Bartın’da maden ocağına meydana gelen işçi katliamına sendikalar, siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri tepki gösterdi. Sosyal medya hesaplarında katliama gösterilen tepkiler şöyle:
TOMİS: “Kaza değil katliam!”
“Bartın Amasra’da meydana gelen patlamada 90’a yakın işçi kardeşimiz maden altında kalıp ölü sayısının giderek arttığı belirtiliyor. Sermayedarların düzeni Soma katliamına sebep olurken yine aynı düzen Bartın’da yeni bir katliama imza atıyor. Kaza değil katliam!”
Petrokimya İşçileri Birliği: “Katliamın hesabını işçi sınıfı ve emekçiler soracak!”
“30 İşçi kardeşimizin öldüğü önlemlere övgü düzenlerin tek derdi daha fazla kâr, sermayenin istikrarla kazanması, iktidarları! 30 İşçinin katledildiği Bartın Amasra’daki TTK maden ocağına 20 Eylül’de gelen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez alın(may)an önlemlere övgüler yağdırmıştı. Bizler biliyoruz ki iktidarıyla patronuyla sermaye sınıfının tek önemsediği şey daha fazla kârdır. Zenginliklerini korumak ve arttırmak için işçi kanıyla beslenen asalaklardan hesabı işçi sınıfı ve emekçiler soracak!”
Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası: “Bu düzeni değiştireceğiz!”
“Bartın’da meydana gelen patlamada hayatını kaybeden maden işçilerinin ailelerine ve yakınlarına baş sağlığı diliyoruz. Yaralı olarak kurtarılan işçilere geçmiş olsun. Maden-İş Sendikası’nın açıklamasına göre olayın sebebi grizu (belirli konsantrasyonlara eriştiğinde patlayıcı hale gelebilen, zehirli bir gaz) patlaması. Yaralıları kurtarmak için çalışmalar sürüyor. Emekçilerin hayatı bu yüzyılda da kötü ve ölümcül çalışma koşulları, alınmayan önlemler ve derin bir yoksulluk ile anlatılıyor. Bu düzeni değiştireceğiz!”
Eğitim Sen: “Acımız da öfkemiz de büyük…”
“Bartın’da hayatını kaybeden madencilerin ailelerine ve yakınlarına başsağlığı, yaralılara acil şifa diliyoruz. Acımız da öfkemiz de büyük. Sayıştay raporuna rağmen bu katliama neden olanlar işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerini almayanlardır!”
KESK: “Katliama neden olanlar işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerini almayanlardır!”
“Türkiye Taşkömürü Kurumu, Amasra İşletmesi'nde meydana gelen patlamada en az 87 madencinin bulunduğunu üzülerek öğrenmiş bulunmaktayız. Can kaybının olmamasını diliyoruz. Önlem alınmadan çalıştırılan Soma'da 301 madenciyi, Ermenek’i unutmadık. Kaza değil kader değil, cinayet!
Hayatını kaybeden madencilerin ailelerine ve sevdiklerine başsağlığı, yaralılara acil şifa dileriz... Acımız da öfkemiz de büyük. Sayıştay raporuna rağmen bu katliama neden olanlar işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerini almayanlardır!”
TMMOB: “Ülkemizi işçi mezarlığına çeviren politikalar can almaya devam ediyor!”
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz'dan açıklama geldi. Yetkililerin "kaza, fıtrat, kader" gibi açıklamalarına tepki gösteren Koramaz, "Tüm bu sözler yaşanan faciaların arkasındaki sorumluları gizlemek için söyleniyor" dedi.
"Gerekli önlemleri almadan, denetim yapmadan, güvenli koşulları oluşturmadan madencileri yerin yüzlerce metre altına gönderirseniz buna kaza diyemezsiniz. Bunun adı düpedüz cinayettir. Her cinayette olduğu gibi bunun da mutlaka faili vardır" diyen Koramaz, şunları ifade etti:
"Madenci kardeşlerimizi göz göre göre ölüme yollayanlar bu cinayetin sorumlusudur. Madende güvenlik önlemlerini almayanlar bu cinayetin sorumlusudur. Madenlerin bu biçimde çalıştırılmasına izin verenler bu cinayetin sorumlusudur. Ve elbette madenleri vahşi bir sömürü ve rant kaynağı olarak kullanan siyasi iktidar bu cinayetin sorumlusudur. Bizler bu sorumluların yargılanmasını, hesap vermesini istiyoruz. Bu işin peşini bırakmayacağız. Tüm uyarılarıa rağmen madencilerimizi göz göre göre ölüme yollayanların suçlarını ve sorumluluklarını örtbas etmesine izin vermeyeceğiz. TMMOB’ye bağlı odalarımızda arkadaşlarımız facianın yaşandığı bölgede incelemelerine devam etmektedir. Bu incelemeler sonucunda en kısa zamanda hazırlayacağımız raporla tüm sorumluları birer birer ortaya çıkaracağız ve kamuoyuyla paylaşacağız.
