Çayırova’da Baldur fabrikasında işçiler greve hazırlanırken patronun grev kırıcılık yapmasına karşı çıkan işçilerden dördü ve bir sendika yöneticisi gözaltına alındı.
Çayırova’da Şekerpınar Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan Baldur Süspansiyon fabrikasında Birleşik Metal-İş Sendikası’na üye olan işçiler işten atılmış ve direniş başlatmışlardı. Direniş sürerken fabrika içinde sendika grev kararı aldı. İşçiler greve hazırlanırken Baldur patronu grev kırıcılık için 15 kişiyi fabrikada çalıştırmak istedi ve fabrikanın önüne polis yığdı.
Fabrikada grev kırıcılığına karşı direnen Erkan Kaya, Serkan Yolcu, Soner Aygün ve Levent Kılıç ile Birleşik Metal-İş Gebze 2 No'lu Şube Başkanı Necmettin Aydın sabah saat 5’te gözaltına alındı.
Birleşik Metal-İş Sendikası saat 10.00’da grev gerçekleştirmek için Baldur fabrikası önünde basın açıklaması yaptı. Basın açıklaması öncesi halaylar ve sloganlarla fabrika önünde beklenildi.
“Grevimiz bütün işçi sınıfının grevidir”
Açıklama da konuşan Serdaroğlu Baldur’daki greve çıkış sürecini anlattı. Grev öncesinde bakanlık ve yetkillilerle yapılan görüşmelere atıfta bulunarak “grev hakkını da elimizden almak istiyorlar” dedi. “Grevimiz bütün işçi sınıfının grevidir” dedi.
Sendika adına yapılan açıklamada Baldur fabrikasının İspanyol sermayesi olduğunu ve greve gelinen süreçte neler yaptıklarını anlatılarak şunlar ifade edildi:
“Sabah dışarıdan sayısını bilmediğimiz bir miktar grev kırıcıyı fabrikaya sokmaya çalıştılar. Burada günlerce arkadaşlarımız insan kaynakları tarafından tehdit ediliyor. Saat 4’te ve 4.30’da grevi kırmak için insanları getiriyorlar. Biz grev kararını almış bulunuyoruz. Yapılan her iş yasa dışı bir grev kırıcılığıdır. Arkadaşlarımız engellemeye çalıştığı sürece ona fiili müdahalede bulunan ve suç işliyorlar. İş veren dört- beş yıl boyunca işlemediği suç kalmamış. Arkadaşlarımız gözaltına alınıyor.”
Serdaroğlu konuşmasının devamında asgari ücret görüşmelerine, kısa çalışma ödeneği ile patronlara sunulan desteğe, sendikal örgütlülüğe karşı saldırılara değinildi.
“İşçilerin lehine karar çıkmaz”
Asgari ücret görüşmelerine değinen Serdaroğlu “işçiler lehine bir karar çıkmaz” diyerek kabine içerisindeki patronlara değindi. Serdaroğlu şunları ifade etti:
“Türkiye Cumhuriyeti’ni yöneten kabinen büyük bir kısmı patronlardan oluyor. Sağlık bakanımız var ya koskoca bir özel hastanenin hastaneler zincirinin sahibi. Devletin kurduğu fonlarda Rıfat Hisarcıklıoğlu var. Hükümete gelecek sert topları göğsüyle yumuşatan adam. Buradan işçilerin lehine karar çıkmaz. Dizlerimizi döveriz. Keşkelerle hayatımızı allak bullak ederiz. Bu ülkede artık işçi sınıfı bu yasa tanımaz işverenlere karşı birlikteliğini korumalı. Patronları Bertaraf ettirmelidir. Bunlar tek başına değil, çarklar dönsün diyenlerden destek alıyor.”
“Artık direneceğiz”
Örgütlenme sürecinde yaşanan zorluklara, patronların arkasına siyasal iktidarın desteğini aldıklarına değinen konuşmada şunlar ifade edildi:
“MESS ile de müzakere yapıyoruz. Neye güveniyor bunlar, nasıl olsa yasaklanır diyorlar. Soma’nın yürüyüşünü Anayasa Mahkemesi’nin kararı barışçıl buluyor, Soma Valisi yasaklıyor. Kimileri doğru bulmuyor, tanımıyor ama bizden Anayasa kararlarına uymamızı bekliyorlar.”
Konuşmanın devamında patronlara karşı işçilerin birlikte mücadele edeceği vurgulanarak “Artık direneceğiz” denilerek şunlar ifade edildi:
“Bizler meydanı onlara bırakmayacağız. Hangi işveren hangi devlet yetkilisi bizi kavgaya davet ediyorsa, davetleri kabulümüzdür.
Biz işçilere güveniyoruz, başımızın tacı yaptığımız emek dostlarımıza güveniyoruz, biz yüreğimize güveniyoruz. Sevgili dostlarımızın da bizi yalnız bırakmayacağına inanıyoruz. Hepimize kolay gelsin arkadaşlar.”
Açıklamanın ardından grev pankartı asıldı.
Açıklama boyunca “Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek”, “Baskılar bizi yıldıramaz”, “İşçilerin birliği patronları yenecek”, “Direne, direne kazanacağız” sloganları atıldı.
Kızıl Bayrak / Gebze