As Plastik’te Petrol-İş’e üye olan üçü iş yeri temsilcisi olmak üzere 10 kişinin işten çıkartılmasının ardından başlayan grev devam ediyor. 140 işçinin greve çıkmasıyla birlikte As Plastik’te üretim durdu. İşçiler atılan arkadaşlarının işlerine dönene kadar greve devam edeceklerini belirtiyorlar.
As Plastik'te 9 yıldır çalışan ve 29 Ağustos’ta Kod-49 ile işten atılan İşyeri Temsilcisi Savaş Çakmak, “İşveren sendikayı işyerine sokan 10 kişiyi çıkartarak içerdeki arkadaşlara baskı kurmaya başladı. Bütün baskılara rağmen buradayız. Çarklar tamamen durdu. İnsanlar kararlı. Güçlüyüz ve buna inanıyoruz. En azından mücadelemizin meşru olduğunu biliyoruz” dedi.
Ferhat Yaşar’ın Gazete Duvar’da yer alan haberine göre, Çakmak sendikalaşmadan önceki süreci şöyle anlattı:
“Kokusu ve çıkardığı duman nedeniyle sağlık açısından çok riskli bir ortam. 12 saat çalışıyorduk. Çok sayıda arkadaşımız hastalandı. Mesailer, hak edilen ücretleri karşılayacak şekilde verilmiyordu. Yenmeyecek yemekleri işçilere dayatıyordu. Bunlar kendi içinde bir isyan doğurdu. İş barışını korumak için patronla sürekli diyalog halinde olmamıza rağmen ilerleme olmadı. Son aşamada özellikle enflasyonun da etkisiyle sıkıntılar bir çığlık olarak gündeme geldi. Çünkü insanlar geçinemiyor. Koşullarımız ağırdı ve bunların da düzeltilmesi gerekiyordu. Tek çaremiz sendikaydı. Sendikaya başvurduk. Sendikamıza sıkı sıkı sarıldık. Onlar da bizi yalnız bırakmadı.”
Savaş Çakmak işçilerin taleplerini şu sözlerle özetledi:
“Arkadaşlarımız işten çıkartılmadan önce işverenin masaya oturmasını istiyorduk. Ama şu an 10 arkadaşımız işten atıldı. Önceliğimiz arkadaşlarımızın işe dönmesi. Daha sonra toplu pazarlık masasına dönülmesi. Bu şartlar sağlandığı zaman biz de iş barışını koruyarak işe başlayıp üretime devam edeceğiz. Yüzde 35 zam talebimiz vardı. Kıyafet ve yakacak yardımı talebimiz vardı. Bunlarda anlaştık ama son noktada ‘sendikayı istemiyoruz’ dediler. Biz de bunu kabul etmedik. Sendikadan vazgeçmeyeceğiz.”
Sendikadan istifaya yüzde yüz zam teklif etti
Grevdeki işçilerden Ebubekir Taşkın patronun sendikasızlaştırmaya yönelik kirli oyununu şöyle anlattı:
“Daha önce arkadaşlarımız işten atılmıştı ve sendika ile birlikte onları geri aldık. Mayıs ayında ise toplu iş sözleşmesine (TİS) oturduk. Hukuki maddelerin hepsi geçti. Ancak maddi olan maddelere geçince patron, ‘param yok’ demeye başladı. Ancak aynı patron sendikayı engellemek için bazı arkadaşlara yüzde elli bazılarına ise yüzde yüz zam teklif etti. Para olmayan biri yüzde yüz nasıl verecek? Demek ki parası var. Sendikayı istemiyor. Sendikalıyız ve fikrimiz değişmeyecek.”