Hepimizin başı sağ olsun."
Bağımsız Maden-İş: “Çok üzgünüz çok…”
“Hayatını kaybeden kardeşlerimiz, canlarımız…yaralı kurtulan kardeşlerimiz var. Halen daha yer altında kalan arkadaşlarımız var… Çok üzgünüz çok… Kurtarılmayı bekleyen arkadaşlarımızın sağ salim çıkmasını temenni ediyoruz…Kardeşlerimizin yanına gidiyoruz.”
Türkiye İşçi Partisi: “İş kazası değil cinayet, facia değil katliam!”
“Hayatını kaybeden işçi kardeşlerimizin ailelerine baş sağlığı ve sabır, yaralı emekçilere acil şifa diliyoruz.
Acımız da öfkemiz de büyük. Amasra’da meydana gelen patlama için iş kazası veya facia diyenler, bu olayı siyasallaştırmayın diyenler Türkiye işçi sınıfının düşmanlarıdır.
Katliam, ortamda artan metan gazının, hava ile birleşmesi sonucu meydana gelen grizu patlamasından kaynaklanmıştır.
Sayıştay 2019 yılına ait raporunda katliamın gelmekte olduğunu tespit etmiştir. Raporda, ‘Üretim derinliğinin -300 metreye ulaşmasının, ani gaz degajı ve grizu patlamasını getirebileceği, çalışılan damarlarda gaz içeriğinin yüksek olmasının riski artırdığı’ belirtilmiştir. Madende çalışan işçilerin, uzun süredir, söz konusu risklerden endişe ettiklerini ancak geçim derdi nedeniyle korkarak madene girmek zorunda kaldıklarını öğrenmiş bulunuyoruz.
Sayıştay raporunu dikkate almayan, emekçinin hayatını hiçe sayan sorumlular hakkında derhal soruşturma başlatılmalıdır. Bir numaralı sorumlu da, Sayıştay’a daha 5 ay önce “Açıklarımızı aramayın” diye talimat vermeye kalkan Recep Tayyip Erdoğan’dır.
Maden işçileri de her gün onlarcası yaralanan, hastalanan ve ölen işçilerimiz de sahipsiz değildir.
Çalışırken ölmemek için, yaşamak için bu rezil düzeni yıkmaktan başka çaremiz yok!”
TÖP: “Kaza deyip geçemeyeceksiniz, hesap vereceksiniz!”
“Bartın’daki maden ocağında meydana gelen grizu patlamasında şu ana kadar 22 işçi kardeşimizin hayatını kaybettiğini biliyoruz. Hayatını kaybeden işçilerin ailesi ve sevenlerine baş sağlığı diliyoruz. Biliyoruz ki dün Soma’da olan da bugün yaşanan da kaza değil!
Bu kapitalist düzen yüzlerce yıl önce neyse hala o! İşçinin, emekçinin kanından besleniyor. Önlem almıyor, uyarılara uymuyor, devletin de desteğiyle sermayelerini katlıyorlar.
Bu bir cinayet, sorumluları da apaçık ortada!
Kaybettiğimiz her işçi kardeşimizin hesabını soracağız. Kaza, fıtrat diyerek üstünü kapatmalarına izin vermeyeceğiz. İşçiye, emekçiye yerin metrelerce altında ölümü sunan bu kan emici düzeni yıkacağız. İnsanca, güvenceli ve onurlu bir yaşam kuracağız.”
SOL Parti: “AKP, sınırsız sömürünün önünü açtı”
“Bartın Amasra'da madende yaşanan patlamayı üzüntüyle öğrendik. Öncelikle geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Tüm işçi kardeşlerimizin madenden sağlıkla çıkarılmasını umut ediyoruz. SOL Parti il örgütü olarak madende yaşam dayanışmasındayız.
Sayıştay raporundaki uyarılara rağmen, iktidar tedbir almadı aksine yetkililer patlama olan ocağı güvenli ilan etti. AKP, sınırsız sömürünün önünü açtı. Şirketlerin kârı için dün Soma bugün Bartın işçi mezarlığı oldu!”
Halkevleri: “Kaza değil, katliam!”
