Hastaneye tedavi olmak için gidilir

“Özel hastanelere gidişin teşvik edildiği karalaması yapılıyor. Bu konuda ne diyeceksiniz?”

  • Haber
  • |
  • Kültür-sanat
  • |
  • 27 Kasım 2019
  • 10:46

Sağlık Bakanı sağlık sisteminde süper ilerlemenin olduğunu anlatan bir programda konuşuyordu.

“Artık hastanelerde sıra bekleme derdi kalmadı. Telefonla randevunuzu alacaksınız...” Daha bir sürü şey söyledi. Onunla konuşan muhabir bir soru sorana dek konuştu.

“Özel hastanelere gidişin teşvik edildiği karalaması yapılıyor. Bu konuda ne diyeceksiniz?”

“Külliyen karalama ve yalan. Devlet hastanelerinde randevuyu bile kolaylaştırırken, özel hastanelere teşvik mümkün mü?”

Bakan daha bir sürü şey söyledi ama boğazı ağrıyan Muammer daha dinlemedi Bakanı. Kulak Burun Boğaz’dan randevu almak için 182’yi aradı. Önce bilgisayardan kaydedilen ses karşıladı Muammer’i. Sonra canlı ses karşıladı.

Yakınında bir hastaneden randevu alacaktı, ama yakınında hiç hastane kalmamıştı ki. Şehir hastanesi açılınca hepsi kapatılmıştı. Aylık kartı olmasa şehir hastanesine gitmektense özel hastaneye gitmek daha ucuza mal oluyordu.

Şehir hastanesinden randevu aldı ama 15 gün sonrasına. Oğluna söyledi 15 gün sonrasına randevu aldığını.

“Baba 15 gün sonra hastaneye tedavi için değil, hastaneyi ziyarete gidersin artık. Sen en iyisi yarın sağlık ocağına git. Hoş orada da muayene etmiyorlar ama en azından ilaç yazıyorlar.”

Oğlu doğru söylemişti. Ertesi sabah sağlık ocağına gitmişti. Aile hekiminde sıra vardı, ama çok çabuk sıra kendine geldi. Aile hekiminin eli çabuktu. Nitekim kendisi de 2 dakikada antibiyotik yazılı reçeteyle çıktı hekimin odasından.

***

15 gün geçti ve Muammer, şehir hastanesine gitti. Bakan sıra kalktı demişti. Muammer kendini kaydettirdi ve beklemeye başladı. Bekledi, bekledi, bekledi...

Nihayet sıra Muammer’e geldi. Artık hastalığı kalmadığı için hastalık geçmişini anlattı. Doktor muayene de etti ve hiçbir şey bulamadı.

Doktor normalde niye geldin diye çıkışırdı, ama gelenlerin yüzde 90’ı aynı durumdaydı. Sadece yüzde 10 gelen hasta, hastalığı hâlâ bünyesinde taşıyordu. Ki hâlâ hastalığı taşıyanların durumu hiç de iç açıcı değildi.

Muammer’e de sadece vitamin yazdı. Yazacağı ilacın yararından çok, ona en az zarar verecek şeyi yazıyordu. Hiç ilaç yazmasa dayak yeme riski bile vardı. Hastaneye gelen birine senin hiçbir şeyin yok demek riskli oluyordu.

***

Sağlık sisteminin ne menem bir şey olduğunu deneyimiyle öğrenen Muammer, iki ay sonra eşi hastalandığında randevu almakla hiç uğraşmadı.

Aylık ücretini yeni aldığı için, parası vardı. Eşini özel hastaneye götürdü.

Özel hastane masraflıydı, ama eşinin rahatsızlığı rastgele antibiyotik alınacak bir hastalık değildi. Gerçek bir muayene gerekiyordu.

15 gün sonra değil, hemen şimdi gerekiyordu.

H. Ortakçı