SES anket sonuçlarını açıkladı

SES’in yaptığı “Sağlık ve Sosyal Hizmet Alanında Kadına Yönelik Şiddet Araştırması” anket sonuçlarını gerçekleştirdiği basın toplantısı ile açıkladı.

  • Haber
  • |
  • Kadın
  • |
  • 17 Şubat 2021
  • 16:51

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), “Sağlık ve Sosyal Hizmet Alanında Kadına Yönelik Şiddet Araştırması” sonuçlarını Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenleyerek açıkladı.

“Kadına yönelik şiddet münferit değil, politik” yazılı ozalitin açıldığı toplantıda araştırma sonuçlarını SES Genel Kadın Sekreteri Gönül Adıbelli okudu. Adıbelli, “Yaptığımız şiddet araştırmasında, şiddetin iktidarın kadın düşmanı politikalarının bir yansıması olduğu sonucu ortaya çıkıyor” dedi. Devamında ise anketin, Türkiye genelinde 52 ilden SES üyesi kadınlarla web tabanlı yapıldığını belirten Adıbelli, “Anketimiz işyerinde, psikolojik şiddet, mobbing, ekonomik şiddet, dijital şiddet, fiziksel şiddet, cinsel şiddet alt başlıklardan oluşmaktadır. Araştırmaya katılan 617’si kadın, 663 kişinin yanıtları esas alınarak değerlendirme raporu hazırlanmıştır" dedi.

Araştırmaya katılan kadınların yüzde 81’inin psikolojik, yüzde 37’sinin ekonomik, yüzde 43’ünün fiziksel ve yüzde 26’sının cinsel, yüzde 80’i mobbinge ve yüzde 35’i ise dijital şiddete maruz bırakıldığı belirtildi.

Adıbelli araştırmanın "Psikolojik şiddet" altbaşlığı altında şunları ifade etti:

“Psikolojik şiddet türleri içerisinde yüzde 56 ile hakaret ve sözlü taciz en çok maruz kalınan şiddet türü olarak ifade edilmiştir. Kadın katılımcıların yüzde 68’i yöneticilerin psikolojik şiddetine maruz kaldığını ifade etmiştir. Psikolojik şiddete maruz kaldığını ifade edenlerin eğitim durumuna göre en fazla yüzde 71’i lisans mezunu olanlar, yaş dağılımına göre yüzde 39’u 41-50 yaş arası, medeni durumuna göre yüzde 59’u evli kadınlar, unvanına göre ise en fazla yüzde 48 ile hemşireler olduğunu görmekteyiz.” 

Mobbing

Araştırmaya katılan kadınların yüzde 89’u mobbingin ne olduğunu, yüzde 74’ü mobing durumunda ne yapılacağını bildiğini, yüzde 80’i meslek hayatında mobbinge maruz kaldığını, yine yüzde 80’i de yöneticileri tarafından mobbinge uğradığını ifade ettiğini belirten Adıbelli "Mobbinge maruz kalanların eğitim durumuna göre baktığımızda en fazla yüzde 71 ile lisans mezunu olanlar, yaş grubuna göre yüzde 39 ile 41-50 yaş aralığında olanlar, yüzde 57 ile en çok evli kadınlar, unvanına göre ise yüzde 47 ile hemşireler olduğunu görüyoruz" ifadelerini kullandı.

Ekonomik şiddet

Adıbelli araştırmanın ekonomik şiddete ilişkin verilerini şöyle açıkladı:

"Kadın katılımcıların yüzde 37’si ekonomik şiddete maruz kaldığını ifade etmiş, aynı zamanda yüzde 30’u ise ekonomik şiddet olarak ‘Maaşımı ihtiyaçlarım doğrultusunda harcamama müdahale edildi’ ifadesini kullanmıştır. Ekonomik şiddet uygulayıcıları içerisinde yüzde 40 ile yöneticiler ve yüzde 26 ile de eş seçeneğini işaretlemiştir.  Eğitim durumlarına göre yüzde 71’i lisans mezunu olanlar, yaş durumuna göre yüzde 41’i 41-50 yaş arası, medeni durumuna göre yüzde 57’si evli kadınlar ve unvanlarına göre ise yüzde 51 ile hemşireler maruz kalmışlardır."

Dijital şiddet

Kadın katılımcıların yüzde 35’inin dijital şiddete maruz kaldığını ifade ettiğni belirten Adıbelli "Dijital şiddete maruz kaldığını ifade eden kadınların yüzde 69’u ‘rahatsız edici takip ve sohbet’ seçeneğini işaretlemişlerdir. Diğer şiddet türlerinden farklı olarak kadınlar, şiddet uygulayıcıları olarak dijital şiddeti daha çok tanımadıkları kişiler tarafından maruz kaldıklarını ifade etmişlerdir. Dijital şiddete maruz kalanların eğitim düzeyine göre yüzde 67 ile lisans mezunları, yaş gruplarına göre yüzde 31 ile 31-40 yaş arası, medeni durumuna göre yüzde 48 ile bekarlar, unvanına göre ise yüzde 40 ile hemşirelerin maruz kaldıklarını görüyoruz" dedi.

Fiziksel şiddet

Yüzde 43 oranında kadın katılımcının fiziksel şiddet gördüğünü belirten Adıbelli "Bu kadınların yüzde 13’ü hala şiddet riskinin devam ettiğini ifade etmiştir. Fiziksel şiddet uygulayıcıları olarak yüzde 29’u eşim/birlikte yaşadığım kişi /baba-anne ve kardeş olarak ifade etmiş. Eğitim durumuna göre yüzde 68’i lisans mezunu, yaş durumuna göre yüzde 40’ı 41-50 yaş arası, medeni durumuna göre yüzde 52’si evli, unvanına göre ise yüzde 46 ile hemşireler olduğu görülüyor" dedi.

Cinsel şiddet

Kadın katılımcıların yüzde 26’sının cinsel şiddete maruz kaldığını ve bu katılımcıların yüzde 7’sinin şiddet riskinin halen devam ettiğini ifade edildiğini dile getiren Adıbelli  bu konu hakkında devamla şunları söyledi:

"Cinsel şiddet uygulayıcıları olarak kadınlar tarafından en çok ifade edilen seçenek ‘Erkek arkadaşım/Sevgilim/Eşim’ seçeneğidir. Cinsel şiddete maruz kalan kadınların yüzde 61 oranında ‘Hiçbir şey yapamadım’ seçeneği işaretlediği araştırmamızda bu durumdaki kadınların çoğunlukla sessiz kalmak zorunda kaldığını göstermektedir. Bu da şunu gösteriyor ki, kadınlar olarak halen cinsel şiddeti ifade etmede ve dillendirmede zorlandığımız ortaya çıkıyor."

Adıbelli son olarak şunları ifade etti:

“Şiddeti önlemenin yolu, kadın kazanımlarının korunmasından, İstanbul sözleşmesinin ve 6284 sayılı yasanın tüm maddeleriyle birlikte hayata geçirilmesinden, caydırıcı yargı kararlarından ve iktidarların şiddeti besleyen gerici, militarist, kadın düşmanı ayrımcı politikalarından vazgeçmesinden geçer.”