“Kaza değil, katliam! Bu katliamın sorumlusu; Soma'dan bugüne maden ocaklarını denetlemeyen, işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerini hiçe sayan, patronların çarkı dönsün diye yerin altını üstünü işçilere mezar eden AKP iktidarıdır!”
HDP 10’uncu kuruluş yıldönümü etkinliklerini iptal etti
Halkların Demokratik Partisi (HDP), Bartın’ın Amasra ilçesinde meydana gelen maden faciası nedeniyle 10’uncu kuruluş yıldönümü etkinliklerini iptal etti.
HDP, 10’uncu kuruluş yıldönümü kapsamında il ve ilçelerinde çeşitli kutlama etkinlikleri planlamıştı. Amasra’da meydana gelen maden faciasında 28 kişinin yaşamını yitirmesi ardından HDP’de kutlama etkinliklerinin tamamını iptal etti.
Büyük Eczacı Mitingi ertelendi
Türk Eczacıları Birliği (TEB), eczacıların ekonomik-mesleki sorunlarına dikkat çekmek için 16 Ekim'de yapılacak mitingin, Bartın'ın Amasra ilçesindeki maden faciası nedeniyle ertelendiğini duyurdu.
TEB ve 54 Eczacı Odası imzasıyla yapılan yazılı açıklamada şunlar söylendi: “Bartın Amasra’da yaşanan maden ocağındaki patlama sonucunda çok sayıda madencimizin göçük altında kalması ve ilk belirlemelere göre 22 maden işçimizin yaşamını yitirmesi hepimizi yasa boğmuştur. Göçük altında kalan maden işçilerimizin bir an önce sağ salim kurtarılması en büyük temennimizdir.”
Açıklamada “Yaşanan bu elim olay nedeniyle, Türk Eczacıları Birliği ve 54 Bölge Eczacı Odası 16 Ekim Pazar günü Ankara Tandoğan’da düzenlenecek 'Büyük Eczacı Mitingi'ni erteleme kararı almıştır. Faciada yaşamını yitiren maden işçilerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine ve tüm milletimize başsağlığı ve sabır, yaralı kurtulan madencilerimize acil şifalar diliyoruz” ifadelerine yer verildi.
DİSK açıklaması:
Katliama dair açıklama yapan DİSK "Üzgün ve öfkeliyiz" dedi.
"Üzgün ve öfkeliyiz!
Madenler bir kez daha bütün toplumu yasa boğan bir katliama sahne olmuştur.
Sadece son 20 yıla baktığımızda, Karaman/Ermenek'te, Kastamonu/Küre'de, Bursa'da, Balıkesir'de, Zonguldak'ta, Elbistan'da, Soma'da, bir kez daha Ermenek'te, Siirt Şarvan'da ve Şırnak'ta meydana gelen büyük facialarda yüzlerce işçiyi kaybettik.
Öfkeliyiz çünkü her büyük kıyımın ardından "Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak”, "Gerekli önlemler alınacak” dendiğine ve sonrasında her şeyin eskisi gibi devam ettiğinin tanığıyız..."
ÇHD İzmir Şubesi “Bartın’ı da hesapsız bırakmayacağız”
Çağdaş Hukukçular Derneği İzmir Şubesi adına yapılan paylaşımda şunlar ifade edildi:
“Maden ocaklarında, şirket ve iktidar politikaları yüzünden katledilen Soma, Ermenek işçilerinin yarası hala kapanmamışken; Bartın’da 40’ı aşkın işçiyi yitirdik. Cinayetlere su taşıyanlar, cinayetleri yargı eliyle aklamaya çalışanlar bu patlamadan da sorumludur. #KazaDeğilCinayet”
Emek ve Özgürlük İttifakı: Katliamların baş sorumlusu AKP-MHP iktidarıdır
“Bu katliam düzeniyle hesaplaşacak, emeğin ve özgürlüklerin ülkesini kuracağız” vurgusu yapılan açıklamada, şunlar denildi:
“Bizler, maden ocaklarında ortaya çıkan denetimsizlik, dizginlenmeyen kar hırsı ve işçi sağlığı ile iş güvenliği hususlarındaki keyfiyet sonucunda ortaya çıkan Amasra’daki işçi katliamıyla ilgili bir kez daha Türkiye işçi sınıfına ve halklarımıza baş sağlığı diliyor, her zaman işçilerin, emekçilerin yanında olmaya devam edeceğimizin sözünü yineliyoruz. Bu katliam düzeniyle hesaplaşacak, insanca ve onurlu bir yaşamın garantisi olan emeğin ve özgürlüklerin ülkesini kuracağız.”