Mücadeleci sendikalar, “İnsanca yaşam için Temmuz’da zam şart!” kampanyası kapsamında Kadıköy Süreyya Operası’nda eylem gerçekleştirdi.
Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası adına yapılan konuşmada 50 gündür Meclis önünde süren nöbet aktarıldı. Konuşmada şu ifadelere yer verildi:
“Holdingleşmiş, tekelleşmiş eğitimin patron sermayesi kârından kısmasın diye bizler açlıkla sınanıyoruz. Haksızlığı dillendirip daha iyi koşulları talep ettiğimizde işsizlikle tehdit edildiğimiz, geçinemediğimizi söylediğimizde patronların kâr hesabı yaptığı iş yerlerimizde mobbing’e uğradığımız, 10 ay gibi süreli sözleşmelerle mevsimlik işçi muamelesi gördüğümüz, örgütlenme hakkımızın yok sayıldığı düzlemlerimiz varken insani bir yaşamdan nasıl bahsedilebilir? Bugün özel sektör öğretmenlerinin yaşadığı başta ekonomik sorunlar ve talepler, bu ülkedeki milyonlarca işçi ve emekçinin sorunlarıyla ve talepleriyle aynıdır. Biz insanca yaşamı kurmanın mücadelesinde ısrar eden emekçileriz. Bu mücadeleyi kazanana kadar direnmeye, talep etmeye devam edeceğiz. Özek sektör öğretmenlerine taban maaş şart! Asgari ücrete temmuzda zam şart!”
Ardından Emekliler Dayanışma Sendikası adına konuşan İbrahim Ateş, emeklilerin 10 bin TL ile yaşayamadığını vurguladı. 12 Eylül askeri faşist darbeyle birlikte işçi emekçilerin haklarının gasp edildiğine dikkat çeken Ateş “İnsanca yaşamanın yolları kapatmaya geçmişte başladılar. Bize biatı, itaatı, tarikatları dayattılar” dedi. Ateş konuşmasının devamında bu saldırılara ancak örgütlenerek ve mücadeleyle karşı durulabileceğini vurguladı.
Enerji işçisi Olcay Karabulut konuşmasında taşeronlaştırma ve düşük ücretlere dikkat çekti. Karabulut “Temmuzda zam” talepli binlerce imzayı İBB’e teslim ettiklerini belirterek “Biliyoruz ki bizim dahil olmadığımız, kapalı kapılar ardında bir süreç işliyor. Biz bu krizin sorumlusu değiliz, bedelini de ödemek zorunda değiliz” dedi.
Aralarında DEV TEKSTİL ve TOMİS’in de bulunduğu mücadeleci sendikacılar adına okunan basın açıklamasında emekçilerin ücretlerinin artan enflasyon karşısında eridiği vurgulandı. Açıklamada OVP ve “tasarruf” paketi teşhir edildi. Açıklamanın devamında enflasyon oranlarına dikkat çekilerek şöyle devam edildi:
“Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile Çalışma Bakanı Vedat Işıkhan asgari ücrete ‘zam yapmayacağız’ açıklamalarını sürdürdü. Ardından Temmuz ayına geldik. Ve bu açıklamaları yapan bakanların ücretlerine zam alacaklarını öğrendik. Mehmet Şimşek, 144 bin 362 TL bakan maaşı, 96 bin 958 TL’de milletvekili emekli aylığı ile toplamda 241 bin 320 TL maaş alıyor. Bakanın bu maaşına şimdi 29 bin TL daha zam gelecek. Bakanın alacağı zam emekçiye verilen ücretten bile daha yüksek. ‘Büyük Fedakarlık Edeceğim’ diyerek tekrardan bu makama gelen bakan Şimşek emekçileri açlığa sürüklerken kendi maaşına Temmuz’da zam alıyor. Çalışma Bakanı Vedat Işıkhan, biz ‘Temmuz’da Zam Şart’ derken, ‘Aralık’ ayında görüşeceğiz demişti. Aynı zam kararından kendisi de faydalanacak.”
“Sendikal bürokrasi yine oyun peşinde!”
Mücadeleci sendikaların, siyasi parti ve demokratik kitle örgütlerinin baskısı sonucu asgari ücretin gündemleştiğine dikkat çekilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Yaptıkları çürük toplu sözleşmeler asgari ücrete zam yapılması sonucu boşa düşeceği için aylardır sesini çıkarmayan konfederasyon merkezleri aşağıdan yükselen tepkiler nedeniyle ortak açıklama yaparak sözün özünü söylemek gerekirse gaz alma telaşına girişti. Her asgari ücret görüşmeleri masasında olan ve esas işlevi düşük ücretlere işçi ve emekçileri razı etmek olan sendika bürokratı da herhangi bir eylem planı açıklamadan kof bir söylemle asgari ücrete artış talep etti. Bugün işçi ve emekçilerin yaşadığı açlık ve yoksulluk koşullarının, ortalama ücret haline gelen asgari ücret düzeninin sorumlularından biri de bu sendikaların tepesine çöreklenmiş bürokratik anlayış ve onun temsilcileridir.”
Açıklamanın devamında temel ihtiyaçlara gelen zamlara değinilerek son olarak şunlar ifade edildi:
“Açlık sınırının altında asgari ücreti kabul etmiyoruz. Temmuzda Zam Şart demeyi sürdürüyoruz. Büyük zenginliği var edenler emekçiler, bu zenginlikten payını alan patronlar olamaz. Tüm toplumsal zenginlikleri üretenler işçi, emekçiler olurken, servetleri bizden çaldıkları olan patronların sömürü düzenine dur diyoruz. Emekçilerin ücretlerine zam talebinin yerine getirilmesini yineliyoruz. İnsanca yaşamaya yetecek ücret istiyoruz.”
İmzacı sendikalar şunlardır:
“DEV TEKSTİL, TOMİS, Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, DGD-SEN, Mağaza Market Sen, İnşaat-İş, DİSK/Enerji-Sen, Kataş-Sen.”
Basın metninin okunmasının ardından 10 dk oturma ve ses çıkarma eylemi yapıldı. Eylem boyunca “Krizin faturası patronlara!”, “Taşeron çalışma yasaklansın!”, “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek!”, “İnsanca yaşamak istiyoruz!” ve “Asgari değil insanca yaşam!” sloganları atıldı.
Eyleme BDSP, SYKP, PDD, Kaldıraç, MİB ve Devrimci Punk Kolektifi katılarak destek verdi. Eylem, 1 Mayıs tutsaklarının 17 Temmuz'da görülecek davasına çağrı yapılarak sloganlar, alkış ve ıslıklarla bitirildi.
Kızıl Bayrak/ İstanbul