Kadınlar “Yoksulluğa karşı feminist isyandayız” diyerek Beşiktaş’ta eylem gerçekleştirdi. Kadınlar adına yapılan açıklamada kapitalist sistemin kadını her gün yoksullaştırdığı, krizin faturasını ödemek zorunda bıraktığı vurgulanarak şu şekilde devam edildi:
“İsyanımız var! Biz, bizlere dayatılan hayatları değil, feminist isyanımızla kuracağımız kendi hayatlarımızı yaşamak istiyoruz. Erkek şiddetinden kadın cinayetlerine, trans cinayetlerine, nefret söylemlerine, göçmen olduğumuz için emeğimizin ve bedenimizin sömürülmesine, esnek ve güvencesiz çalışmaya, aileye hapseden politikalara, bize anneliğin en önemli makam olduğunu dayatmaya çalışan söylemlere, kürtaj yasal olduğu halde fiilen ulaşmanın imkânsız hale getirilmesine, her gün tekinsizleşen sokaklarda arkamıza bakmadan yürüyememeye, toplu ulaşımda sürekli tetikte olmaya, yoksulluğa tahammülümüz yok.”
Temel gıda malzemelerinin yanında temel ihtiyaçlardan biri olan ped gibi hijyen ürünlerine gelen zamların kadınların bütçesini sarstığına dikkat çekilen açıklamada pandemi bahanesiyle işten çıkarılanların ilk kadınlar olduğu, ırkçılığın göçmen kadınların bedeninin sömürülmesinde somut bir örnek olarak ortaya çıktığı vurgulandı.
Açıklama şu şekilde devam etti:
“En kuralsız, esnek ve güvencesiz çalışanlar göçmen kadınlar oluyor. Patronlar emeklerini sömürürken, örgütlü olamadıkları ve resmi şikayet kanalları kapalı olduğu için kapitalizmin en vahşi yüzü ile karşı karşıya kalıyorlar. Kreş sorunu derinleşiyor, çocukların bakım emeği ücretli çalışan kadınlar için ciddi bir sorun haline geliyor. Çocuk bakımı anneanne ya da babaanneye devrediliyor çocuklu kadınlar bir açıdan aileye mahkum hale getiriliyor. Dışarıda ücretli çalışan kadın için ise kreş bulunmaması hane içinde bir karar noktasına sürüklüyor.”
“Kürtaj yasal ama yasak”
Devlet hastanelerinde kürtajın yasal olduğu halde yasak olduğunu belirten kadınlar şunları ifade etti:
“Erişilebilir, ücretsiz kürtaj hakkımız için mücadele etmemiz gerekiyor. Kürtajın yanı sıra ahlakçı veya homofobik olmayan, kapsayıcı bir jinekolojik sağlık hizmetine ulaşım zaten zor iken, bir de devlet hastanelerinde randevu bulma zorluğu, muayene sürelerinin 5 dakikaya indirilmesi özensiz ve yetersiz muayene ve tedavi süreçlerine neden oluyor. Özel hastanelerin fiyatlarının kontrolsüz bir şekilde artmasının getirdiği seçeneksizlikle de yer yer geri dönülmez sağlık problemleri ile karşı karşıya kalınıyor.”
Açıklama “2022’de feminist hayallerimizin peşinden gidip en yakınımızdaki eli tutma zamanı, birlikte dayanışma alanlarımızı büyütüp, isyanımızı güçlendirme zamanı. Çünkü dünyayı sarsacak gücümüz var. Çünkü umudumuz birbirimizde” denilerek sonlandırıldı.