Cengiz Holding’e bağlı BEDA Enerji ile Türk İş’e bağlı Tes-İş ortaklığında sefalet ücretine mahkum bırakılan BEDAŞ işçilerinin mücadelesi sürüyor.
Sendika.Org’a konuşan iki işçi, toplu sözleşme sürecinde yaşadıklarını ve önümüzdeki süreçte ne yapacaklarını anlattılar. Bir açma kapama işçisi, örgütlü oldukları TES İŞ sendikasıyla Cengiz Holding’e bağlı BEDA Enerji arasında Yüksek Hakem Kurulu’na götürülen toplu iş sözleşmesi, ilk altı ay için yüzde 6, ikinci altı ay için yüzde 5 ücret zammı ile sonuçlanınca 30 Nisan günü iş bıraktıklarını hatırlatarak başladı konuşmasına. Ücretteki bu artışın kabul edilemeyecek kadar düşük olduğunu belirten işçi, bunun yanı sıra yemek için de yalnızca 2 TL zam verildiğini, günlük yemek ücretinin 16 TL’den 18 TL’ye çıkarıldığını vurguladı.
2014’ten bugüne üç kez toplu sözleşme yapılmasına rağmen hala asgari ücretin biraz üzerinde ücret alabildiklerini belirten açma-kapama işçisi, bu ücretin İstanbul’da insan onuruna yaraşır bir yaşam için yeterli olmadığını vurguluyor.
“Tes-İş bizi yalnız bıraktı”
Sendika.Org’a konuşan diğer BEDAŞ işçisi ise bu onur kırıcı teklif karşısında iş bıraktıklarını ancak iş bırakma eyleminde sendikaları Tes-İş’i yanlarında göremediklerini vurguluyor. Şirketin iş bırakanların maaşlarından kesinti yaptığını söyleyen BEDAŞ işçisi, iş bırakmadan sonraki süreçte de sendikalarının kendileriyle ilgilenmediğini ve işverenle görüşmelerinin ardından yeni görüşmenin bir ay sonraya ertelendiğini belirtiyor. “Sendika bizi sattı, hakkımızı ararken bizi yalnız bıraktı” diye ekleyen BEDAŞ işçisi, Tes-İş’in erteleme kararının kendi sosyal medya hesaplarından “İşçimizin yanındayız” şeklinde paylaşım yapmasından hemen sonrasına denk geldiğine dikkat çekti.
Açma kapama işçisi, şirketin Cengiz Holding’e bağlı olması ve iktidarla ilişkilerinin kuvvetli olmasından dolayı daha önce işçilerde birtakım endişelerin olduğunu ancak artık herkesin sabrının taştığını ve şirkete karşı da sarı sendikaya karşı da herkesin mücadelede kararlı olduğunu vurguluyor.
Ankette %72 ile Enerji Sen’e geçiş kararı çıktı
Her iki işçi de BEDAŞ işçilerinin mevcut sarı sendikadan kurtulmakta kararlı olduğunu ve yaklaşık 1400 kişilik mesajlaşma grubunda yapılan anket sonucunda %72 oranında onayla DİSK/Enerji Sen’e katılım kararı çıktığını belirtiyor. Yakın zamanda toplu şekilde Enerji Sen’e geçeceklerini belirten işçiler, Tes-İş’ten kendilerine bir hayır gelmediğini ve hak mücadelelerine Enerji Sen’de devam edeceklerini belirtiyorlar.
BEDAŞ işçisi, “Toplu sözleşme sonrası süreçte de sendikanın yanımızda olması çok önemli. Ama toplu sözleşme sürecinde bize bunu yapan sendika toplu sözleşmeden sonra bizi mahveder” diyerek Tes-İş’e olan güvensizliği vurguluyor. İlerleyen süreçte ne yapacakları sorusuna iki BEDAŞ işçisi de Enerji Sen’e geçişten sonra sendika etrafında toplanarak ne yapacaklarına birlikte karar vereceklerini söyledi.
BEDAŞ işçisi, sahada çalışanların abonelerden sürekli olarak sözlü, psikolojik ve fiziksel şiddet gördüğünü ama bu konuda ne şirketin ne de sendikanın bir girişimde bulunduğunu belirtti. “Hayat eve sığar diyorlar ama bir gün bile izin vermediler. Biz ölümü göze alarak çalışıyoruz ama gördüğümüz muamele ortada” diyen BEDAŞ işçisi, haklarını alana kadar mücadele edeceklerini söyledi.
“BEDAŞ işçilerinin direnişi tüm Türkiye’ye örnek olacak”
Sendika.Org’a konuşan DİSK/Enerji Sen Genel Başkanı Süleyman Keskin, Enerji Sen’in BEDAŞ işçileri tarafından kurulduğunu ve bu yüzden de bu direnişin kendileri açısından çok anlamlı bir yerde durduğunu belirtti. İşçilerin kendi sendikalarına katılıp katılmamasına bakmadan her türlü hak arama mücadelelerinde yanlarında olduklarını vurgulayan Keskin, bundan sonraki süreçte de mücadeleyi büyütmek için ellerinden geleni yapacaklarını belirtti.
Türkiye genelinde 21 dağıtım şirketinin oluşturduğu ELDER (Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği) ile enerji işçilerinin kazanılmış haklarının tırpanlandığını belirten Keskin, BEDAŞ’taki bu direnişin tüm Türkiye’deki enerji işçilerine örnek teşkil edebileceğini vurguluyor. Keskin, ayrıca BEDAŞ’taki ücret alanındaki mücadelenin yanı sıra sarı sendika saltanatının yıkılmasının çok önemli bir kazanım olduğunu belirtiyor.
Kaynak: Sendika.Org