıklamalarla grev çağrısını yinelerken, DEV TEKSTİL ise metal işçileri ile dayanışmayı yükseltme çağrısı yaptı.
MİB: Hakkımız olanı almanın yolu grevden geçer!
MESS yeni bir teklifte bulundu. Yapılan sefalet teklifinin rötuşlanmasıdır. MESS de TM de metal işçilerinin bu teklifi kabul etmeyeceğini çok iyi bilmektedir. %32’lik zammın üzerine 20,5 lira seyyanen zam kıdem yılını doldurmamış işçi için %64’lük bir zam anlamına gelmektedir. 1,5 liralık kıdem zammı ise fabrikalarda oranı git gide düşmüş olan kıdemli işçileri ikna etmek içindir. Ancak bu 10 yıllık kıdeme sahip bir işçi için bile %87’lik bir zam anlamına gelmektedir. Sonuç olarak masada olan teklif alabileceğimizin çok azıdır.
Metal işçileri üretimden gelen gücünü kullanır, dik durur, greve kararlılıkla hazırlanırsa MESS yeni tekliflerle gelmeye mecburdur. TM birbirine benzer teklifleri öne sürüp iki de bir şunu kabul etmedik bunu kabul etmedik diye açıklamalar yapmayı bırakmalı grev tarihlerini açıklamalıdır. MESS sefalet ve hak gaspı dayatmalarına karşı kazanmanın yolunun grevden geçtiği artık daha açık görünmektedir.
Türk Metal üyesi işçi kardeşlerimize çağrımızdır!
Bugün yapılan görüşmede MESS yeni bir teklif sundu. Teklif ücret ve sosyal haklar olarak eski teklifte yapılmış küçük rötuşlardan oluşuyor. Ve metal işçisinin mücadele ile söküp alabileceğinden çok daha azını ifade ediyor. Üstelik ikramiye, izin ve 3 yıllık sözleşme gibi konularda dayatmalar sürüyor. Türk Metal yöneticileri metal işçisinin basıncından ürkerek teklife evet diyemiyor. Süreç adım adım greve doğru gidiyor.
Ancak güçlü bir grev örgütlememizin önünde halen bazı engeller var. Bunların başında sendikacıların basiretsizliği geliyor. Diğer bir engel ise halen bazı arkadaşlarımızın yaydığı kararsız söylemlerdir. Bunlar artık geride bırakılmalı, greve hazırlanılmalıdır. Sendika yöneticilerine ve temsilcilere grev tarihlerinin açıklanması için basınç yapılmalıdır. Bugünden her fabrikada işçiler kendi aralarında grev komiteleri oluşturmalıdır. Herkes topu birbirine, her fabrika ötekine atarsa başarı hayal olur. Arkadaşlar hiçbir mücadele kararlılık göstermeden kazanılmaz. Sendikacılara olan güvensizlik mücadeleye sırt çevirmeye, alınan eylem kararlarını uygulanmamaya dönmemelidir. Mesaiye kalmama eylemleri bazı fabrikalarda yine sendikacıların ve temsilcilerin basiretsizliği ve becerisizliği yüzünden uygulanmamaktadır. Öncelikle sözümüz temsilcileredir. Siz alınan kararları uygulayamayacaksanız neden temsilcisiniz? Ama topu sendikaya ve temsilcilere atmakla sorun çözülmüyor.
Bugünkü ekonomik kriz koşullarında fazla mesai parası hepimiz için can suyu niteliğindedir. Ancak fedakârlık olmayan, bedel ödenmeyen mücadelede kazanım da olmaz. Mesaiye kalmama eylemleri ve diğer eylem kararları bütün fabrikalarda eksiksiz olarak uygulanmalıdır. Başta MİB’li işçiler olmak üzere öncü işçiler bütün fabrikalarda inisiyatifi eline almalıdır. Mücadele, grev, eylem Türk Metal bürokratlarının başarabileceği şeyler değildir. O halde bir adım öne çıkalım. Yarınımız için bugünden kararlılığımızla mücadeleye girişelim.
***
DEV TEKSTİL: Metal işçileri ile dayanışmayı büyütelim!
Metal işçileri greve doğru gidiyor. Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) ve metal iş kolunda yetkili bulunan Türk Metal, DİSK Birleşik Metal-İş ve Öz Çelik-İş arasında imzalanacak olan 2023-2025 toplu iş sözleşmesi MESS’in düşük ücretler ve kölelik dayatmaları sonucunda bir anlaşmaya varılmadı. Metal işçileri düşük ücretleri ve kölelik dayatmalarını kabul etmiyor.
DİSK Birleşik Metal-İş gerçekleştirdiği toplantılar sonucunda grev kararı aldı. Türk Metal işi ağırdan alarak MESS ile işçilerin tepkisini almayacak şekilde anlaşmanın yolunu arıyor.
Geçmiş sözleşme süreçlerinde metal işçilerine ihanet ederek sözleşmeyi imzalayan Türk Metal oluşacak tepkiyi en aza indirmenin çabası ve gayreti içerisindedir. Metal işçileri yeni bir ihanete izin vermemelidir.
Üretimden gelen gücümüz kullanılmalıdır. Taleplerimiz etrafında birleşerek grev komiteleri oluşturarak MESS’in karşısına çıkılmalıdır. Metal işçilerinin kazanımı tüm işçi sınıfının kazanımı olacaktır. Dayatılan düşük ücretlere ve kölelik koşullarına karşı kenetlenmenin zamanıdır.
Toplu sözleşme sürecinin ihanetle sonuçlanmaması için taleplerimiz etrafından birleşmeliyiz.